Bursa'da, 12 Kasım Düzce depreminin yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen toplantıda konuşan Şehir Plancıları Odası Başkanı Füsun Uyanık, afete karşı vurdumduymaz zihniyetin devam ettiğini belirterek, "1999 depreminden uzaklaştıkça, Büyük Marmara depremine daha da yaklaşıyoruz" dedi.

12 Kasım Düzce depreminin yıl dönümü münasebetiyle Ördekli Hamamı'nda bir araya gelen Şehir Plancıları ve Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanları ortak bir basın açıklaması yaptı.

17 Ağustos ve 12 Kasım 1999 depremlerinin üzerinden 9 yıl geçtiğini belirten Şehir Plancıları Odası Bursa Şube Başkanı Füsun Uyanık, "1999 depreminden uzaklaştıkça büyük Marmara depremine daha da yaklaşıyoruz. Aradan geçen 9 yıllık dönemde ülkemiz birinci derece deprem bölgelerinde yaşayan nüfus giderek artmakta, plansız kentleşme ve kaçak yapılaşma yaygınlık kazanmakta, var olan riskli, dayanıksız konut çevrelerine yenileri eklenmektedir. 1999 yılında meydana gelen depremler, ülkemiz coğrafyasını saran jeolojik tehlikenin nasıl yıkıcı bir afete dönüşebileceğini gözler önüne sermiştir. Jeolojik, morfolojik, ve meteorolojik özellikleriyle doğa olaylarının sık yaşandığı, yüzde 93'ü aktif deprem kuşağı üzerinde bulunan ve nüfusunun yaklaşık yüzde 98'i deprem riski altında olan ülkemizde uyarıların dikkate alınmaması, vurdumduymaz zihniyetin devam etmesi afet risklerini arttırmaktadır" diye konuştu.

Bilim adamları tarafından yapılan inceleme sonuçlarının afet ve şehircilik meselelerinden sorumlu kuruluşlarca dikkate alınmadığını iddia eden Başkan Uyanık, "Unutulmamalıdır ki kentimiz, tarihinde bir çok defa büyük depremlere sahne olmuş ve olmaya devam edecektir. Önemli olan deprem öncesi gerekli tedbirlerin alınarak riskin en aza indirilmesi ve depremden sonra arama kurtarma ve ilk yardım hizmetlerinin koordineli ve sağlıklı bir şekilde organize edilmesidir. Aksi takdirde tarihin en acı tekerrürleri deprem gerçeğini bizlere tekrar hatırlatacaktır" dedi.
Ayrıca 3 ay önce Şehir Plancıları Odası tarafından hazırlanan 23 sayfalık Deprem ve Bursa Raporu'nu açıklayan, Füsun Uyanık, 1/100 bin ölçekli çevre düzeni planı ile 1/25 bin ölçekli nazım imar planlarını afet ve deprem gerçeği çerçevesinde incelendiğinde şu sonuçlara ulaşıldığını belirtti.

Uyanık, "1. derece deprem bölgesinde yer alan ve aktif fay hatlarını barındıran Bursa'nın Anayasası olarak kabul edilen 1/100 bin ölçekli planda deprem gerçeği yer almamaktadır. Zemin değerleme gruplarına göre alınan kararlar plana yansıtılmamıştır. Fay hatları işlenmemiştir. Taşkın ile sıvılaşma ve şişme potansiyeli olan alanlar kentsel kullanıma açılmıştır. Heyelan alanları gösterilmemiştir. Kum ve malzeme ocağı olarak işletilmiş veya doldurulmuş alanlar da gösterilmemiştir. Deprem senaryosu ve deprem master planları hazırlanmamıştır. Afet sahaları ayrılmamıştır. Tasfiye alanlarına yapılaşma önerilmiştir. Önlemli alanlar plana işlenmemiştir. Mevcut yapılaşmaya yönelik strateji belirlenmemiştir" dedi.

Jeoloji Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Başkanı Engin Er ise depreme sebep olan fay hatlarının dünyadaki oluşuma hakkında bilgi verirken, deprem konulu toplantıya olan ilgisizliğe üzüldüğünü kaydetti. Toplumsal hafızanın deprem konusunda zayıfladığından dert yanan Başkan Er, "Siyasi iktidar ve kamuoyu yöneticileri bu konuda yeterli hasassiyeti göstermemiştir. Kaybedilen her dakikada fatura giderek ağırlaşmaktadır" diye konuştu.

iha

Yayın Tarihi : 11 Kasım 2008 Salı 16:01:28

Güncelleme :11 Kasım 2008 Salı 16:39:36