3
Mayıs
2024
Cuma
GÜNCEL

Mesnevi'de hücre anlatılıyor

Büyük İslam düşünürü Hz. Mevlana'nın eseri Mesnevi'de modern bilimin 18. yüzyılda keşfettiği hücre ve şeklini anlatan beyitler olduğu açıklandı. 1250 yıllarında yazılan Mesnevi'de insanların hücrelerden meydana geldiği ve insan hücresinin bal peteği şeklinde olduğunun açıkça geçtiği ifade ediliyor.

Selçuk Üniversitesi Mevlana Araştırmaları Merkezi Müdürü Yrd. Doç. Dr. Nuri Şimşekler, Hz. Mevlâna'yı mutasavvıf bir şair veya sadece semâ yapan bir Hak velisi olarak değerlendirmemek gerektiğine işaret etti.

Şimşekler, O'nun gizemli bir bilim adamı hüviyetinde olduğunu vurguladı. Mevlana'nın eserlerinin satır aralarına dikkatlice bakıldığında bilim dünyasında henüz dillendirilen birçok konuya yüzyıllar öncesinden işaret edildiğini gördüklerini ifade eden Şimşekler, eserlerde işin ehli ve bilgi sahiplerinin anlayacağı sosyal, kültürel, tarihsel ve hattâ bilimsel bulgular olduğunu aktardı.

Modern bilim ışığında Mesnevi'yi her zamankinden farklı bir gözlemle okumaya başladıklarını vurgulayan Şimşekler, dikkatli okumalar sayesinde henüz bundan 200 yıl kadar önce keşfedilen ve çağımızda kesinlik kazanan insan hücresi ve yapısını, aynı bugünkü bulguların paralelinde Mesnevi'de bulduklarını açıkladı. Son yüzyılın en büyük buluşu olarak değerlendirilen 'kök hücre'nin bal peteği şeklinde olduğunu hatırlatan Şimşekler, Mesnevi'de insanların hücrelerden meydana geldiği ve insan hücresinin bal peteği şeklinde olduğunun açıkça geçtiğini söyledi. Şimşekler, Mesnevi'nin 1813. beytinde şu ifadelerin geçtiğini kaydetti: "Biz arı gibiyiz, bedenler petek gibi. O, bedenleri bal mumu gibi göz göz, ev ev yapmıştır."

Şimşekler'e göre yine Mesnevi'nin 2943. beytindeki tasavvufî mânâda söylenen 'Vücudunun her zerresi ayrı ayrı yalvarsaydı yine başını kılıçtan kurtaramazdı.' ifadesindeki zerre kelimesinden de insanların hücrelerden meydana geldiğini çıkarmak mümkün. Çünkü Arapça olan zerre kelimesi bir varlığın en küçük parçası anlamına geliyor.

Şimşekler, Divan-ı Kebir'deki bir gazelde geçen "Bedeninin her zerresinden bir feryat duy, bir inilti işit! Sen büyük bir şehirsin; hayır bir değil binlerce şehirsin. Belki görünüşte hepsi sessiz gibidirler, ama senin gizli şeylerini görüyorlar ve (eğer anlarsan) çalışmalarını senden gizlemiyorlar.

Evet; görünüşte bedeninde bulunan zerreler susmada, ama onların hepsi de gizli gizli işler yapıyorlar. Hepsi de senin varlığınla kalleşçesine kumar oynuyorlar. Hepsi de hem görünüyor, hem de gizleniyorlar; bunların hepsi de hem avdır (yok olur), hem de avcıdır (yok eder)" ifadesini hatılatarak burada da Hücre Teorisi'nde geçen hücrelerin ölüp, tekrar yenilendiğine vurgu yapıldığını ileri sürüyor.

.
Yayın Tarihi : 26 Ocak 2006 Perşembe 16:37:59
Güncelleme :26 Ocak 2006 Perşembe 17:02:06


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?