2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, "Birden fazla kişi tarafından birlikte yağma, görevi kötüye kullanmak, kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği, rüşvet almak ve vermek, örgüt kurmak, zimmet, ihaleye fesat karıştırmak ve irtikap" suçlarından 1 yıl 1 ay 27 gün süren soruşturmanın ardından haklarında dava açılan tutuklu sanıklar, Alanyurt Belde Belediye Başkanı H.Ö., Fen İşleri Müdürü Ö.T., Belediyenin sözleşmeli memurlarından A.O., meclis üyesi F.Y., Muhasebe Müdürü E.D., memur F.A., müteahhit R.M. ve M.D.,
Çorum ve Bursa'da parke taşı fabrikaları bulunan iş adamı İ.E., İnşaat mühendisi C.Y., hafriyatçı H.C.H. ve işçi Y.D. ilk kez hakim karşısına çıktı. Belde Belediye Başkanı H.Ö., davaya delil olan 161 ayrı telefon dinleme tutanağındaki görüşmelerin hiç birisinde suç unsuru bulunmadığını savunarak, "Kimseye bir şey yaptırmak için zor kullanmamız söz konusu olamaz. Vatandaşlardan gelen şikayetler üzerine ihaleyi alan firma yetkilileriyle telefon görüşmelerim oldu. Fakat hiç bir şekilde kimseden rüşvet aldığım, zimmetime para geçirdiğim, ihaleye fesat karıştırdığım doğru değildir. İddialar asılsız ve gerçek dışıdır. Suçsuzum tahliyemi istiyorum" diye konuştu.

Fen İşleri Müdürü Ö.T. ise, "Telefon dinleme kayıtlarındaki argo konuşmalarımdan dolayı herkesten özür dilerim. Ben devlet memuruyum. Kurmakla suçlandığım örgüt suçunun ne demek olduğunu bile bilmiyorum. İşimle ilgili beldenin gelişmesine katkı sağlayan projelere yardımcı oluyorum. İhalelere fesat karıştırıp menfaat temin etmem imkansız. Diğer sanıklarla çıkar amaçlı suç örgütü kurmuş değilim. Hepimiz görevimiz gereği yapmamız gerekenleri yaptık" şeklinde konuştu.

Diğer sanıklar da haklarındaki suçlamaların asılsız olduğunu öne sürerek, 7 aydır tutuklu kalmalarının kendilerini mağdur ettiğini kaydedip, tahliyelerini talep etti. Hınca hınç dolan duruşma salonunda oturmaya yer bulamayanlar ise davayı ayakta izledi. 26 ayrı sanık avukatının yanı sıra davaya müşteki olarak katılan otobüs ve hat sahipleri D.G. ve İ.Y., sanıklardan şikayetçi olduklarını belirtip, cezalandırılmalarını istedi.

Müteahhit C.Y.'nin, İstanbul Barosu'na kayıtlı avukatı Kemal Kumkumoğlu, 1 yıl 1 ay 17 gün süren soruşturmanın ardından 38 kişi hakkında 19 ayrı suçtan dava açıldığını kaydederek, "Müteahhit olan müvekkilim ihale bürokrasisinin mağduru olmuştur. Yetersiz ve suç unsuru oluşturmayan düzeysiz belgelerle bu kadar kişinin tutuklu kalması, kişilerin mağdur etmektedir. Bilirkişi raporunun durumunun da göz önüne alınarak müvekkilimin tahliyesini istiyorum" dedi.

Diğer sanık avukatları da iddianameyi hazırlayan savcının tutumunu eleştirirken, sadece gelirleri baz alınıp giderlerin kayda alınmadan düzenlendiğini iddia ettikleri bilirkişi raporunun yetersizliğine değinerek, müvekkillerinin tahliyelerini istedi.
Mahkeme, kısa bir aranın ardından R.M.'nin 70 bin, İ.E.'nin 50 bin, M.D. ve A.O.'nun 30 bin, F.A.'nın ise 5 bin YTL kefaletle olmak üzere C.Y., H.C.H., Y.D., E.D., F.Y.'nin tahliyesine karar verdi. Belediye Başkanı H.Ö. ile Fen İşleri Müdürü Ö.T.'nin tahliye talebini reddeden mahkeme, duruşmayı tutuksuz sanıkların dinlenmesi için erteledi. 10 kişinin tahliye edilmesi sanık yakınlarını sevince boğdu

İha

Yayın Tarihi : 20 Haziran 2008 Cuma 20:12:55