Edirne'deki Dar'ül Hadis Camii yeşil bahçesi, zengin kütüphanesi, internet imkânı ve muhabbet çayı ile ziyaretçileri hayran bırakıyor. Çeşitli türdeki ağaçları, rengarenk gülleri ve canlılarıyla bu tarihi cami, ziyaretçilere görsel bir ziyafet sunuyor.

Tunca Nehri kenarında yer alan eser, adeta bir tabiat parkı. Cami, tarihî ve doğal özellikleriyle şehre gelen binlerce insanın uğrak mekânı. Caminin yapılış hikâyesi de mekana ayrı bir değer katıyor. Kaynaklara göre dönemin Osmanlı hükümdarı II. Murat, Peygamber Efendimiz'i rüyasında görür ve duasını alır. Sonra da caminin inşaatına başlanması için emir verir. Bunun üzerine 1435 yılında inşaatı başlatılan cami, kısa süre içerisinde külliye şeklinde tamamlanarak hizmet vermeye başlar. Erken Osmanlı dönemi mimarisi ile yapılan camide hatim geleneği tam dört asır boyunca devam eder. Ancak Balkan Savaşları sonrasında harabeye dönen camide bu gelenek kesintiye uğrar. Osmanlı şehzadelerinin kabirlerinin bulunduğu tarihî külliye, bu savaşlarda yıkılarak büyük zarar görür.

Son yıllarda Vakıflar Genel Müdürlüğü ve Edirne Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından başlatılan restorasyon çalışmaları sonucu cami eski ihtişamlı günlerine döndü ve hatim geleneği tekrar başlatıldı. İmam Mahmut Eroğlu öncülüğünde başlatılan peyzaj çalışmalarıyla birlikte tüm dikkatleri üzerine çekmeye başladı. Caminin bahçesinde çeşitli ağaç türleri ve güller dikildi, çim ekildi.

Camide her şey insanların memnun kalması için düşünülmüş. Bahçedeki kapalı alanda internet bağlantısı olan çok sayıda bilgisayar ve zengin bir kütüphane bulunuyor. Çevrede oturan ailelerin çocukları zaman zaman ödevlerini burada hazırlıyor. Bunun yanı sıra haftanın belirli günlerinde gelen misafirlere ücretsiz çay ikram ediliyor. Misafirler karşılaştıkları ilgiden memnun bir şekilde ayrılıyor camiden.

Edirne Müftüsü Ömer Taşcıoğlu, camilerin ibadet mekânı olmalarının yanında insan ruhunun aydınlandığı yerler olduğunu söylüyor. Camilerin İslam'ın temizlik anlayışı ve çevre bilincinin geliştiği iyi örneklerin sergilendiği mekânlar olduğunu belirten Taşcıoğlu, Dar'ül Hadis Camii'ni bu anlamda örnek gösteriyor. Caminin bu seviyeye gelmesinde büyük emeği bulunan Mahmut Eroğlu'na göre cami ağlayan bir vakıf eseri görünümünden kurtularak gülen bir eser haline gelmiş. Peygamber Efendimiz'in duası ile yapıldığı için büyük ziyaretçi akınına uğradığını söyleyen Eroğlu, valilik tarafından yapılan yarışmada Darül Hadis Camii'nin Edirne'deki kamu binalarının en bakımlısı seçildiğini aktarıyor.

Hafta sonunda şehir dışından gelerek camiyi ziyaret eden Yaşar Balban, bahçeye girdiğinde kendisini doğal bir parkta hissettiğini söylüyor. Emin Yarkıran ise yıllar önce caminin harap halini gördüğünü anlatıyor. Darül Hadis Camii'ni bu hale getirenlere teşekkür eden Yarkıran, "Dar'ül Hadis, inanç ve kültür turizmi açısından önemli bir eser. Yeşilliklerle barışmış olması çok güzel." diyor.

Kadri Kılıç - Zaman

Yayın Tarihi : 25 Nisan 2009 Cumartesi 16:35:27