16
Mayıs
2024
Perşembe
MUĞLA

Müftü kapattı, müezzin açtı

Muğla’da Fatih Sultan Mehmet döneminin sonlarına doğru zamanın zenginlerinden Şeyh Şücaeddin tarafından yapılan yaklaşık 550 yıllık tarihi Kurşunlu Camii’nde bulunan tarihi çini kabartmalar gün ışığına çıkmayı bekliyor. Muğla Merkez Kurşunlu Camii’nde 38 yıldır müezzinlik yapan Hasip Tezcan, camideki tarihi dokunun yeniden gün yüzüne çıkarılması için Vakıflar Genel Müdürlüğü’nden destek beklediklerini söyledi.


Kurşunlu Camii’nin 450 yıl önce Yunanlı mimar Manos tarafından duvarlarına yapılan taş kabartmalar, 1965 yılında dönemin müftüsü tarafından ‘Camide bu kadar resim ve renk olmaz’ gerekçesiyle 5 kat boya ile kapattırıldı. 1989 yılında tarihi caminin sıvalarının dökülmeye başlaması üzerine tadilat kararı alındı. Tadilat sırasında cami cemaatinden yaşlı bir adamın ‘Bu duvarlarda rengarenk kabartmalar vardı’ demesi üzerine ortaya çıkarılan eserler Anıtlar Yüksek Kurulu ve Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından tescillenerek koruma altına alındı.


YUNAN USTA YAPTI
Cami içerisinde bulunan eserlerin dönemin Yunanlı sanatçısı Manos tarafından yapıldığını ifade eden Caminin 38 yıllık müezzini Hasip Tezcan, tüm eserlerin koruma altına alındığını söyledi. Müezzin Hasip Tezcan, “Camimizde 1989 yılında Halil İbrahim Türdü tarafından yapılan onarım çalışması sırasında, bu eserler ortaya çıkarıldı. Eserlerin, yükselme dönemi sanatçılarından Yunanlı Manos tarafından yapıldığı belirlendi. Minber’de bulunan boyamalar ve taş kabartmaları sanatçı Manos tarafından yapılmış ve günümüze kadar bozulmadan gelmiş. Çalışmalar sırasında yakın dönemde yapılan boya ve sıvalar hemen dökülürken, 450 yıl önce yapılan boyamalar kesinlikle dökülmedi. Camide ayrıca Osmanlı Devleti’nin yıldız şeklindeki kabartmaları ortaya çıktı” dedi.


DÖNEMİN MÜFTÜSÜ RESİMLERİ SİLDİRDİ
Eserlerin ortaya çıkmasının tesadüf eseri olduğunu dile getiren Müezzin Hasip Tezcan, “1989 yılında yaptığımız tadilat sırasında yaşlı bir vatandaş sürekli duvarlara bakıyordu. Yanına gidip neden duvarlara baktığını sordum. O da bana, ‘Gençliğimde bu duvarlarda çok güzel resimler, kabartmalar vardı. Camiye geldiğimizde onlara bakmaya doyamazdım’ dedi. Biz de boya sökücü alarak dediği yerlere döktük ve 5 kat boyanın altında eserlerin olduğunu tespit ettik. Daha sonra gösterdiği yerlerde yapılan çalışmalarda cami içerisindeki tüm köşelerde ve tavanda Osmanlı Dönemi’ne ait resim ve kabartma eserler ortaya çıktı. Anıtlar Kurulu ve Vakıflar Genel Müdürlüğü yetkilileri buraya gelerek tüm eserleri fotoğrafladılar. Eserlerin tamamı koruma altına alındı. Resim ve kabartmaların, yarım asır önce dönemin müftüsü tarafından ‘Camide bu kadar resim olmaz’ denilerek üzerlerinin boyatıldığı ve günümüze kadar bu şekilde geldiği belirlendi” diye konuştu.


İKİ KEZ TADİLATTAN GEÇTİ
Merkez Kurşunlu Camii Müezzini Hasip Tezcan, “Camimiz 1989 ve 2003 yıllarında tadilattan geçirildi. Bu tadilattan sonra eserler ortaya çıkarıldı. Camide tadilat sırasında gün yüzüne çıkarılan Osmanlı döneminden kalma sanat eserlerinin, dönemlerindeki en iyi eserler olduğu ifade ediliyor. Camimizde ayrıca gün yüzüne çıkarılmamış birçok eser ve kemer bulunuyor. Yetkililerin bu tarihi mirası gün yüzüne çıkararak, kültürel mirasımıza katkı sağlamalarını istiyorum” dedi.


TESPİH YASAK
Merkez Kurşunlu Camii’nin, açık hava müzesi niteliğinde olduğunu dile getiren Müezzin Hasip Tezcan, camide bulunan saatin 250 yıllık olduğunu söyledi. Tezcan, “Kurşunlu camiinde görev yaptığım süre boyunca eserlerin korunması adına çok çaba gösterdik. Hatta namaz sırasında önden arkaya fırlatılan tespihlerin boyamalara zarar vermemesi için tespihi bile yasakladık. Ortaya çıkarılan eserler, mevcut eserlerin yarısı bile değil. Bu cami bir sanat merkezi gibi inşa edilmiş. Camide ortaya çıkarılmayan birçok kemer ve kabartmalar bulunuyor. Vakıflar Genel Müdürlüğü’nden camimize destek olmalarını ve bu eserlerin gün yüzüne çıkarılmalarını istiyorum. Geçmişten geleni, geleceğe aktarmak için camiye herkesin destek olması gerekiyor” diye konuştu.


CAMİ EVLİYA ÇELEBİ SEYAHATNAMESİNE KONU OLDU
550 yıllık caminin adını, kubbesinde bulunan 9 tonluk kurşundan alındığını belirten Müezzin Hasip Tezcan, “Tadilat sırasında çatıda bulunan 9 ton ağırlığındaki kurşunu, eserlere zarar verdiği için yeniledik. O dönemde kurşun önemli bir maden olduğu için, kubbe kurşundan yapılmış ve camiye ‘Kurşunlu Camii’ adı verilmiş. 1652 yılında Muğla’yı ziyaret eden Evliya Çelebi de, seyahatnamesinde camiyi överek, ‘Muğla’da bundan başka kubbeli camii yoktur’ yazmış” şeklinde konuştu.

iha
Yayın Tarihi : 7 Ekim 2008 Salı 16:44:43


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?