Uludağ'da kış aylarında kanalizasyon rezaleti yaşanıyor. Sağlıklı bir alt yapı ve arıtma sistemi bulunmayan oteller, kışın artan müşterilerinin kanalizasyon atıklarını, derelere, orman içlerine gelişi güzel deşarj ediyorlar. 

Geçtiğimiz yıl Çobankaya'daki Uludağ Milli Parkına bağlı çadırlı kamp alanına kadar etkili olan kanalizasyon atıkları, bu yılda hiçbir tedbir alınmadan ormanları ve dereleri kirletmeye devam ediyor. Birinci Gelişim Bölgesi'ndeki bir çok otelin kanalizasyonlarını hiçbir arıtma işlemine tabi tutmadan dereye deşarj etme uygulamasına kimse engel olamıyor. Onlarca tesisin atıklarını bıraktıkları Sarıalan Deresi, ormanın içinden köpük köpük ve sarı bir şekilde Bursa'ya iniyor. Yeni biten ikinci gelişim bölgesindeki birçok otelin ise göstermelik arıtma tesisleri müşteri kapasiteleri dolduğunda yetersiz kalıyor. Bakacak Mevkisi'ne giden yolun kanalizasyon atıkları ile kaplaması dikkat çekiyor. Etrafa rastgele dağılan atıklarının etrafı rahatsız edici koku yayması üzerine ise BUSKİ'den vidanjör talep edilerek etraftaki pislikler temizleniyor. 

Bursalı dağcılar, yürüyüş yaptıkları Uludağ'ın eteklerinde Sarıalan Deresi'nin tam bir kanalizasyon çukuruna dönüştüğüne dikkat çekerek, "Kaplıkaya'ya inen bu derede aşırı bir kirlilik dikkat çekiyor. Donmanın meydana geldiği kesimlerde bile sap sarı bir tabaka mevcut. Şimdi ikinci bölgenin altındaki Dombay Çukuru Deresi'de kirlilik tehdidi ile karşı karşıya bulunuyor. İkinci gelişim bölgesindeki göstermelik arıtma tesisleri ya çalıştırılmıyor, yahutta kapasite yetersiz kaldığından taşıyor. Bu durumda ortaya çirkin manzaralar çıkıyor. Ayrıca daha önceki yıllarda pırıl pırıl akan Balıklı veya Dombay Çukuru Deresi'ndeki canlı hayatındaki tahribatı yazın daha net bir şekilde takip edebileceğiz. Birinci bölgenin altındaki dere bitmişti, şimdi ikinci bölgenin altındaki dere de bitiyor. Bu havza aynı zamanda BUSKİ'nin içme suyu temin havzasında yer alıyor. Bölgedeki birçok pınar, geçen yıl yapılan yatırımlarla toplanarak Bursa'ya içme suyu olarak indiriliyor. Ancak Oteller'e kimse müeyyide uygulamıyor. Atık sularını kontrol eden bir birim bulunmuyor" dediler.