İzmir Ticaret Odası (İZTO) ve Avrupa İlişkileri Enstitüsü (INEA) iş birliğinde düzenlenen 9. Kuzey Güney Avrupa Ekonomi Forumu kapsamında 'Demiryolları Projesi Toplantısı' düzenlendi. İZTO'da yapılan toplantıya İZTO Genel Sekreteri Adnan Yıldırım, Alman Demiryolları Uluslararası İlişkiler Yöneticisi Ludwig Bolköw, TCDD 3. Bölge Müdürü Sabahattin Eriş ile Türkiye'den ve çeşitli ülkelerden çok sayıda demiryolu temsilcisi katıldı. Toplantıda, demiryolu taşımacılığının karayolu taşımacılığına nazaran gerek maliyeti gerek kazandıracağı zaman açısından daha avantajlı olduğu belirtilerek bu konuda Türkiye'nin önemli bir pozisyonda yer aldığına dikkat çekildi.

İZTO Genel Sekreteri Adnan Yıldırım, cumhuriyetin kurulduğu yıllarda demiryolu taşımacılığına oldukça önem verildiğine, ancak günümüzde demiryolunun fazla tercih edilmeyerek eski önemini kaybettiğine dikkat çekti.

KARAYOLUNUN YÜKÜ HAFİFLEYECEK
Alman Demiryolları Uluslararası İlişkiler Yöneticisi Ludwig Bolköw ise yaptığı konuşmada, Türkiye ile Orta Avrupa arasında hizmet veren yük treni projesi üzerinde çalıştıklarını, böylelikle geri planda kalan demiryolu ulaşımının daha az maliyetle ve süratle gerçekleştirilebileceğini söyledi. Bu proje çerçevesinde 160 saatlik yolu 60 saate indirmeyi hedeflediklerini anlatan Bolköw, sınır kapılarında yapılan incelemelerin daha az süreye indirilmesi için gerekli organlara çağrıda bulundu. Türk hükümetinin de bu projeye oldukça sıcak baktığını anlatan Bolköw, projenin hayata geçirilmesiyle birlikte kara yolunun yükünün hafifletilebileceğini sözlerine ekledi.

DEMİRYOLU TAŞIMACILIĞI PASTA PAYINI ARTIRMAK İSTİYOR
İş dünyasından bu konuda olumlu cevap aldıklarını belirten Bolköw, şunları söyledi: "Herkes beklemeden güvenli taşımacılığın yapılmasını istiyor. Türkiye ile Almanya arasındaki alış veriş son yıllarda yüzde 34 oranında arttı. Malların çoğu deniz, kara ve demiryolları ile taşınıyor. Eğer hızlı bir tren bağlantısı sağlayabilirsek demiryolu taşımacılığının ulaşım pastasında payı artacaktır. Şu an demiryolu taşımacılığı pastadan yüzde 10-15 arasında bir pay alıyor ve biz bu rakamları yüzde 20-25 arasında görmek için gerekli çalışmaları yapmaya hazırız."

LİMANLAR DEMİRYOLU TAŞIMACILIĞININ ÖNÜNÜ AÇAR"
Kuzey-güney aksında Türkiye'nin taşımacılık sektöründe en önemli aktörlerden biri olduğunu anlatan Bolköw, Türkiye'nin limanlarına da önem verilmesi gerektiğini, böylelikle demiryolu taşımacılığının da önünün daha fazla açılacağını söyledi. İstanbul'un Avrupa'nın en hızlı büyüyen limanları arasında yer aldığını hatırlatan Bolköw, Türkiye'nin ulaşım ağında geleceğini parlak gördüklerini sözlerine ekledi.

DEMİRYOLU ULAŞIMINDA ÖZEL BİR KONUMDAYIZ
TCDD 3. Bölge Müdürü Sabahattin Eriş de Türkiye'nin Avrupa ve Asya arasındaki kısa yol avantajını elinde bulundurduğunu belirterek, Akdeniz'deki önemli ulaşım yollarını barındırdığı için de demiryolu açısından özel bir konumda yer aldığını ifade etti.

Türkiye'de ulaşım sektörü pastasının 75 milyar dolardan oluştuğunu açıklayan Eriş, TCDD'nin bu pastadan daha fazla pay almak istediğini söyledi. Türk demiryolu çalışmaları hakkında da bilgi veren Eriş, sözlerini şöyle tamamladı: "Türkiye, Marmaray projesi ile Asya ile Avrupa arasındaki mesafeyi kesintisiz hale getiriyor. 2011 yılında bitmesi planlanan Kars-Tiflis-Bakü demiryolu hattının yapımı devam ediyor. Avrupa ulaşım sisteminin geliştirilmesinde Türkiye'nin ortak bir ulaşım politikasıyla yapmakta olduğu ve yapacağı çok şey var."

iha

Yayın Tarihi : 5 Kasım 2008 Çarşamba 12:43:26