ABD ve Avrupa'ya bornoz ve havlu ihraç eden Süleyman Bursalı Tekstil A.Ş.'nin Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Bursalı, tekstil sektöründe ABD ve Avrupalı alıcıların Türkiye'den daha çok kısa terminli alımları yaparken, büyük miktarlı taleplerini fiyatı düşük olduğu için Uzakdoğu'dan aldığını söyledi.
 
Türkiye'deki işletmeleri kısa terminli talepleri karşılayacak ortama sokmak gerektiğini kaydeden Bursalı, "Artık müşteriye yeni kreasyonlarla gitmek lazım. Bunlar bizim, büyük değil küçük işletmeler şeklinde bir müddet daha yaşamamızı sağlar" dedi.
 
Tekstil sektöründe 2003 yılından bu yana bir şeylerin ters gittiğini, maliyetlerin artıp karlılığın düştüğünü kaydeden Fuat Bursalı, "Yani dünya arenasına çıktığımızda 3-0 mağlup başlıyoruz. Üç yıl önce, tekstil sektörünü Titanik gemisine benzetmiştim. Buzdağına çarptık gemi su alıyor demiştim. Ancak buna geminin üstündekiler güldü. Nitekim geçen yıl çok ciddi sıkıntılar olduğunu, sektör temsilcilerinin çırpınışlarını gördük. Ancak mayıs ayından temmuz ayı sonuna kadar olan dönemde döviz kurundaki dalgalanma sektöre biraz nefes aldırdı" diye konuştu.

SEKTÖRÜN ÖMRÜ 10 YIL
Türkiye'deki tekstil sektörünün potansiyelini, uygun şartlar olduğu zaman kendini gösterip ihracatı patlattığını ifade eden Bursalı, aynı sıkıntıların şimdi yeniden yaşanmaya başlandığı söyledi. Sektörde son yıllarda yaşanan olumsuz gelişmelerin, kendi yatırımcılarımızın dahi yurt dışına yatırım yapmasına neden olduğunu vurgulayan Bursalı, "Son 1-1.5 yılda Özbekistan, Türkmenistan ve Mısır gibi ülkelere yatırımlar kayıyor. Çünkü işçilik ve enerji ucuz. Bizde halen en pahalı enerji ve yüksek işçilik maliyetleri devam ediyor. Batıdan doğuya doğru her geçen gün biten tekstil sektörü, ekonomimizdeki uygulamalar nedeniyle Türkiye'de bitecektir. Ben sektörü en fazla bir 10 yıl tanıyorum. Sektördeki non-how ve potansiyelimiz 10 yıl içinde kendi markalarını çıkaracaktır. Ancak bu Türkiye'nin istihdam sorununu çözmeyeceği gibi şimdiki kadar da döviz girdisi sağlamayacaktır" dedi.

TEKSTİL BİTECEKSE UZUN SÜREYE YAYALIM
Uzakdoğu ile rekabet etmenin mümkün olmayacağına dikkat çeken Bursalı, artık kendi işletmelerimizde daha verimli çalışmak, masrafları azaltmak ve tasarımları ön plana çıkaracak sisteme geçmek zorunda olduğumuzu belirtti. Bursalı, "En önemlisi de çok hızlı tedarikçi olmamız lazım. Gelişmekte olan Türkiye'de çalışanların refah sayısı yükselecekse, bu sektörlerle bu iş olmaz. Çünkü tekstil emek yoğun bir sektör. Yani bu sektör bitecekse, bunu biraz daha uzun zamana yayalım. Avrupa bunu böyle yaptı. Kimse de mağdur olmadı" diye konuştu.
 
Havlu sektöründe de her yıl yüzde 25-30'lar seviyesinde olan artışların 2006 yılında "O" noktasında olduğunu, 2007 yılında eksilerde olacağını vurgulayan Fuat Bursalı, "Müşterileri elde tutmakta çok zorlanıyoruz. 700 dolara ulaşan işçilik 8 cent enerji maliyeti ile bu yürümez. Çin'de 100 dolar işçilik 4 cent enerji maliyeti var. ABD'ye özel statüsü olan Mısır'da bile işçilik 50 dolar enerji 3 cent. Kaldı ki üretimde dünyaca ünlü Mısır pamuğu kullanılıyor. Ayrıca Mısır ABD'ye de hiç vergi vermiyor. Bizim bunlarla rekabet etmemiz mümkün değil. Bugünler iyi günlerimiz, yarından ise korkuyoruz" dedi.

İHRACAT HEDEFİ 17 MİLYON DOLAR
Süleyman Bursalı Tekstil olarak ihracatlarını her yıl yüzde 30 artırarak devam ettiklerini ancak karlılıklarının da her sene azaldığını kaydeden Bursalı, "2003 yılında başlattığımız yatırımlar ile kapasitemizi artırdık. Dolayısıyla satış rakamlarımız yukarı doğru çıkıyor. Başta Avrupa ülkeleri, ABD ve Rusya'ya olan ihracatımızı 2006 yılı için 16-17 milyon dolar seviyelerinde bekliyoruz" diye konuştu.
Müşterilerinin yüzde 90'ının Avrupa'da yer aldığını kaydeden Bursalı, "Avrupa'daki büyük market ve mağaza grupları müşterilerimiz arasında yer alıyor. Üretimlerimiz yüksek kalitededir. Yılda 3 bin ton havlu ve bornoz üretiyoruz. Bunun yanı sıra yıllık 4 bin 500 ton iplik boyama kapasitemiz var. Bu kapasitenin büyük kısmını gömlekçilere, çorapçılara ve trikoculara iplik boyama şeklinde kullanıyoruz" şeklinde konuştu.