4
Mayıs
2024
Cumartesi
BURSA

SP'li Ayhan Bursa'ya geldi

Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Cevat Ayhan, 29 Mart seçimlerinde oylarını en çok artıran partinin SP olduğunu belirterek, "Oylarımızdaki yüzde 250'lik artış, önümüzdeki seçimlerde bizi iktidara taşıyacaktır" dedi.

Ayhan, SP Bursa Teşkilatı'nı ziyaretinde yaptığı açıklamada, yerel seçim sonuçlarını ve ekonomik krizi masaya yatırdı. Partisinin yerel seçimlerde elde ettiği yüzde 5.2'lik oy oranının büyük bir başarı olduğunu söyleyen Cevat Ayhan, "Son seçimlerde oylarını en çok artıran parti olduk. Yüzde 250'lik artış yakalayarak önümüzdeki seçimler için önemli sinyaller verdik. Bu mühim bir hamledir. Partimiz ilgi odağı oldu. Bu yükseliş bizi genel seçimlerde iktidara taşıyacaktır" dedi.

Ayhan, Türkiye'nin içinde bulunduğu ekonomik krizle ilgili de değerlendirmelerde bulundu. Seçimlerin ardından Türkiye'nin gerçeklerle yüzleşmeye başladığını ifade eden Ayhan, AK Parti iktidarının uyguladığı ekonomi politikalarını eleştirerek, "Türkiye'yi zor bir dönem bekliyor. Seçim, iktisadi krizin sıkıntılarını maskeledi. Şimdi gerçeklerle karşı karşıyayız. İşsizlik oranı bu iktidar döneminde yükselerek yüzde 13.6 oldu. Bu rakam Refah-Yol döneminde yüzde 6 civarındaydı. Bunun en önemli sebebi bizim rant yerine reel ekonomiyi desteklememizdi. Yerel ekonomiye önem verdik, tarımı destekledik, emekliye sahip çıktık ve bunun sonucunda piyasanın canlanmasını sağladık. Bizden sonraki dönemdeyse ekonomi politikaları yerli üretimi caydırdı. İçeride rekabet gücümüzü kaybettik" ifadelerini kullandı.

Ayhan, IMF'yi baz alarak üretilen politikaları da eleştirdi. AK Parti'yi kriz öncesinde uyardıklarını hatırlatan Ayhan, dış ticaret açığının 15 milyar dolardan 70 milyar dolara ulaştığına dikkat çekti. Refah-Yol döneminin ardından IMF güdümünde ekonomi politikalarının Türkiye'yi bu duruma getirdiğini savunan Ayhan, şunları söyledi:

"Kriz gelişmiş ülkelerden çıktı. IMF ve Dünya Bankası gibi kurumlarla dünya ekonomik düzenini kontrol ve yönlendirme rolündeki ülkeler krizin kaynağı oldu. Bir finans soygunu ile başlayan bu gelişme, toplumların öfkesini, isyanını yaygınlaştırıyor. Bu gelişme, batının ahlaki ve kurumsal iflasıdır. Türkiye iki krizi iç içe yaşıyor. Kendi krize giderken dünyadaki krizin de içine düştü. Sabit programlı döviz kuru ile içine düşülen 2001 krizinden sonra IMF ile dalgalı döviz kuru programına gidildi. Ancak yüksek faiz ve sıcak dövizle kurun dalgalanmasına imkan verilmedi. Türk parasının değeri devamlı artırıldı. 2002 yılı sonu, 2003 yılı başında 1.600.000 lira mertebesinde olan dolar kuru, takip eden dönemde devamlı düşürüldü. Daha açık ifade ile ithal mallar yüzde 20 mertebesinde ucuzlarken, yerli üretilenler yüzde 70 mertebesinde pahalanmıştır. Milli gelirin 10 bin dolara yükseldiğini belirten açıklamalar doğru değildir."
 

iha
Yayın Tarihi : 9 Nisan 2009 Perşembe 14:52:44


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?