7
Mayıs
2024
Salı
BURSA

Sultan I. Murat Han paneli

Sultan I. Murat Han, Osmangazi Belediyesi tarafından Kosova Meydan Muharebesi'nin yıldönümünde Priştina ve Bursa'da düzenlenen merasimlerle anıldı. 

Bursa'daki program çerçevesinde, Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi ve Fen Edebiyat Fakültesi öğretim üyeleri, Balkanlar'ın jeostratejik önemi ve Sultan Murat Han'ın hangi strateji ile fetihler yaptığını Birlik Vakfı'nda anlattı. 

İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mefail Hızlı, Sultan Murat Han hakkında o dönemden kalan sağlıklı kayıtlar olmadığı için tam olarak akademik çalışma yapılamadığına işaret ederek, "Sultan I. Murat Han, Osmanlı Cihan Devleti içerisinde Fatih Sultan Mehmet ve Kanuni Sultan Süleyman gibi büyük fetihler yapan padişahların arasında ilk üçe girebilecek bir şahsiyettir. Ancak kayıtların olmaması tarihçilerin üzerine çalışma imkanını azalttığından, I Murat'ın şahsiyeti, başarıları gölgede kalmaktadır. 

Yaklaşık 30 yıllık sultanlık dönemine 35-37 önemli galibiyeti sığdıran, 95 bin kilometrekare olarak aldığı Osmanlı Devleti'ni 30 yılda 5 katından fazla büyüterek 500 bin kilometrekareye çıkartan bir sultandır. I Murat Han'ın savaşları son derece stratejik savaşlardır. Osmanlı'nın devam etmesi, cihan devleti olmasına zemin sağlayan galibiyetlerdir" diye konuştu. 

İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sezai Sevim de Osmanlı'nın Anadolu'da Germiyanoğlu, Karesioğlu, Çandaroğlu ve Çobanoğlu gibi aşiretlerle kardeş kavgası yapmak yerine Batı'ya cihat şuuru ile yöneldiğine dikkat çekerek, "Osmanlı aynı soydan kardeş aşiretlerle uğraşmadı, Bizans ile mücadeleye başladı. Bu cihat şuuru ile diğer beyliklerin askeri orduları da Osmanlı'ya katılmaya başladı. Kardeşleri ile arada bir mücadeleleri oldu ancak bu çok küçük ve önemsiz bir miktardır. Bugün 16 bin Osmanlı eseri Balkanlar'da bulunuyor. Balkanlarda bir mührümüz var ise, bu mühür I. Murat Han'a aittir" diye konuştu.
 
Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doktor Hasan Basri Öcalan da Osmanlı'nın Balkanlar'da savaş ile yaptığı fetihlerde önce dervişleri ve kanaat önderlerini bölgeye gönderip Müslümanlığın güzelliklerini anlattığına işaret ederek, "Anadolu'dan Balkanlar'a giden zatlar olduğu gibi, Rumeli'den Bursa'ya, Anadolu'ya gelen önemli şahsiyetler de vardır. Biz bunlara kolinatör Türk dervişleri diyoruz. Anadolu olduğu gibi, Balkanlar da 5 asır boyunca bu dervişler sayesinde elimizde kaldı" dedi. 

Sanat tarihçisi Doktor Doğan Yavaş ise, I. Murat Han'ın döneminde eserlerin tamamen özgün Türk mimarisinin özelliklerini yansıttığına dikkat çekerek, "Bursa'daki Murad-ı Hüdavendigar Camii'nin kiliseden çevrilme, devşirme olduğuna ilişkin yaygın bir kanaat vardır. Bu iddia tamamen cahillik eseridir. I. Murat döneminde Rum mimarlar ile çalışılmış olabilir. Ama mimari özellikler tamamen Osmanlı'ya ait izlerdir, diğer Bizans yapılarına benzememektedir" diye konuştu.

İHA
Yayın Tarihi : 21 Ağustos 2008 Perşembe 17:24:45


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?