3
Mayıs
2024
Cuma
BURSA

Çin'li firmalar fırsat kolluyor

Çin Halk Cumhuriyeti'nin Bursa Fahri Konsolosu Nejat Yahya, Çinli firmaların Avrupalılar'ın ihtiyaçlarını karşılamak için Türk şirketleriyle ortaklıklar kurma yönünde fırsat kolladığını söyledi.
Bursa'da AISEC ve Ekometre Gazetesi'nin ortaklaşa düzenlediği 'Çin Fırsat Projesi' konulu toplantıda konuşan Fahri Konsolos Nejat Yahya, Türkiye'nin Çin'de Batı'ya yakın olmasından dolayı cazibe merkezi haline geldiğini söyledi. Çinli firmaların Batılılar'ın ihtiyaçlarını karşılamak için Türk şirketleriyle ortaklıklar kurma yönünde fırsat kolladığını söyleyen Yahya, "Çin'de kalkınma bölgeleri kurulacak diye bir şey var. Şimdi biz Batı'ya yakınız ya. Zaten hep onun üzerinde duruyorlar. Siz Batı'ya yakınsınız ve Avrupa Topluluğu'na aday ülkesiniz. O kadar büyütüyorlar ki bizi gözlerinde. Gerçekten de büyütülecek bir olay. Biz sizin destekçiniz olalım. Hammaddesiyle, yedek parçasıyla, makinesiyle. Siz Batı'ya yakınsınız. Batı'nın ihtiyaçlarını bu şekilde beraberce karşılayalım. Ortaklıklar kurarak, beraber üretelim beraber satalım diyorlar. Kazan kazan politikası yani" dedi.
Çin'in her yıl yüzde 10 büyüme gerçekleştirdiğini ve 670 milyar dolar tüketim malı ithal ettiğini bildiren Yahya, "Çinliler, geleneksel ev tipinden site yönetimine geçiyorlar. Ama devasa siteler. Bu sitelere her şey lazım. Kendi ürünleri bizim kadar kaliteli değil. İşte Erol Türkün var, başka sanayiciler var. Ev tekstili yapanlar, bayağı bir ev tekstili gidiyor. Mermerciler, diğer inşaat malzemeleri, bunlar bayağı gidiyor. Ve Türkiye'nin 'geçen hafta açıklandı' Çin'e yaptığı ihracat yüzde 70 arttı. Bu sene öyle. Gelecek sene biraz daha artacak. Ondan sonraki sene biraz daha. Aradaki fark yavaş yavaş kapanacak. Ev tekstilleri, inşaat malzemeleri, mermer gibi ürünleri oraya satma imkanımız var, neden? Bir de 1.5 milyar nüfus içerisinde 250 milyon insan üst düzeyde yaşıyor orada. 250 milyon insana da hitap etmekte fayda var. Türkiye çok önemli, marka üretim yapan şirketlere sahip. Bir Özdilek gibi. Veyahutta gıda ürünleri. Bakın gıda, çünkü 1.5 milyar nüfusu beslemek kolay bir şey değil. Bir de Mao döneminde çok aç kalmışlar. Şimdi onun acısını çıkartıyorlar. 480 dolarlık kişi başı gelirden şu anda bin 500 dolara geldiler. Önümüzdeki yıllarda 3 bin dolara çıkacaklar. Kişi başı gelir arttıkça, refah düzeyi arttıkça, yeni ürünlere talepler artacak. Yani ileride 'şu anda başladı' tüketim toplumuna doğru gidiyorlar. Bunu iyi değerlendirmemiz lazım" diye konuştu.
Türkiye'nin Çin'den yılda 9.5 milyar dolarlık ithalat yaptığını ve bunun 9 milyar dolarını sanayi mallarının 500 milyon dolarını da tüketim malzemelerinin oluşturduğunu söyleyen Yahya, "Çin'den yapılan ithalat yılda 9.5 milyar dolar. Bunun 9 milyar doları sanayi malı, 500 milyon doları da tüketim malı. Tüketim malına çok karşıyız. Zaten devletimiz de bunun tedbirlerini alıyor. Vergi artırıyor tüketim mallarına karşı. Çin'den ayakkabı geliyor, gömlek geliyor, havlu geliyor. Bunlara hiç gerek yok. Bunların alası var Türkiye'de. Onlara vergi konuluyor, kotalar konuluyor. Ama rekabetimizi sağlayacak sanayi malları, hammaddeler, yedek parçalar, makineler gelsin. Biz aynı hammaddeleri, yedek parçaları Batı'dan almış olsaydık; İngiltere'den, Almanya'dan, Fransa'dan. Evvel zamanda alıyorduk. En az 3 misli fatura öderdik. Gidip gelmeler çok arttı. İşte THY uçmaya başladı. Şimdi uçaklar dolu, yer bulunmuyor. Yani doğru adresi bulduk. Bir de tabii tehdit deniyor. Bir tehlike var gibi ama bunu fırsata dönüştürebiliriz, hepimiz akıl sahipleri insanlarız. Diyaloglarla, sempatilerle, gidip gelmelerle. Onlar buraya geliyorlar, biz oraya gidiyoruz. Bu tür ilişkilerle o düzeyi sağlayalım" şeklinde konuştu.
Çin'in Bursa Fahri Konsolosu Nejat Yahya, konuşmasında Çinli turist potansiyeline de değindi. Önümüzdeki 10 yılda 110 milyon Çinli'nin yurt dışına seyahatte bulunacağını ve dünya turizmini şekillendireceğini belirten Yahya, Türkiye'nin tercih sebebi olduğunu hatırlatarak, şunları söyledi:
"Biliyorsunuz, Çinliler'in yurt dışına seyahat etmeleri devlet iznine bağlı. Bu konuda özgür değiller. Türkiye ile bu konuda ikili turizm anlaşması yapıldı ve Çin Halk Cumhuriyeti vatandaşlarına Türkiye'ye gitmeleri yönünde resmi izin verdi. Bu konuda Ruslar'ı örnek alabiliriz. Ruslar, bundan 10 sene önce 1-2 binle gelmeye başladılar. Güneydeki tesislerimiz hemen tedbirlerini aldı. Rusça tabelalar, Rusça şeyler yazdılar ve şu anda 5-6 milyon kişi geliyor oraya. Ve güneyin turizminin çeşitlenmesini onlar sağladı. Yakında Çinliler de buraya çok gelecek. Bu havzada en çok ilgilendikleri ülkeler Türkiye, Yunanistan ve Mısır. En çok Türkiye'ye gelmek istiyorlar. Tesislerde bazı değişiklikler yapmakta fayda var. Mesela bir Çin lokantaları. Çünkü buraya gelip bizim gıdalarımızı 1-2 gün yiyip sonra kendi ülkelerinin damak tadını arayabilirler. Ruslar'ın da o şekilde veyahutta Almanlar'ın-Avrupalılar'ın güneyde damak tadlarına uygun şeyler var. Mesela diyelim ki bir otel 15 katlı. 1 katını-2 katını onlara uygun şekilde masaj salonları, restoranlar şeklinde donanımlar yapmaları lazım. İzmir'i çok görmek istiyorlar."
İha
Yayın Tarihi : 28 Şubat 2007 Çarşamba 14:47:07


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?