6
Mayıs
2024
Pazertesi
BURSA

Baz istasyonları artmalı çünkü...

UZMANLARA GÖRE BAZ İSTASYONLARININ SAYISI ARTIRILMALI

İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tunaya Kalkan, baz istasyonlarının insan sağlığı için bir tehdit olmadığını söylerken, istasyon sayısının artırılmasının değil, azaltılmasının tehlikeli olacağını belirtti.

Ulaştırma Bakanlığı ve Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) desteğiyle teknoloji ve insan sağlığı konularında halkın gelişmeleri takip edebilmesi ve doğru bilgilendirilmesi amacıyla kurulan 'Teknoloji Bilgilendirme Platformu', ikinci toplantısını Bursa'da gerçekleştirdi. Kervansaray Termal Otel'de düzenlenen toplantıda, baz istasyonları, cep telefonları, internet güvenliği ve 'elektrofobi' sebepleri anlatıldı.

BTK Başkanı Dr. Tayfun Acarer, telekomünikasyon ekipmanlarının denetimini kendilerinin üstlendiğini söyledi. İnsan sağlığına zararlı olduğu için sürekli tartışılan baz istasyonları hakkında bilgi veren Dr. Tayfun Acarer, "Baz istasyonlarının zararlı olduğuna yönelik eleştiriler elektromanyetik dalgayla radyasyonun birbirine karıştırılmasından ortaya çıkıyor. Dünya uygulamalarına kıyasla Türkiye'de son derece etkin bir denetleme uyguluyoruz. Bursa'da bin 300 civarında baz istasyonu var. Bunların büyük kısmı denetimden geçmiş. Geçen seneden beri de baz istasyonu için müracaatlar arttı. Bunun sebebi de 3G'dir. 3G uygulamasıyla baz istasyonu ihtiyacı yeniden arttı" dedi.

Çevredeki birçok şeyin radyasyon yaydığını, hatta dünyanın kendisinin de radyasyon yaydığını belirten Acarer, frekans yanan her şeyin zararlı olduğu görüşüne katılmadığını dile getirdi. Elektromanyetik alanın, elektrikle çalışan her cihazın çalışır konumdayken etrafına yaydığı dalgalarla oluşturduğu alan olduğunu ifade eden Acarer, zararlı olarak tespit edilen değerin, insanın vücut sıcaklığını 1 derece yükselten değer olduğunu kaydederek, "Elektromanyetik alanın uluslararası sınırı 2 bin volt/metredir. Bu değer istenmeyen sonuçlara yol açabilir. Dünyadaki belli örgütler, bunun üzerine emniyetli sınır olarak 40 volt/metreyi belirledi. Türkiye'de ise kurum olarak bunun 4'te birini alarak 10 volt/metre sınırını belirledik. Yani bizim belirlediğimiz değer, uluslararası değerin 200'de biridir" dedi.

Radyo, televizyon, bilgisayar, buzdolabı gibi tüm ev aletlerinin elektromanyetik alan oluşturduğunu söyleyen Acarer, bu alanın sadece baz istasyonu tarafından oluşturulduğu düşüncesinin yanlış olduğunu belirtti. Acarer, "Baz istasyonlarının çok olmasından ziyade az olması risklidir. Cep telefonları, baz istasyonuyla iletişim kurmak için enerji harcar. İstasyon az olursa telefon daha çok enerji yayacak. Bu da sağlığa daha fazla olumsuz etki yapar" diye konuştu.

 

"BAZ İSTASYONLARINI YAKININIZA GETİRİN VE KENDİNİZİ KURTARIN"

İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tunaya Kalkan ise insanın ateşi ilk keşfettiğinde de korktuğunu ancak aklını kullanarak ateşi bir yere hapsedip yararlı hale getirdiğini hatırlattı. Teknolojinin de hızlı gelişimi sebebiyle insanları korkuttuğunu söyleyen Kalkan, teknolojinin de faydalı kullanılabileceğini kaydetti. Elektromanyetik alanın frekans, şiddet, uzaklık ve süre olarak 4 koldan oluştuğunu dile getiren Kalkan, "Uzaklığı şu şekilde anlatabiliriz. Cep telefonu

açıldığı anda baz istasyonuna, 'Ben buradayım' diye seslenir. Cevap gelmeyince şiddetini artırır. Alan birkaç volttan 3-5 volta çıkar. O anda cep telefonu kafanızda bulunuyor. Keşke baz istasyonu evimizin yakınında bulunsa. İnsanlar psikolojik olarak istasyonların uzak yerlere konmasını ister ama bu mümkün değil. İstasyonlar hücre gibidir, birbirleriyle bağlantılıdır. Baz istasyonlarını azaltmak, seyreltmek bizi tehlikeli bir durumla karşı karşıya getirir" şeklinde konuştu.

Süreyle ilgili değerlendirmelerde de bulunan Kalkan, teknolojinin akıllı kullanılması gerektiğini, uzun süre cep telefonuyla konuşanların kulaklık kullanmasını tavsiye etti. Akıllı kullanan için ne cep telefonunun, ne de baz istasyonlarının zararı olmadığını dile getiren Kalkan, "Birçok deneyler yapıyoruz. Şu ana kadar herhangi bir şey çıkmadı. Ama kötü bir şey çıkarsa ilk ben açıklarım. Baz istasyonları radyasyon kaynağı değildir. Burada kullanılan radyasyon, nükleer enerjide kullanılan radyasyonla aynı

değildir. Hatta baz istasyonlarıyla ilgili kullanılması gereken doğru ifade radyo dalgasıdır. Radyo dalgaları ise iyonlaştırıcı olmayan radyasyon sınıfına girer, yani sağlık açışından bir tehdit oluşturmaz. Baz istasyonlarını uzağa atmayın, getirin yakınınıza ve kendinizi kurtarın. Elektromanyetik alandan korkmak 'elektrofobi'ye sebep oldu. Özellikle baz istasyonu ve cep telefonundan yayılan ışımaların insanları hemen kanser yaptığını düşünülüyor. İşte buna elektrofobi denir. İstasyonların şiddeti çoğu

zaman izin verilen sınırın yüzlerce kat altındadır. İnsanlar bunun farkına varmadan istasyonların kaldırılmasını istiyor" dedi.

Toplantıya katılan İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Demir ve BTK Marmara Bölge Müdürü İbrahim Bayraktar ise konuyla ilgili teknik bilgiler verdi.

UZMANLARA GÖRE BAZ İSTASYONLARININ SAYISI ARTIRILMALI
İHA
Yayın Tarihi : 16 Mart 2010 Salı 14:09:04
Güncelleme :16 Mart 2010 Salı 15:05:23


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?