Uşak'ın Ulubey İlçesi'ne bağlı İnay köylüleri, altın firmasının kullanma suyu hattının çalışmalarını protesto etmeye devam ediyor. Su hattı çalışmalarının başladığı günden bu yana tepkilerini arttırarak sürdüren köylüler, bugün de üzerlerine beyaz kefen giyip tabut taşıdılar ve çan çalarak siyanürlü altına protesto etmeyi sürdürdüler.
İnay köyü meydanında toplanan yaklaşık 150 kişi, ellerinde pankartlar, çanlar ve tabut taşıyarak TÜPRAG'ın çalışma yaptığı bölgeye doğru yürüyüşe geçti. Köylüler üzerlerinde beyaz kefenlerle davul eşliğinde "Biz siyanüre karşı kefenlerimizi giydik ya siz ?", "Siyanürlü şirket memleketi terk et" şeklinde sloganları attı.
Boru hattı çalışmalarının yapıldığı bölgeye kadar yürüyen grup, burada yaptığı basın açıklamasından sonra dağıldı. Bu arada, jandarma ekipleri de eylemcilere karşı çevrede güvenlik önlemleri alırken, herhangi bir olumsuz olay yaşanmadı.
Protestocu köylüler ve avukatları boru hattı çalışmalarının yapıldığı bölgede de bir süre slogan attıktan sonra aynı şekilde köy meydanına geri döndü. Siyanüre karşı direnişlerini sürdüreceklerini belirten köylüler, bundan sonraki her eyleme kefenle geleceklerini dile getirdi.
.
Yayın Tarihi :
13 Ekim 2005 Perşembe 16:07:36
Güncelleme :28 Ekim 2005 Cuma 15:22:27
Yorumlarınız
Şule Karain IP: 212.175.112.xxx Tarih : 12.06.2006 14:15:18
Selam arkadaşlar ve benim büyüklerim bu konuya yorum beni aşar fakat bu konu o kadar uzadı ki artık sağlığın dikkate bile alınmadığını görüyorum.Ben de bi ulubeyliyim.Omurca beldesinde oturuyorum.Çevremdeki olayları takip ediyorum fakat bu siyanür konusu artık çok uzadı.Protesto yapanların hepsine teşekkür ederim ve devam etmelerini diliyorum.Ben yorum yapmayı büyüklere bırakıyorum ve büyüklerinde susup bir kenera çekildikleri görmek hiç hoş değil.Lütfen bu konuya gereken önem gösterilsin artık.Son kez protesto yapan köylülere teşekkür ediyorum.Altından önce bizim sağlığımız diyorum...
sedat mirza IP: 81.215.236.xxx Tarih : 11.07.2006 16:31:47
öncelikle bu tür eylemlerin kökenine inmek gerekir.sayın şule hanım yorumun gerekçe anlamı oldugu da pek onemsemiyor galiba.gerekçede olayın salt sonucuyla bir yere varılmaz.bu olaydaki gerçekler ve sivil istikrarsızlık politikalrına alet edilen halkım ülkemizin en pahalı petrolün yanında,elimizi kolumuzu imf ve abd ye baglandıgını görünce isyan ediyor ama altı kaynagımızı kaybetme konusunda kılını kıpırdatmıyor.eger saglık bakımından zararlı sözde zararlı egilimlere destek veriliyorsa bile gerekli onlemlerin alınması konusunda yetkililere basvurabilirler.ama unutulmaması gereken dış destekli ıraktakli ve filistindeki müdehalade insan hakları savunucusu olmayıpta nedense türkiyenin gelişmesi adına yapılan çaalışmaları baltalamaya çalışan kimselerin planlarına alet olnmamalıdır.unutmayınız lütfen: "TÜRKÜZ VE BİRTEK TÜRKİYEMİZ VAR" sayın necip hablemitoğlunun alman vakıfları ve bergama dosyası kitabı incelerseniz göreceksiniz ki bu vaveylanın nedenini 4 yıl oncede ngoren ileri görüşlülüğünü ve oldurulme sebebini gorebileceksiniz. saygılar sunarım...