CHP Grup Başkan Vekili Kemal Kılıçdaroğlu, milletvekili dokunulmazlıklarını kaldırmakta kararlı olduklarını belirterek, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun gerçekten bağımsız kılmak için çalışacaklarını söyledi.

Edirne'de çeşitli açılışlarda bulunan CHP Grup Başkan Vekili Kemal Kılıçdaroğlu, Edirne Sanayi Sitesi Düğün Salonu'nda partililere ve sivil toplum kuruluşları üyelerine seslendi. Yolsuzluğu önlemenin birinci koşulunun milletvekili dokunulmazlığını kaldırmak olduğunu yineleyen Kılıçdaroğlu, "Yolsuzluğu önlemenin birden fazla yolu var. Birinci koşulu şu hepiniz biliyorsunuz, dokunulmazlıklar kalkacak, birinci koşul. Milletvekili kim olursa olsun, vatandaşa uygulanan bir yasayı 'efendim bu milletvekilidir ona uygulamayalım. Birisi hırsızlık yaptığı zaman hapse at, milletvekili yaptığı zaman dokunulmazlığı var gitsin koltukta otursun.' Olur mu böyle şey? Olmaz buna isyan etmelisiniz. Benim dokunulmazlığım var ben isyan ediyorum, sizin dokunulmazlığınız yok, sizde isyan edeceksiniz. Bir ortak amacımız var, bu dokunulmazlıkları kaldıracağız" dedi.

Ülkede yargı bağımsızlığı olmadığını öne süren Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti: "Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nu gerçekten bağımsız kılacağız. Yani yargı bağımsızlını sağlayacağız. Ne demek yargı bağımsızlığı? Yargı bu ülkede bağımsız olsaydı, Ergenekon denen dava açılmazdı. Bunu çok samimi söylüyorum. Birilerinin isteği üzerine, sipariş üzerine bu ülkede dava açılıyorsa, o zaman bu ülkede yargı bağımsızlığı yok demektir. CHP olarak bizim üzerinde, ısrarla durduğumuz temel konulardan biri yargı bağımsızlığını sağlayacağız. Bu yeter mi? hayır yetmez. Bir üçüncü şart var o da çok önemli. Nedir o Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu'nun ayrı bütçesi olacak. Yani Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu, gidip Adalet Bakanlığı'na para dilenmeyecek bunun da önünü keseceğiz. Bağımsız olacak, özgür olacak, namusuyla oturup karar verecek. Hiçbir siyasal baskı altında da kalmayacak. Bunun mekanizmalarını koyacağız. Bu yeter mi? Buda yetmiyor bir şart daha var. Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu, Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu'nun emrinde olacak. Siyasi otoritenin değil".

TÜRK-İŞ ve HAK-İŞ konfederasyonlarını kastederek, bu ülkede "sendika ağaları" olduğunu da kaydeden Kılıçdaroğlu, bu sendikaları emekçilerin haklarını korumadığı, lüks arabalarla saltanat sürdüklerini iddia etti.