6
Mayıs
2024
Pazertesi
MUĞLA

Küllerin üstünde 250 bin akasya

Yeniköy Elektrik Anonim Şirketi (YEAŞ) Genel Müdürü Nuri Şerifoğlu, Yatağan Termik Santrali'nden çıkan küllerin çevreye zarar verdiği yönündeki iddiaların doğru olmadığını açıkladı. 

Yatağan Termik Santrali'nden çıkan küllerin 4 baraj inşaatında kullanıldığını bildiren Şerifolu, santralin bacagazı arıtma (Desülfirizasyon) ünitelerinin devreye girmesiyle kül oranının azalacağını kaydetti. 

Santral ile ilgili olarak Baca Gazı Arıtma Tesisi'nin ardından en çok eleştiri alan kül dağlarıyla ilgili bir açıklama yapan YEAŞ Genel Müdürü Nuri Şerifoğlu, iddiaların tamamen asılsız olduğunu ileri sürerek, "Eğer iddialar doğru olsaydı, bugün burada ağaç olmazdı. Biz bu alanları düzenli olarak ağaçlandırıyoruz. Kül dağları yaklaşık 40 bin dönümlük bir araziyi kaplıyor. Bu arazi üzerine bugüne kadar 250 bin akasya ağacı diktik" dedi. 

Termik santralden günlük olarak 500 ton kül çıktığını ifade eden YEAŞ Genel Müdürü Şerifoğlu, "Bu külleri değerlendiriyoruz. Küller baraj yapımında kullanılıyor. Biz Devlet Su İşleri'ne (DSİ) alıcı bir firma aracılığıyla külün tonunu 4 YTL'den satıyoruz. Alıcı firma DSİ'ye 10 YTL'den veriyor. DSİ baraj yapımında kül kullanmazsa, çimento kullanmak zorunda. Külün tonu 10 YTL, çimentonun tonu 180 YTL. Bu da DSİ için önemli bir tasarruf demektir. Küller hem DSİ, hem de ülke ekonomimiz açısından tam bir milli servet durumundadır" diye konuştu. 

DSİ'nin termik santralden aldığı küllerde 4 baraj inşaatını sürdürdüğünü anlatan Şerifoğlu, "DSİ tarafından yapımı devam eden Aydın'daki Çine ve Cindere barajları ile Manisa'daki Beydağ ve Antalya'da bulunan Dim barajlarının inşaatında Yatağan Termik Santrali'nden çıkan küller kullanılıyor. Çine Baraj inşaatına günde 225 ton, Beydağ baraj inşaatına 200 ton, Cindere baraj inşaatına 25 ton ve Dim baraj inşaatına da 50 ton kül satıyoruz. 31 Aralık 2006 tarihine kadar bu barajlara toplam 56 bin ton kül satmış olacağız" şeklinde konuştu. 

Yatağan Termik Santrali'nin metal yığını olarak adlandırılmasının sabotajdan başka bir şey olamayacağını söyleyen Genel Müdür Şerifoğlu, "Sadece Yatağan Termik Santrali değil, ülkedeki tüm santraller yaşlı. Evet son zamanlarda santral buhar borularında meydana gelen patlamalar nedeniyle kısa süreliğine devre dışı kaldı. Ama bunun onarım ve periyodik bakımları yapılıyor. Bu patlamalar tabi ki üretimi aksatıyor" ifadelerini kaydetti. 

Termik santralin ekonomik bakımdan Yatağan'a ve Muğla'ya büyük katkı sağladığını dile getiren Şerifoğlu, "Yatağan'ın havası birçok ilden daha temiz. Şuanda Baca Gazı Arıtma Tesisi'nin birinci ünitesi devreye girdi. İkinci ve üçüncü ünitelerde devreye girdiği zaman yöre tertemiz bir havaya sahip olacak. Her fırsatta santral kötüleniyor. Bu santralden 650 kişi ekmek yiyor. Önümüzdeki günlerde 150 işçi daha alınacak. Kemerköy Termik Santrali'ne de 30 kişi alınacak. İşçi alımları tamamlandıktan sonra bölge ekonomik anlamda daha hareketli bir yer olacak" dedi. 

Yatağan Termik Santrali'nden çıkan küllerin baraj yapımında kullanılmasının ardından, Baca Gazı Arıtma Tesisi birinci ünitesinin devreye girmesiyle ortaya çıkan kireç suyuna da (Cisyum) talipler olduğunu ifade eden Genel Müdür Şerifoğlu, "Küllerimize birçok firma talip. Ancak, geçen yıl küllerin satışı konusunda ortaya bir takım iddialar atıldı. Bu iddiaların ardından özel firmalara kül satışını durdurduk. Şimdi sadece DSİ ile çalışıyoruz. Şimdi Baca Gazı Arıtma Tesisi birinci ünitesinin devreye girmesiyle ortaya külün haricinde kireç suyu da çıktı. Birçok firma kireç suyunu alıp ayrıştırarak, içerisindeki kireci alçıpan yapımında kullanmak istiyor. Bu yönde birçok firma bizimle temasa geçti. Üç ünite devreye girmeden böyle bir satış yapmayacağımızı söyledik. Bakanlık bazında bu konuda gerekli çalışmalar devam ediyor" diye konuştu.
İHA
Yayın Tarihi : 17 Aralık 2006 Pazar 23:23:21


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?