Topkapı Sarayı Müze Müdürü Prof.Dr. İlber Ortaylı, çok yakın bir gelecekte Kerkük ve Doğu Türkistan'da önemli etnik baskı ve katliamların olabileceğini söyledi. Ortaylı, Türkiye'nin de buradaki azınlık olarak kabul ettiği kitleleri vatana kabul etmesi gerektiğini ifade etti.

Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) 2009-2010 Yılı Akademik Eğitim Yılı açılışı, Kongre ve Kültür Merkezi'nde yapıldı. Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf, AK Parti Denizli Milletvekili Mehmet Yüksel, Denizli Valisi Yavuz Erkmen, PAÜ Rektörü Prof.Dr. Fazıl Necdet Ardıç, öğretim üyeleri ve Tarih Bölümü öğrencisi olduğu öğrenilen çok az sayıda öğrenci katıldı. PAÜ Rektörü Prof.Dr. Necdet Fazıl Ardıç, Denizli Valisi Yavuz Erkmen ve Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf'ın konuşmalarıyla başlayan yeni eğitim yılının ilk

dersini Topkapı Sarayı Müze Müdürü Prof.Dr. İlber Ortaylı verdi. 'Yer Adları ve Nüfus Meselesi' konusunda ilk dersini veren İlber Ortaylı, "Bizim vatanımızın adını koyanlar bizim dedelerimiz değil İtalyanlar'dır. Uçtan uca Orta Asya'yı Türkler işgal ettikleri, fethettikleri için. Burada yaşayan 72 millettir. İçlerinde Ermeniler, Kapadokyalılar, Süryani dediğimiz Arabiler var" dedi. Bunların nüfuslarının çok kalabalık olduğunu belirten Ortaylı, şöyle konuştu: "12. asırda yerleşmeye başladığımız bir ülkede

yer adlarını değiştirerek hiç bir şeyi ispat ve tespit etmemiz mümkün değildir." Bizim çok açık bir şekilde Fatih bir kavmin torunları olduğumuzu anlatan Ortaylı, şunları söyledi: "Bu Fatihler'in kim oldukları ve ne yaptıkları tarihin çok yakından tespit ettiği ve bildiği olaydır. Niye, neyi ve ne için değiştireceksiniz?"

KATLİAM OLABİLİR UYARISI

Çok yakın bir gelecekte Türkiye'nin güneyinde Kerkük havzasında hiç kimsenin kimseye laf geçiremeyeceği Çin Bölgesi'nde, Doğu Türkistan'da önemli etnik baskılar hatta katliamların beklenmesi gerektiğini ifade eden Prof.Dr. Ortaylı, sözlerine şöyle devam etti: "Bunu biz önleyemeyiz ve yönlendirmemiz de mümkün değil. Hiç kimse orada yapılan işlerde de mutlaka ABD parmağı aramasın." Bu olayların olacağını ve Türkiye'nin buna hazırlıklı olması gerektiğini anlatan Ortaylı, sözlerini şöyle sürdürdü: "Hazırlıklı

olması demek, oradaki insanlarımızı kabul etmesi demektir. Bunlardan bazıları Türkiye Cumhuriyeti'nin anlaşmalarıyla azınlık olarak kabul ettiği namus, ahlak ve kanun borcumuz olan kitlelerdir. Bunların içine en sonuncusu Süleyman Demirel'in ziyareti sırasında Ukrayna Cumhuriyeti'ne tasdik ve kabul ettirilen Kırım bölgesinde yaşayan Türkler'dir. Tabii ki, Dobruca, Bulgaristan, Makedonya, Kosova, Sırbistan, Yunanistan ve güneyimizde de Suriye ve Irak'taki Türkler imparatorluğun mirası olarak kabul edilen hukuki anlaşmalarla, ahlaki tahkikatına girdiğimiz azınlıklarımızdır."

Bunların hukukunu bulundukları yerde korumak, korunamadığı taktirde vatana kabul etmenin milli bir borç olduğunu belirten Ortaylı, şöyle konuştu: "Bundan kaçılamaz. Yani 2008 ve 2009'un Türkiye'si, 1946-1947-1948'lerin Türkiyesi'nin zaafı ve aczini gösteremez. Çünkü Allah'a şükür öyle bir Türkiye yok artık."

Konuşmasında dünyadaki nüfus olayına da değinen Prof.Dr.İlber Ortaylı, sözlerine şöyle devam etti. "Benim gençliğimde cıvıl cıvıl bir İtalya vardı. Bugün İtalya'da insanların teyzesi ve dayısı yok artık. Kaç zaman önce tek çocuğa ve gider ayak hiç çocuğa geçmişler. Ne olacağı belli değil. Komşu Yunanistan için de bu söz konusu."

Nüfus azalmasına rağmen 21. yüzyılın son çeyreğine kadar Türkiye Cumhuriyeti'nin genç olarak kalacağını anlatan Ortaylı, "ondan sonraki dayanağımız dışarıdaki Türkçe konuşan nüfustur. Giderayak Türkiye'ye mevcut müslüman ülkelerin bulunduğu nüfustur. Bu sayede biz de ABD ve İsrail gibi üçüncü şanslı ülke olarak yaşayacağız" ifadelerini kullandı.

ELİNİ ÖPTÜRMEDİ

Törenin sonunda Prof.Dr. İlber Ortaylı'ya Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf çiçek verdi. Bakan Kavaf'ın kendisine uzattığı buketi alırken ani bir hareketle elini öpmeye çalışan Ortaylı'nın elini tutan Bakan Kavaf, Ortaylı'nın elini öpmesine izin vermedi. PAÜ Rektörü Prof.Dr. Fazıl Necdet Ardıç da, Prof.Dr.Ortaylı'ya plaket verdi.