Edirne Süleymaniye Camii'nde geçici görevle çalışan ve gözleri yüzde 10 oranında gören 22 yaşındaki Yusuf Yavaş, Kur'an-ı Kerim'i teypten dinleyerek hafız oldu. Aynı caminin müezzini ise belden aşağısı felç olduğu için yürüyemiyor.

Edirne'nin tarihi Süleymaniye Camii'nde müezzin olarak 6 aylığına görevlendirilen Yusuf Yavaş'ın gözleri 11 yıldır yüzde 10 oranında görebiliyor. Körlük noktasına yakın olan Yavaş, her şeye rağmen yılmayarak ailesi, arkadaşları ve öğretmenlerinin desteğiyle liseyi bitirdiğini söyledi.

İlkokulda göz tembelliği olduğunu dile getiren Yavaş, bazen görmede sıkıntı çektiğini anlattı. İlkokul bittikten sonra gözlerinde bir anda görme kaybının olduğunu, gittiği doktorda kötü haberi aldığını ifade eden Yavaş, "Doktor bana bundan sonra hiçbir şeyi net göremeyeceğimi söyledi. Gözlerimdeki damarlar kurumuş. Görme noktasında bozukluk varmış. Bu bizde genetikmiş. Ailedeki erkeklerde görünmekteymiş. Benim bir ağabeyim ve kız kardeşim var. Ağabeyimde de görme bozukluğu bulunmakta" diye konuştu. Yavaş, imam hatip lisesinden mezun olduğunu hatırlatarak, okuduğu süre içinde Kur'an-ı Kerim'i teypten dinleyerek hatim indirdiğini ve hafız olduğunu belirtti. 16 ayda Kur'anı Kerim'i ezberlediğini de kaydeden Yavaş, şunları söyledi:

"Kur'an-ı Kerim'i teypten dinleyerek 1999 yılında hafız oldum. İstanbul Fatih'ten hafızlık belgesi aldım. Okulda olduğum süre içinde Marmara Bölgesi hafızlık yarışmalarında bir 2.'lik bir de 3.'lük derecelerim var. Edirne'de ise her yıl hafızlık yarışmasında 1. oluyordum. Azimle çalışarak başarılı olmaya çalıştım. Gözlerimdeki kusur nedeniyle kulaklarımı ve hafızamı geliştirdim. Tanıdıklarımı da seslerinden tanıyabiliyorum. Gözlerim net görememekte. Bunun yanında tarihler konusunda iyiyim. Geçmişe yönelik tarihleri günleriyle birlikte hatırlarım. 5 Mayıs 2005 tarihinde bu camide müezzin olarak geçici olarak göreve başladım. Şu anda caminin hocası izinde cuma hutbelerini de ben okuyorum. Hutbeleri önceden evde annem okuyor ben de ezberleyip cemaatin karşısına öyle çıkıyorum. İki haftalık hutbeyi şimdiden ezberledim."

Yavaş'ın en büyük derdinin ise, camiye gelen öğrencilerinin gözlerinin iyi görmediğini bildikleri için haylazlık yapmaları. Yavaş, "Gözlerim iyi görmediği için kimin haylazlık yaptığını önceleri anlamıyordum. Şimdi ise seslerinden tanıyorum. Artık haylazlık yapanları hemen tespit ediyorum. Öğrenciler de sessizce derslerine çalışıyor. Ben de onlara yardımcı oluyorum" diye konuştu.

Aynı camide müezzinlik yapan Erol Adem Düzkes ise bedensel özürlü. Geçirdiği trafik kazası sonrası belden aşağısı felç olarak tekerlekli sandalyeye mahkum olan Düzkes, 11 yıldır Süleymaniye Camii'nde müezzinlik yapıyor. Düzkes, "Yıllar önce geçirdiğim kazadan sonra belden aşağım felç oldu, şimdi tekerlekli sandalyeye mahkum yaşıyorum. 11 yıldır da bu camide müezzinlik yapıyorum. Cemaatin tepkisi ise oldukça iyi, caminin temizliğini ailem ve cemaatin yardımıyla yapıyoruz. İmam arkadaşla iyi bir çalışma ortamı bulduk, birbirimize yardımcı oluyoruz" dedi.

İHA

Yayın Tarihi : 25 Temmuz 2005 Pazartesi 12:55:16