6
Mayıs
2024
Pazertesi
BURSA

Er geç Yüce Divan'a gidecekler!

VURAL SAVAŞ'TAN ANAYASA DEĞİŞİKLİKLİĞİ AÇIKLAMASI

Yargıtay Onursal Başkanı Vural Savaş, iktidarın gündemine aldığı anayasa değişikliğinin bugünkü meclisin değil, seçimle göreve gelecek yeni meclisin işi olması gerektiğini söyledi.

Bursa Gazeteciler Cemiyeti ile Nilüfer Belediyesi'nin birlikte düzenlediği "Aydınlarla Yüz Yüze Söyleşileri", Vural Savaş ile devam etti. Basın Kültür Sarayı Uğur Mumcu Salonu'nda, BGC Başkanı Nuri Kolaylı'nın yönettiği söyleşide konuşan Savaş, "Soruşturmaların arkasında hangi güçler var?" sorusuna cevap verilmeden önce "bir fikir jimnastiğine ihtiyaç bulunduğunu" belirterek, "Yazık ki aydınlarımız, bu konuda derinliği olan görüşler üretmekte tek kelimeyle sınıfta kalmıştır. İnanılmaz bir fikir kısırlığı, inanılmaz bir atalet içindeler. Ne araştırıyorlar ne geçmişe bakıyorlar ne de olup bitenlerin bizi nereye götürdüğü konusunda açık bir düşünceye ulaşmak zahmetine katlanıyorlar. Oysa hem dünyada hem de bizde o kadar çok hukuksal, o kadar çok siyasal örnek var ki... Bunlara aydınlık bir düşünüşle bakan herkes, Türkiye'de bugün ne olup bittiğini, Türkiye'nin nereye doğru götürülmek istendiğini kolaylıkla görebilir" diye konuştu.

Türkiye'de en çok yakınılan, en çok dile getirilen konuların başında askeri darbelerin geldiğinin bilindiğini ifade eden Savaş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Şimdi düşünelim, darbeler neden olmuş? Darbeler nasıl olmuş? Gerçek bir demokrasi olsa Türkiye'de darbeler olur muydu? Gerçektir ki, çok partili hayata geçtiğimizden bu yana gerçek bir demokrasimiz olmadı. 1957 yılındaki seçimleri ele alalım. Muhalefet iktidar partisi Demokrat Parti'den çok daha fazla oy aldı. Fakat sistem bir oy fazla alanın milletvekili seçilmesine dayanıyordu. Sonuçta muhalefetin altında kalan iktidar partisi bir kez daha yasama organında çoğunluğu elde etti. Halkın iradesi o mecliste ifadesini bulamadı. Bugün de öyle bir sistemimiz var ki, oyların yalnızca yüzde 11'ini alan herhangi bir parti, diğer partilerin barajın altında kalmalarından dolayı kuramsal olarak tek başına iktidar olabilir Şimdi bunun demokrasi olduğunu kim söyleyebilir? AK Parti'nin iktidar olduğu ilk seçimdeki sonuçları hatırlayalım. AK Parti yüzde 35 civarında oy alarak tek başına iktidar oldu. Genç Parti'nin, MHP'nin ve DYP'nin yüzde 7 ve 8 civarındaki oylarına karşılık meclis dışında kalması, Türkiye'yi azınlık oylarına sahip partinin ellerine bıraktı. Her parti oyları oranında mecliste temsil edilseydi AK Parti tek başına hükümet kuramazdı. Bugün demokrasi, demokrasi diye nutuk atanlar seçim barajının hiç değilse yüzde 5'e düşürülmesi için parmaklarını bile oynatmıyorlar. Dünyanın hiçbir demokrasi ülkesinde böyle bir durum yoktur. Seçim barajının en kısa zamanda düşürülmesi gerekir."

Sözü anayasa değişikliğine getiren Vural Savaş, hükümetin Anayasa Mahkemesi tarafından "laiklik karşıtı faaliyetlerin odağı" olarak mahkum edildiğini söyledi. DTP'nin de yine Anayasa karşıtı ve bölücü faaliyetler yüzünden mahkum olduğunu hatırlatan Savaş, şöyle devam etti: "Şimdiki durum şudur: Anayasa Mahkemesi'nin Anayasa karşıtı faaliyetlerin odağı olarak mahkum ettiği bir parti ile bölücülük nedeniyle kapattığı bir parti el ele verip Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nı değiştirmeye çalışıyor. Bunun hukukla, demokrasi ile bağdaşır bir tarafı yoktur. Değiştirmeye ikisinin ortaklığı yetmiyor. Bu yüzden referanduma gitmek zorundalar. Bugün iktidarda olanlar, er geç Yüce Divan'a gideceklerini biliyor. Üstelik hukuk dışı uygulamalarıyla bunun delillerini kendi elleriyle

hazırlıyorlar. Anayasa Mahkemesi'ne, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'na müdahale arzuları buradan kaynaklanıyor. Anayasa'yı bunun için değiştirmek istiyorlar. Özel yetkili savcı ve hakimler eliyle bunun için olmadık işlere imza atıyorlar. Önümüze referandum sandığı geldiğinde herkes bu bilinçle davranmak ve yurttaşlık görevini mutlaka yerine getirmek zorundadır."

SORUŞTURMALARIN ARKASINDA KİM VAR?

Ergenekon soruşturmasını da değerlendiren Savaş, soruşturma ile ABD'nin yanı sıra AB'nin de yakından ilgili olduğunu söyledi. Yazar Fehmi Koru'nun, "Ergenekon konusundaki soruşturma, Bush ile Erdoğan arasındaki ilk görüşmede kararlaştırıldı" diye yazdığını; Mehmet Altan'ın da, "İyi ki işin arkasında ABD var! AK Parti'ye kalsa bu kadar kararlı adımlar atılamaz, bir yere de varılamazdı" şeklinde yorumlar yaptığını savunan Savaş, "Bu iddia veya açıklamalar, her konuda gazetecilere dava açmayı alışkanlık haline getiren Başbakan Erdoğan tarafından tekzip edilmedi" dedi.

Savaş, kitapları, yazıları ve konuşmaları yüzünden sürekli tehdit edildiğini belirterek, "Türkiye Cumhuriyeti elden gidiyor. Bir de Vural Savaş'ı yok etseler ne olacak?" diye konuştu.

VURAL SAVAŞ'TAN ANAYASA DEĞİŞİKLİKLİĞİ AÇIKLAMASI
VURAL SAVAŞ'TAN ANAYASA DEĞİŞİKLİKLİĞİ AÇIKLAMASI
İHA
Yayın Tarihi : 3 Mart 2010 Çarşamba 13:54:04
Güncelleme :3 Mart 2010 Çarşamba 18:08:39


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?