Edinilen bilgiye göre, 7 yıl önce evlenen Gülsüm ve Cem Aktaş çiftinin mutluluğu, 4 yıl önce ikiz bebek haberiyle daha da arttı. 13 Ekim 2005 tarihinde doğum için Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırılan Gülsüm Aktaş'a biri kız, diğeri erkek ikiz bebekleri olduğu bildirildi. 6.5 aylıkken doğan bebeklerden erkek olanı 3 gün sonra hayatını kaybetti. Diğer kız bebek ise gelişimini tamamlaması için kuvöze alındı. 50 gün boyunca bebeklerini seyreden çift, bezi açılan bebeğin kız değil de erkek olduğunu fark edince soluğu doktorun yanında aldı. Doktor, bunun üzerine genç çifte iki erkek bebeklerinin olduğunu bildirdi. Doğum kayıtlarında bir çocuklarının kız olduğunun belirtildiğini ifade eden aile, durumu hastane yetkililerine aktırdı. Kayıtlarda oynama yapılmış olabileceğinden kuşkulanan aileye ciddi düzeyde gelişim bozuklukları olan bir bebek teslim edildi.

Görme sinirlerine oksijen gitmediği için kör olarak dünyaya gelen bebeklerinin gelişim bozuklukları için hastane hastane dolaşan çift, bebeklerinin sağlığına kavuşmasının ardından film gibi olayı yargıya taşıdı. Kendilerine teslim edilen bebeğin fiziki olarak kendisine çok benzediğini ifade eden baba Cem Aktaş, "4 yıl önce eşim ikiz bebek dünyaya getirdi. Erken doğum oldu, bize verilen doğum kayıtlarında ikizlerden birinin kız olduğu bildirildi. 3 gün sonra erkek olan çocuğumuz vefat etti. Çocuğumuzu alıp defnettik. Diğer çocuğum kuvöze alındı. Devamlı altı bağlı olduğu için bizler cinsiyetini görmedik. 50 gün boyunca onu kız diye sevdik. Bir gün bezi açıldı ve erkek olduğunu gördük. Hemen durumu doktora bildirdik. Doğum kayıtlarını göstererek bir yanlışlık olduğunu belirttik. Hastanenin anabilim dalı başkanı bizi odasına çağırdı. Doğum kayıt defterini gösterdi. 'Biri kız iki bebek dünyaya gelmiştir' yazısının karalandığını gördük" iddiasında bulundu.

Erken doğumdan dolayı bebeklerinde ciddi düzeyde gelişim bozukluklarının olduğunu ifade eden baba Aktaş, "Kayra Alp adını verdiğimiz bebeğimizin iyileşmesi için hastane hastane dolaştık. Bebeğimizin sağlık meseleleriyle uğraştığımızın için bu olayın üzerine düşemedik. Vücut gelişiminde problemler vardı. Görme sinirleri oksijen yaktığı için iki gözü de görmüyordu. İzmir'de bir doktor bebeğimizin gözlerini tedavi etti. Kayra Alp şuan yüzde 50 görmeye başladı. Bebeğimiz sağlığına kavuşmaya başladıktan sonra bu olayı yargıya taşıdık" diye konuştu.

Bebeklerinin karıştırıldığını iddia eden Gülsüm ve Cem Aktaş çifti, olayı 3 yıl sonra yargıya taşıdı. Savcılık, YÖK Yasası gereği soruşturmanın Uludağ Üniversitesi Rektörlüğü tarafından yapılacağını belirterek yetkisizlik verdi. Aradan geçen 17 aya rağmen bir gelişme yaşanmadığını ifade eden baba Aktaş, "Bize bir kız çocuk teslim edilmesi gerekiyordu. Fakat bize verilen iki çocuk da erkekti. 4 yıl önce defnettiğimiz, çocuğun mezarının kazılarak DNA testi yapılmasını istiyoruz. Bize öldü diye teslim edilen o çocuğun bizim olmadığına dair ciddi kuşkularımız var. Şayet bu çocuk bizim değilse, halen kayıp olan çocuğumuzun bulunmasını istiyoruz" diye konuştu.