Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, yeni kurulan Bursa Mühendis Mimarlar Grubu'nun Dilmen Otel'deki toplantısına katıldı. Yapılan çalışmalarda sivil toplum örgütleriyle birlikte hareket ettiklerini belirten Çelik, yeni yürürlüğe giren sosyal güvenlik yasası hakkında da bilgi verdi. SGK'nın geçen yıllarda popülist yaklaşımlar ve günü kurtarma çabasında olan siyasetçiler tarafından zarar eden kurum haline geldiğini ifade eden Çelik, şöyle konuştu: "2005 yılında SGK 25 katrilyon açığa ulaştı.

Biz bunun önüne geçmek istedik ama bu seferde iç meseleler çıktı. Ne zaman kalkınmak isterseniz bir çelme gelir. Dış sorunlardan kurtulan Türkiye mutlaka içeride bir çelmeyle karşılaşıyor. Sizin kalkınmanız gerekiyor, gündelik işlerle uğraşmalısınız. Eğer büyük düşünürseniz, Ortadoğu ve Kafkaslar'da etkin bir Türkiye olacaksınız anlamını taşırki, o zaman yer altı kaynak ve kullanım sorunları çıkacak ve birileri birilerinin imiğini sıkacak. Bu bazı kesimlerin işine gelmeyen durumdur. 2001'de iş başına gelmişsiniz, bir yıl sonra sosyal güvenlik reformunu yapacaksınız ama bazı çalışmalar Köşk'ten geri dönüyor. Git gel yapa yapa 7,5 katrilyon 25 katrilyon açığa çıktı."

İki önemli yasa üzerinde çalıştıklarını anlatan Bakan Çelik, sözlerine şöyle devam etti: "İş sağlığı güvenliği yasası üzerinde ciddi çalışmalarımız var. Köklü ve temel bir yasadan ülkemiz maalasef yoksun. Bu dönemde TBMM'ye sevk edeceğiz ve temel yasa olarak çıkartacağız. En önemli yasa ise sosyal yardımlar yasasıdır. Türkiye'de yoksulun envanteri tespit edilecek ve bu yoksullara yönelik çeşitli projeler gerçekleştirilecek. 9 milyon 300 bin yeşil kartlı var ülkemizde. Bunların durumları netleşecek. Ondan sonra devlet bu insanların elinden tutacak."

Bugüne kadar üniversitelerin meselelere kendi içinde kafa yorduğuna değinen Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bugüne kadar üniversiteler ideolojik yaklaşımlar içinde bulundu ve bu Türkiye'ye yapılacak en büyük yanlış idi. Paylaşımcı olarak birlikte çalışmalar yapılmalıydı. Üniversiteler otoban yapacak ve bizde siyasiler olarak üzerinde yürüyeceğiz. Siyasetçiler ve üniversiteler iç içe olmalıyız."
Bursa'ya da değinen Çelik, şunları söyledi: "Bursa'ya yukarıdan bakmak bir çile. Planlı düzenli bir şehir oluşturulmalı. Popülist yaklaşımlardan kaçınmalıyız. Bakın seçime gidiyoruz ve bin belediye kapatılıyor. Keşke daha fazla kapatılsa. Biz seçimi kurtarmak için çalışmıyoruz."

Bursa'da vakıf üniversite çalışmalarının devam ettiğini anlatan Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bursa Uludağ Üniversitesi büyük bir üniversite oldu. Öğrenci kapasitesi arttı. Bursa gelişen bir sanayi şehri. Teknik üniversite kurulmalı. Sivil toplum örgütleri, bizler, üniversiteler bir araya gelerek Bursa'da üniversiteleri üçe çıkaralım."

SAĞLIK SEKTÖRÜ YAZ BOZ SEKTÖRÜ DEĞİL
Bakan Çelik daha sonra Kervansaray Termal Otel'de Bursa Özel Sağlık Kurumları tarafından düzenlenen bir foruma katıldı. Sağlık uygulama tebliği ile alakalı bilgi veren Çelik, şöyle konuştu: "Bizim bakış açımız özel sektör üzerinde gelişen bir Türkiye'dir. Size 'açınız gitsin. Biz kamuyuz istediğimiz kuralı getiririz, işinize gelmiyorsa kapatın diyemeyiz. Bu bizim mantalitemize ters. Bu sektör yazboz sektörü değil." İyi düşünüp karar vermek gerektiğini anlatan Çelik, sözlerini şöyle tamamladı: "Kimse sıkıntıları abartmasın. Kriz ortada ama Türkiye yine en büyük kaynağı sağlığa ayırmaya devam edecek. 1. 2. 3. basamak meselelerini dizayn etmediğimiz sürece fiyatlandırmalarda sıkıntı yaşamaya devam ederiz."

iha

Yayın Tarihi : 2 Kasım 2008 Pazar 13:57:34

Güncelleme :2 Kasım 2008 Pazar 15:41:33