'Biz de Atatürkçüyüz!'

Atatürkçü Düşünce Derneği Bursa Şube Başkanı Lütfü Kırayoğlu, Ergenekon operasyonundaki yeni gözaltılarla ilgili yaptığı açıklamada, yapılan işin Cumhuriyet mitinglerinin bir hesap sorması olduğunu iddia ederek, "Evet biz de suçluyuz, bizi de alın çünkü bizler de Atatürkçüyüz" dedi.

Ergenekon operasyonu kapsamında eski Uludağ Üniversitesi Rektörü ve Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Genel Başkan Vekili Mustafa Yurtkuran'ın villasının da aranmasının ardından, ADD Bursa Şubesi Başkanı Lütfü Kırayoğlu gözaltılarla ilgili açıklamalarda bulundu. Dernek binasının önüne dev bir Türk bayrağı asılırken, ADD'nin açıklamasını Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şubesi de takip etti.

ADD Bursa Şube Başkanı Lütfü Kırayoğlu, yeni gözaltıların Cumhuriyet yürüyüşlerinin bir hesap sorması olduğunu iddia ederek, "Görüyoruz ki mitinglere katılanlar gözaltına alınıyor. O derneklere baskın düzenlenip aranıyor. Bu suç ise biz de o mitinglere katıldık. Bu suçu binlerce kişiyle birlikte işledik. Biz bu partinin, Atatürk'ün karargahına tırmanmasını engellemek için bu işleri yaptık. Bundan sonraki adım da Anıtkabir'dir. Alnımız açıktır. Biz ülkeyi koruyoruz. Bu suçsa biz bunu işledik" diye konuştu.

Ergenekon operasyonu kapsamında hazırlanan ikinci iddianamenin dayanağını oluşturan ve MOSSAD ajanı olduğu iddia edilen Tuncay Güney'in bir televizyon kanalında yaptığı açıklamasında tüm ifadesini baskı altında verdiğini açıkladığını kaydeden Kırayoğlu, Başbakan'ın Davos Zirvesi'ndeki, "One minute" çıkışının ardından İsrail'in desteğini geri çektiğini ve Ergenekon temelinin çöktüğünü ileri sürdü.

Açıklaması alkışlarla kesilen Başkan Kırayoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu sabah televizyonlarını açanlar yeni bir gözaltı dalgasıyla sarsıldı. Ulusalcı TV kanalları aranıyor, eski rektörler ve yurtsever derneklerin yöneticilerinin evleri basılıyor, dernek binalarında aramalar yapılıyordu. ADD Genel Başkan Vekili Mustafa Yurtkuran'ın evi de arandı. Ardından gözaltına alınarak İstanbul'da sorgulanması bekleniyor. Başsavcının kendisi olduğu bizzat iktidardaki partinin genel başkanı tarafından açıklanan bu soruşturmayı yaptıranlar haklıdırlar. Çünkü biz Atatürk'ün takipçileriyiz.

Çünkü biz Anayasa Mahkemesi tarafından, 'Laiklik karşıtı eylemlerin odağı' olmakla suçlanan partiyi çok daha önceden tespit ve teşhir ettik. Çünkü biz laiklik karşıtı partinin eylemlerine karşı milyonlarla birlikte Tandoğan, Çağlayan ve Gündoğan'da haykırdık. Çünkü bizim Genel Başkanımız bu vatanın bölünmesine karşı binlerce şehit veren jandarma teşkilatının genel komutanlığını yaptı. Bu yüzden şimdi yaşam savaşı veriyor. Evet biz suçluyuz. Bizi de alın çünkü bizler de Atatürkçüyüz" ifadelerini kullandı.