Trakya Üniversitesi Araştırma Görevlisi Nagihan Polat’ın 11 yıl önce tecavüz edilerek öldürülmesi olayına ilişkin davanın yeniden görülmesine başlandı. Makdulenin mezarı geçtiğimiz aylarda mahkeme kararıyla açılmıştı.

Mahkeme heyeti, olayın faili olabileceği şüphesiyle gözaltına alınan A.K. hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunmaya karar verdi.

Cinayet zanlısı olarak, 30 yıla mahkum edildikten sonra 6 yıl hapis yatan ve DNA testi sonucu suçsuz bulunarak tahliye edilen, aynı davadan üçüncü kez tutuksuz olarak yargılanan Orhan Dinç, duruşma sonucunda, "Mahkemenin başka bir kişiyi araştırmaya karar vermesi, raporda bana ait bulgu olmadığının ifadesidir" dedi.

T.Ü Fen Edebiyat Fakültesi’nde Araştırma Görevlisi olarak görev yapan Nagihan Polat’ın, 11 yıl önce Selimiye Camii arkası Zehrimar Mezarlığı’nda öldürülmesi olayına ilişkin davanın üçüncü kez görülmesine başlandı. 3 yıl aradan sonra cinayet davası, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 25 Mart 2003 tarihli bozma ilamına uyularak 8 Ekim 2003 tarihinde ikinci kez sil baştan başlamıştı.

Tutuksuz olarak yargılanan Orhan Dinç’in gelmemesi üzerine 14 Kasım 2003’e kalan davada, sanık suçsuz olduğunu söylemişti. Sanık mahkemede, T.Ü Tıp Fakültesi Hastanesi’nde materyallerin saklama şartlarının usulüne uygun olup olmadığının tespiti için, uzman bilirkişi aracılığıyla keşif yapılmasını istemişti. Bunun üzerine maktulden alınan örneklerin saklandığı T.Ü Tıp Fakültesi Hastanesi arşivinde keşif yapıldı. Tutuksuz sanık Orhan Dinç’in hazır bulunmadığı 15 Ekim 2004 tarihinde görülen davada ise dosya Adli Tıp Kurumu’ndan dönmüş ve yapılan incelemede gönderilen parafine gömülü dokulardan sonuç alınmamış ve fethi kabir talep edilmişti.

Cinayeti çözmek için kemik ve diş örnekleri alınmak üzere 10 yıl aradan sonra, geçtiğimiz Ekim ayında Polat’ın mezarı açıldı. Adli Tıp Kurumu’ndan DNA testi sonuçlarının yer aldığı rapor, yeniden görülen davada mahkeme heyetine ulaştı. Heyet, Biyoloji İhtisas Dairesi raporu kapsamında, Edirne Sulh Ceza Mahkemesi’nde sanık olan A.K. hakkında, suçun faili olabileceği şüphesiyle Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi. Mahkeme heyeti ayrıca, sanık Orhan Dinç’le ilgili devam eden dosyada temin edilen DNA profilleri kapsamında, A.K. hakkında soruşturma açılıp, Adli Tıp Kurumu’na gönderilerek tespitini ve kamu davası açılmasını istedi.

"HAYATIM AÇIK CEZAEVİ GİBİ"

Edirne 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, Yargıtay’ın bozma ilamına yönelik15 Ekim 2004 tarihinde üçüncü kez başlaması gereken, ancak tutuksuz sanık Orhan Dinç’in davaya katılmaması nedeniyle ertelenen duruşmada, müdahil vekili avukat İbrahim Karakoç, gelen raporu dosyadaki diğer belgeler ve toplanacak diğer delillerle birlikte değerlendireceklerini söyledi. Sanık Orhan Dinç de rapora bir diyeceği olmadığını belirtti.

Mahkeme, temin edilen Biyoloji İhtisas Dairesi rapor kapsamı ile Edirne Sulh Ceza Mahkemesi’nin dosyada sanık olan A.K.’nın müşteki tarafından ifade edilen beyanı kapsamında suçun faili olabileceği şüphesi bulunduğundan, hakkında belirtilen suçlardan dolayı işlem yapılmak üzere Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi. Mahkeme ayrıca Orhan Dinç’le ilgili devam eden dosyada temin edilen DNA profilleri kapsamında A.K. hakkında soruşturma açılıp, Adli Tıp Kurumu’na gönderilerek meni materyalinin kendisine ait olup olmadığının tespitiyle hakkında kamu davasının açılmasını ve dava açıldığından bu dosyayla birleştirilerek değerlendirme yapılmasına karar vererek duruşmayı erteledi.

30 yıl hapis cezasına çarptırılıp, 6 yıl hapis yattıktan sonra DNA testi sayesinde serbest kalan Orhan Dinç mahkeme çıkışında gazetecilere yaptığı açıklamada, Adli Tıp Kurumu’ndan gelen raporu görüp okumadığını, ne yazdığını bilmediğini söyledi. Bu olaydan dolayı mağdur olduğunu kaydeden Dinç, "Gelen raporda bana ait bir şey çıkmadı ki. Mahkeme başka bir kişi hakkında araştırma yapacak. 11 sene oldu. Söyleyecek bir şey bulamıyorum. Cezaevinden çıktığımdan beri hayatım adeta açık cezaevi gibi. Bunalım içindeyim. İnşallah biter de manevi yönden huzura kavuşurum" dedi.

Zehrimar Mezarlığı’nda 11 yıl önce iple boğularak öldürülen araştırma görevlisi Nagihan Polat’ın, Hacıumur Köyü’ndeki kabri geçtiğimiz yıl 23 Kasım 2004 tarihinde açılmıştı. Edirne 2. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı ve Adalet Komisyonu Başkanı Tayip Özdurmaz, Cumhuriyet Savcısı Müsebbih Ergin, maktulün ağabeyleri, Av. İbrahim Karakoç, Köy Muhtarı Nuhfel Göksu, T.Ü Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı’ndan Dr. Okan Yıldız, aynı hastaneden otopsi teknikeri Kadri Gücüdü Adli Tıp Kurumu’nun isteği doğrultusunda işlem yapmış, mezardan kemik ve diş örnekleri alınarak Adli Tıp Kurumu’na gönderilmişti.

İHA

Yayın Tarihi : 1 Şubat 2005 Salı 16:55:56