Denizli'de cami önlerinde dağıtıldığı ileri sürülen 'İlahilerle Hakk'a Çağrı' kitabının yazarı Fatma Durmuş, kitabı hakkında açıklamalarda bulundu.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Denizli İl Başkanı Ali Kavak, tarafından kitabında yazdıklarından dolayı hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunulan Fatma Durmuş, gerçek Atatürkçünün kendileri olduğunu söyledi.

İnsanın kendi için emredilen ne ise başkasına da onu istemesi gerektiğini belirten Fatma Durmuş, "Onlar her tarafını açacak biz başörtüsünü örtmeyeceğiz. Bu hangi kanunda, hangi dilde var. Atatürk 'Dini hür vicdanı hür milletler yarattık' diyor, bunlar Atatürkçüyüz diyor. Bunların neresi Atatürkçü. Atatürkçülüğün arkasına siniyorlar. Fikri hür, vicdanı hürler, Atatürk'ün yolunda yürüyenler, bu Atatürk'ün sözü. Biz Atatürkçüyüz bunlar Atatürkçü değil. Ben onların Atatürkçülüğünü kabul etmiyorum" dedi.

AK Parti'ye üye olmadığını belirten Fatma Durmuş, "Ben Allah yolundayım, başka bir yerde değilim. Malımı mülkümü bu yolda harcayacağım" şeklinde konuştu. Kitabın AK Parti'nin paralarıyla bastırıldığı yönündeki iddiaları da yalanlayan 68 yaşındaki Fatma Durmuş, "Tayyip Erdoğan'ı bir defa arabanın üstünde gördüm, bir de televizyonlarda görüyorum. Yazık. Bundan sonra malımı mülkümü satıp bunu yapacağım" dedi. İlkokul mezunu olduğunu ve doğduğu günden beri dinini çok sevdiğini söyleyen Durmuş, "Kitapları çok karıştırıyorum. Karıştıra karıştıra bilgim oldu. Suçum varsa çekerim" dedi. Şeriat getirmek istediği yolundaki suçlamaları da kabul etmeyen Fatma Durmuş, "Şeriat Kur'an-ı Kerim'dir. Kur'an-ı Kerim'i seviyorum. Tarikat Kur'an'ın yoludur. Kur'an-ı Kerim'i, Hadis-i Şerif'i kapatsınlar, bizi ne yapacaklarsa yapsınlar. Bizi ne yapsalar bu dinden ayıramayacaklar. Partiyi kapatsınlar. Fakat arkasından bir parti daha gelir. Bu yok olacak değil. Allah sevgisi kalptedir. Kalpten çıkmaz Allah sevgisi. Ben Allah'ı sevenlerin hepsini seviyorum. Hepsini Tayyip Erdoğan gibi seviyorum" dedi.

Fatma Durmuş'un emekli imam olan eşi Abdülkadir Durmuş ise Atatürk'ün İslam dinini her zaman övdüğünü belirterek, "Atatürk, Kastamonu Cami'ndeki hutbede dinimizi övmüştür. Hamdi Yazır gibi büyük alime, tefsir ve tercüme yazması için devlet hazinesinden para tahsis etmiştir. O 16 ciltlik eser öyle yazılmıştır. Atatürk'ün dini hususlar hakkında faaliyetleri vardır ama Atatürk'ü dinin karşısında gibi yazmaya ne gerek var. Atatürk'ün eşi ve annesi örtülü. Mazbut bir ailenin çocuğu. Osmanlı'nın yetiştirdiği subaylardan yetişmiştir. Hem maddi hem manevi ilmi olan bir insan. Böyle bir insanı kendilerine kalkan olarak kullanmasınlar" şeklinde konuştu.