8
Mayıs
2024
Çarşamba
EDİRNE

Edirne'de 'brusella' alarmı

Edirne'de hayvanlardan insanlara bulaşan "brusella" hastalığı baş gösterdi. Edirne İl Genel Meclisi üyesi Ahmet Karaca, komisyon kurulup konunun araştırılması için meclise önerge verdi. Meclis, verilen önergeyi yerinde bularak araştırma yapılması için komisyon kurulması kararına vardı. 

Yerel parlamento, bir önceki oturumda Cumhuriyet Halk Partisi'nden (CHP) Ahmet Karaca ve Yusuf Kılıç'ın brusella hastalığının yaygınlık derecesinin araştırılması teklifini içeren önergeyi gündemine aldı. Meclis, konuyla ilgili çalışma yapması için Çevre ve Sağlık ile Tarım Komisyonu'nu görevlendirdi. Meclis gündem dışı teklifi gündemine aldıktan sonra da hastalığın insan sağlığını tehdit etmesi konusunda görüşlerini dile getirdi. Meclis, tüketiciden hayvan sahiplerine kadar herkesin üzerine düşen görevi yapıp, dikkatli olması gerektiği görüşünde birleşti.
Meclis Başkanı Müjdat Kahve, çok basit tedbirlerle önlenebilecek bir hastalığın çok ciddi maliyetleri olan tedavilerle çok uzun süreler kaybedildiğine dikkat çekti. Kahve, "Sadece bir bilgilendirmeyle toplumda önüne geçilebilecek işlerden dolayı onlarca insanımızın hastanede yatması, tedavi görmesi hakikaten bu çağa yakışmayan bir durum" dedi. 

Kahve, bir önceki oturumda gündem dışı teklif edilen konunun gündeme alınması hususunu önergeyi okuyarak meclisin oylarına sundu. Meclis teklifin Aralık ayı gündemine alınmasını oybirliğiyle kabul etti ve ardından gündeme alınan konuyla ilgili araştırma yapıp Ocak ayında raporlarını sunmak üzere konunun Çevre ve Sağlık ile Tarım Komisyonu'na havalesini kabul etti.

"HER YIL ORTALAMA 100 KİŞİ BU HASTALIKTAN TEDAVİ GÖRÜYOR" 

CHP Grup Başkanı ve CHP Enez İl Genel Meclisi üyesi Ahmet Karaca, üzerinde hassasiyetle durduğu konu hakkında tekrar söz aldı ve bu konunun insan sağlığını yakından ilgilendirdiğini söyledi. Köylülerin bu konuda bilinçlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Karaca, "Benim kendi bölgemde ve diğer bölgelerdeki arkadaşlarımın da dikkatini çekmiş olan brusella hastalığı ile ilgili meclise önerge vermiştim. Arkadaşlarım tekrarlıyorum, brusella vakası çiğ sütten ve süt ürünlerinden kaynaklanan yavru atma hastalığının ve benzerlerinin insanlara bulaşmasıyla doğan bir hastalık. Ben köyde yaşıyorum. Yöremizde ben biliyorum ki 100 tane koyunu olup 70-75 tane kuzusu, yavrusunu atmış hayvan var. Bu konuyla ilgili diğer meclis üyesi arkadaşlarımdan da bölgelerde araştırma yapmalarını tavsiye ediyorum, diliyorum. Meclis başkanlığının, komisyonlarımızın bu konunun takipçisi olacaklarına inanıyorum. Hiçbir şeyi gizleyerek sonuca varamayız? Enez Devlet Hastanesi'nin 2007 yılı içinde bruselladan tedavi gören hasta sayısı ortalama 100. İnsan sağlığının üzerinde her hangi bir şey olabilir mi? Önce insan sağlığı diliyoruz. Bu tip konuların üzerine gidilmesi gerekmiyor mu? Ayıbımızı gizlemekle namuslu mu olacağız? Bu konunun dikkatinizi çekmesini istiyorum. Brusella hastalığı ile ilgili köylerimizin çok bilinçsiz olduğunu görüyorum, birebir yaşıyorum. Tarım İl Müdürlüğü'nün Sağlık Grup Başkanlığı'nın bu konuda köylülerimizi ziyaret ederek, bilgilendirmesini talep ediyorum" diye konuştu. 

BRUSELLA HASTALIĞI NEDİR? 

Halk arasında "Yavru atma", "Malta humması" veya "Dalgalı humma" olarak bilinen hastalığa, brusella denilen bir mikrop neden olur. Brusella mikrobu, insan, sığır, koyun, keçi ve domuzlarda yavru atma, kısırlık ve meme hastalıkları yapar. Mikrop, hasta hayvanların dışkı, süt ve atık yavru zarları (son'u) ile çevreye bulaşıp, insanlarda hastalık meydana getirir. Ahır veya ağıl içinde hayvanlar arasında bulaşma ağız, deri, göz yoluyla, çiftleşme veya sağım sırasındaki hatalar sonu meme yoluyla olur. Mikrobu taşıyan gebe hayvanlar yavru atarlarken veya doğururken atık yavru zarları ve suları ile çevreyi bulaştırırlar. Mikrobu taşıyan hasta hayvanların çoğu, yavru attıktan sonra aylarca sütleri ile mikrobu çıkarırlar. İneklerde yavru atmalar genellikle gebeliğin 6. ve 8. aylarında, koyun ve keçilerde gebeliğin ileri devrelerinde olur. İnek, koyun ve keçilerde, birinci yavru atımından sonra, ikinci atık olayları nadiren görülür. Brusellada genellikle hasta hayvanları tedavi yoluna gidilmez. Hastalar ayrılarak mezbahaya gönderilir. Sığırlarda ihbarı mecburi hastalıklardandır. 

HAYVANLARDA BAŞLICA KORUNMA YOLLARI 

Hastalığa karşı korunma için öncelikle sürüye hastalığı sokmamalıdır. Dışarıdan kontrolsüz ve muayenesiz herhangi bir çift tırnaklı hayvan sürüye, ahıra veya meraya sokulmamalıdır. Sürüde hastalık belirtisi göstermeyen fakat mikrobu taşıyarak çevreyi bulaştıran hayvanları tespit için kan muayeneleri yapılmalıdır. Bu amaçla Hayvan Sağlığı Şube Müdürlüklerine başvurulmalıdır. Sığırlar için kan muayenelerinde hastalıklı olduğu tespit edilen hayvanlar kasaba sevk edilip, damızlıktan çıkarıldıktan sonra ahır dezenfekte edilir (ilaçlanır). Süt sağanlar, bir hayvandan diğerine geçerken ellerini bir dezenfektanın (ilaçlı su) içine sokmalı, süt kapları yıkanarak dezenfekte (ilaçlanmalı) edilmelidir. Buzağılar hasta hayvanın memesinden emzirilmemelidir. Sürüdeki atık yapan hayvanlar, en az bir ay süreyle sağlamlardan ayrılmalıdır. Atık yapan ineklerde atıktan 21 gün sonra kan kontrolü yapılmalıdır. Koyunları brusella mikrobu ile bulaşık sığırlardan uzak tutmalı, sığırların otlatıldığı meralara koyunlar
sokulmamalıdır. Bruselladan korunma aşılamalar yolu ile olur. Bir veya iki defa atık yapmış hayvanlar hastalığa karşı direnç kazanırlar fakat mikrobu taşıyıcı olarak kalırlar. Aşılamalar, 4-8 ay arası danalara ve 8. aydan itibaren iki yılda bir erginlere yapılır. Küçükbaşlarda ise; 3-6 aylık dişi-erkek tüm kuzu ve oğlaklara, 8 aylıktan itibaren ergin dişi koyun ve keçilere yapılmalıdır. Aşılamalarla ilgili bilgi almak için, Hayvan Sağlığı Şube Müdürlüklerindeki veteriner hekimler ile temasa geçilmelidir. 

İnsanlara brusellanın bulaşması, hasta hayvanların atık yavru zarları, süt ve eti ile olabildiği gibi deri, yün ve keçi kılı ile de olur. Brusellanın başlıca taşıyıcısı olarak kabul edilen yiyecek süt ve süt ürünleridir. Keçi ve koyun sütü en tehlikelisidir. Hasta insanlarda, genellikle akşamları ateş yükselmesi ve terleme görülür. Ateş gündüzleri düşer. Bazen ateş daha hafif ancak kalıcı olabilir bu durum 3-5 gün sürer. Şiddetli eklem ağrıları, halsizlik ve baş ağrısı vardır. Bazı hallerde gebe kadınlar çocuk düşürebilir, erkeklerde yumurtalık iltihabı sonu kısırlık görülebilir. İnsandan insana bulaşma çok nadirdir. Hayvanlarla doğrudan veya dolaylı temasla insanlara bulaşabilen mikrop, rutubetli toprakta ve toprağın üzerindeki dışkıda 70-80 gün, salamura peynirde 15-17 gün, soğutulmuş ette iki hafta, tereyağı ve çökelekte 3-4 ay, durgun sularda 1-2 ay canlı kalır. Doğrudan güneş ışığında kalırsa 4-5 saatte, pastörizasyonla ve normal dezenfektanlarla ölür. 

Sığır ve benzeri hayvanlarla ilgilenen kişilerin çalışırken koruyucu giysi, eldiven ve çizme giymesi, ahır, ağıl ve aletlerin dezenfekte edilmesi, buralarda yiyecek, içecek tüketimi yapılmaması, sütün kaynatılmadan tüketilmemesi, peynir, kaymak ve tereyağı yapımında mutlaka pastörize veya kaynatıldıktan sonra kullanılması, insanlarda yukarıda belirtilen hastalık belirtilerinin görülmesi halinde hemen bir doktora başvurulması gerekir.

İHA
Yayın Tarihi : 5 Aralık 2007 Çarşamba 12:46:34


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
memetkal IP: 88.230.26.xxx Tarih : 3.01.2008 00:17:29

devletin hasta hayvanlara para verip mha etmes lazım para vermediyi için her köylü hastalığı saklıyor bu da büyük zararlar veriyr