Türkiye'de enerji için yapılan yatırımların yeterli olmadığını ifade eden TOBB Enerji Meclisi Başkanı ve BTSO Meclis Başkan Vekili Mahmut Yılmaz, "Nükleer enerji üretiminde Türkiye çok geç kaldı, alternatif enerji için yatırım yapılmalı" dedi.

Son dönemde yapılan elektrik zamları, sanayinin kalbi olan Bursa'da da işletmecileri zor durumda bıraktı. TOBB Enerji Meclisi Başkanı ve BTSO Meclis Başkan Vekili Mahmut Yılmaz da yapılan elektrik zamları ve girdi maliyetlerinin yüksekliğine tepki gösterdi. Son dönemde elektriğe yapılan zamların çok yüksek seviyede olduğunu kaydeden Yılmaz, "Türkiye'deki sanayicilerin yabancı rakipleriyle rekabet edebilmesi için girdi maliyetlerinin dünya ile eşit olması gerekir. Dünyada enerji çok stratejik bir madde haline geldi. Türkiye gibi enerji sıkıntısı çeken ülkelerde sanayiciler büyük maliyet artışları yaşıyor. Türkiye'de elektrik arzının talebe yetişememesi gibi bir sıkıntı var. Türkiye'de eğer yüzde 5 büyüme varsa iki katı da elektrik ihtiyacı var. Enerji için yapılan yatırımlar, artan talebi karşılayacak miktarda değil. Türkiye'nin elektriğinin çoğunu doğalgazdan ürettiğini görüyoruz. Doğalgaz ve petrol fiyatlarına bakıldığında ülkemizde elektrik fiyatlarının artması normal. Bundan sonra 10-20 yıllık vadede
Türkiye'nin ne şekilde enerji üreteceği konusunda planlamalar yapılmalı. Artık doğalgazdan vazgeçilecek mi, yeni enerji kaynakları neler olacak, bunlar belirlenmeli. Bunlar olmazsa en kolay ve pahalı yatırımlar tercih edilecek ve elektrik pahalıya gelecek. Böyle olunca girdi maliyetleri sürekli arttığı için sanayi tıkanma noktasına gelecektir. Devlet enerjiyle ilgili olmayan vergileri de kaldırmalıdır. Bu vergiler de enerji maliyetinin artmasına sebep oluyor " dedi.

Türkiye'ye komşu ve yakın ülkelerde enerji fiyatlarının daha ucuz olduğuna işaret eden Yılmaz, "Enerjiyi bizden daha ucuza kullanan ülkeler de bizimle aynı pazarda yer alıyor. Türkiye'de her konuda maliyet sıkıntısı var. Enerji sektörü olarak bizler hükümete bazı çözüm yolları ilettik. Avrupa pazarı ile elektrik piyasası iyi entegre olmalı. Avrupalı yatırımcıları ülkemize çekmek gerekir. Türkiye'nin arz güvenliği mevcut değil. Yatırım teşvik mevzuatı yenilenmeli, elektrik yatırımlarının önündeki
bürokratik engeller kaldırılmalı. Yenilenebilir enerji ile ilgili kamuoyu iyi aydınlatılarak enerji yatırımlarının önünün açılması gerekir. Kamuya ait dağıtım şirketleri mutlaka özelleştirilmelidir. Nükleer enerjide Türkiye çok geç kaldı. Altarnetif enerjiye mutlaka yatırım yapılmalı. Elektrik fiyatının yükselmesinin ana sebebi de doğalgaz. Dünyada doğalgaz ile elektrik üreten çok fazla ülke var. Ama hiçbiri bizim kadar pahalı elektrik üretmiyor. Bizim gereken temel stratejimiz yok. Biz doğalgaz stoklarının yapılmasını ve arz güvenliğinin garantiye alınmasını istiyoruz. Ayrıca yerli kömür havzalarının enerji için açılması gerekir. Ülkemizde bürokrasinin de mutlaka azaltılması gerekiyor" şeklinde konuştu.

"ÜLKEMİZDE ENERJİ DAĞITIMI YAPAN KURUMLAR ÖZELLEŞTİRİLMELİ"

Yeni yapılacak zamların yansımasının sanayicinin yükünü biraz daha artıracağını ifade eden Yılmaz, "Yansımanın yüzde 15 ve üzerinde olacağı söyleniyor. Geçtiğimiz sene BOTAŞ zarar ediyordu. BOTAŞ alacaklarını tahsil edemiyor. Alacakları da hep kamu kuruluşlarından, yani özel sektörden alacağı yok. Bunlar tam olarak tahsil edilemeyeceği için maliyet analizi yapılamıyor. Burada benim tahminim, yılbaşına kadar yeni bir zam olacağı yönünde. Bu artık yüzde 10 mu olur, ya da daha fazla mı olur göreceğiz. Elektrik üretim profili doğalgaz ağırlıklı olduğu sürece Türkiye'nin ya doğalgaz bulması gerekir, yada ucuz doğalgaz alması gerekir. Bu yapıldığı zaman depolanması gerekir. BOTAŞ, EÜDAŞ, TEİAŞ gibi enerji dağıtan kurumlar mutlaka özelleştirilmeli. İlk etapta bu olursa biraz fiyatlar artar ama daha sonra zamanla fiyatlar gerileyecektir. BOTAŞ petrol ve döviz fiyatları artınca gaz fiyatlarını artırıyor ancak gerileyince fiyatları aşağı çekmemesi doğru değil. Bunu yapsa sanayiciye heyecan gelecektir ve güven ortamı sağlanacaktır. O zaman da sanayici rekabet için arayış içerisinde olacaktır. Esneklik olmazsa, şeffaf bir bilanço görülmezse tedirginlik devam eder. Bunun önüne geçilmesi için gerekli yerlerde özelleştirme şart" ifadelerini kullandı.

Türkiye'ye giren ara malların yan sektörlere de zarar verdiğini belirten Mahmut Yılmaz, "Hükümet standartlarımıza uymayan ülkelere karşı önlem alarak sanayicisini kollamalı. Biz dünya ticaretinde sübvansiyona karşıyız ama dünya ticaretinde bize karşı sübvansiyon yapan ülkelere de pazarımızı açamayız. Haksız rekabet oluşturan unsurları ortadan kaldırmalıyız. Hükümet bu tür ithalatlara önlem almalı. Üretim temel hedeftir. Türkiye üretim üssü olmaktan çıkmaya başladı. Sanayicimiz ucuz işçilik ve enerjinin olduğu yerlere kaçmaya başladı. Devlet sübvansiyon verecekse versin, teşvik edecekse etsin. Türkiye'deki KOBİ'leri de düşünsün çünkü en verimli çalışan o işletmelerdir" şeklinde konuştu.

KÜÇÜK İŞLETMELERDEN ELEKTRİK ZAMLARINA VERYANSIN

Tekstil işletmecisi olan Feridun Berber, "Hepimizin geliri gideri belli. Son zamanda yapılan elektrik zamları ile artık küçük esnafın ayakta duracak hali kalmadı. Herkes artık uzatmaları oynuyor ve zor ayakta duruyor. Buralarda bir sürü insan ekmek yiyor, kapatalım gitsin mi? '5 yıl elektriğe zam yapılmadı' diyorlar, bu zaman zarfı içinde hiçbir şeye zam yapılmadı ki, elektriğe yapılsın. Bu zamları ya geri çeksinler ya da artık durdursunlar. Çünkü kimsenin dayanacak gücü kalmadı. Girdi maliyetleri çok
yüksek" dedi.

40 yıllık dokumacı olduğunu ifade eden Nurettin İnci ise, "Türkiye'nin tekstil kalbi olan Bursa'da artık sektör bitti bitiyor. Ayakta durmakta zorlanıyoruz. Son zamlar da geldiğinde artık herhalde kapatma noktasına geleceğiz. Ya da işçileri çıkartıp kendi kendimize ekmek parası için çalışacağız. Sektör bitme noktasına geldi" ifadelerini kullandı.