Bursa'da bulunan 'Kirletici Sanayi İşletmelerinin' çevre ve insan sağlığı açısından büyük bir tehdit olduğunu dile getiren Osmangazi Belediye Başkan Vekili Rıfat Bakan, çözüm olarak bu işyerlerinin kent dışına çıkarılarak daha modern bir alt ve üst yapıya sahip bölgelere taşınması gerektiğini ifade etti.

Osmangazi Belediye Başkan Vekili Rıfat Bakan tarafından hazırlanan Bursa'da Kirletici Sanayi İşletmeleri'nin taşıdığı potansiyel riskler ve alınması gereken önlemlerle ilgili rapor çarpıcı gerçekleri ortaya çıkardı. Bursa'nın köklü sorunları arasında yer alan tabakhanelerin, şehir dışına çıkarılmasında büyük bir rol oynayan Osmangazi Belediyesi, şimdi de dökümcüler, boyahaneciler ve yüzey metal kaplamacılarının kent dışına çıkarılması için çalışmalar yürütüyor. Üretimi neticesinde ortaya çıkan zararlı atıklar dolayısıyla çevrenin doğal yapısını ve bileşimini bozup değiştirdiği, bu yolla insan sağlığını da olumsuz yönde etkilediği için 'Kirletici Sanayi' olarak tanımlanan işletmelerin tamamının şehir dışına taşınması gündemde. Bursa'da faaliyet gösteren deri işletmeleri, tekstil boyahanecileri, yüzey metal kaplamacıları, dökümcüler çevre sağlığını ve kent yaşamını olumsuz yönde etkileyen kuruluşlar arasında yer alıyor. Konunun hızlı bir şekilde ele alınarak zararlı üretim yöntemlerinin önüne geçilmesi ve en önemlisi de bu işletmelerin organize olmuş bir sanayi bölgesinde daha sağlıklı, modern bir üretim yöntemine kavuşturulması amacıyla çalışmalar yapılıyor.

Konuyla alakalı konuşan ve Kirletici Sanayi İşletmeleriyle ilgili bir rapor hazırlayan Rıfat Bakan, Bursa'nın büyük bir tehdit altında olduğunu iddia etti. Bakan, kirletici sanayi işletmelerinin şehir dışına taşınması için yapılan çalışmaların hız kazanmasını ve bu çalışmaların titizlikle yürütülmesi gerektiğini vurguladı. Yaptıkları araştırmalar sonucunda çarpıcı gerçeklerle karşı karşıya kaldıklarını anlatan Bakan, Kirletici sanayi işletmelerinin çevre ve insan sağlığına önemli zararlar verdiğini kaydetti. Bursa'nın büyük bir sanayi kenti olduğunu anlatan Bakan, "Şehrimizde bulunan bütün işletmeler sanayi bölgelerinde değil. Kentin göbeğinde faaliyet gösteren çok fazla işletme var. Bunların içinde özellikle yüzey metal kaplamacıları kaygı verici boyutta sağlıksız ortamlarda üretim yapıyor. Biz kent içinde büyük bir rahatsızlığa yol açan dericilerin sanayi bölgesine taşınmasını sağladık. Sağlığımızı tehdit eden diğer işletmelerle ilgili de çalışmalarımız sürüyor. Bütün kirletici sanayi işletmelerinin acil olarak kent dışına taşınması gerekir. Bu işletmelerin çevre ve insan sağlığının bozulmasında önemli bir etkeni var. Bursa, tarihi ve doğal çevresi itibariyle Türkiye'nin eşsiz kentlerinden birisi, aynı zamanda bir sanayi şehridir. Bursa'nın sanayi kenti olmasından dolayı bir kısım avantajlarının yanında ciddi risklerle de karşı karşıyadır. En başta karşılaştığımız sorunlardan biri, çevresel değerler itibariyle gerek hava kalitesini, gerekse toprak ve su kalitesini olumsuz yönde etkileyen kirletici sanayi işletmeleridir" dedi.

Türkiye'nin gelişmekte olan bir ülke olmasından dolayı sanayinin büyümesinde olabildiğince toleranslı davranıldığını vurgulayan Bakan, bu sanayi kuruluşlarının çevresel etkilerinin göz ardı edildiğini söyledi. Deri işletmelerinin, tekstil boyahanelerinin, yüzey metal kaplamacılarının ve dökümcülerin çevreye büyük oranda zarar verdiğine dikkat çeken Bakan, "Deri işletmeleri kısmen de olsa OSB'ye taşınarak sorun olmaktan çıktı. Tekstil Boyahanecileri Organize Sanayi Bölgesi'nin (TOSAB) kuruluş çalışmaları sürüyor. Dökümcüler de yine OSB kurma çalışmalarını yürütmektedir. Bunların içerisinde en fazla risk taşıyan yüzey kaplamacıları sorunu acil olarak ele alınıp çözülmeli. Türkiye'nin en gelişmiş yüzey işlem sektörü Bursa'da yer almaktadır. İşletmelerin ekonomik olarak hacmi de büyük" diye konuştu.

"BURSA'YI TEHDİT EDEN KİRLETİCİ SANAYİİ İŞLETMELERİNİN ACİLEN KENT DIŞINA TAŞINMASI GEREKİYOR"

Bütün kullandığımız metal eşyaların bir şekilde yüzey kaplamacıları tarafından işlenip, nihai ürün olarak piyasaya arz edildiğini vurgulayan Bakan, "Ancak şimdiye kadar saydığımız sektörler içinde yaptığımız incelemelerde görebildiğimiz en tehlikeli kimyasalların kullanıldığı bir sektördür. Kentimizde irili ufaklı 300'den, hatta bazı tahminlere göre 500'den fazla işletme bu işle uğraşıyor. Metali diğer maddelerden ayrıştırmak ve temizlemek maksadıyla birçoğunda siyanür havuzları bulunmakta ve bu havuzların hiçbir koruma önlemi olmaksızın gayrı sıhhi bir şekilde kullanılmaları çevre ve insan sağlığı açısından açık bir tehlike arz etmektedir" şeklinde konuştu.
Yapılan saha çalışmalarında en ilkel şartlarda yüksek riskle beraber faaliyet gösteren bu sektörün acilen ele alınarak kent dışına çıkarılmasının büyük bir önem arz ettiğine değinen Bakan, aksi takdirde Bursa'nın kaygı verici boyutta tehlike altında olduğuna vurgu yaptı. Çözüm olarak bu işyerlerinin kent dışına çıkarılarak daha modern bir alt ve üst yapıya sahip bölgelere taşınmasının, atıklarının yer altı sularına karışmasının engellenmesinin ve niteliklerine göre ayrıştırılmasının uygun olacağını hatırlatan Bakan, Nilüfer ve kent içindeki diğer derelerin temiz akmasının buna bağlı olduğunu dile getirdi. Yerel yönetimlerin de üzerine düşen görevi yerine getirme konusunda
daha duyarlı olması gerektiğini anlatan Bakan, yaşanılabilir bir Bursa için bu çalışmaların mutlaka yapılması gerektiğini söyledi.