Zengin sofrasının lüks ve pahalı yemeği olan kurbağa, fakirin geçim kaynağı oldu. Edirneli kurbağacılar, gün ışımadan kalkarak av için hazırlık yapıyor. Av sırasında kendilerine lazım olan tüm araç gereçleri ve yiyeceklerini aldıktan sonra "rastgele" diyerek yola çıkıyor.

Edirneli kurbağacılar, gün ışımadan kalkarak av için hazırlık yapıyor. Av sırasında kendilerine lazım olan tüm araç gereçleri ve yiyeceklerini aldıktan sonra "rastgele" diyerek yola çıkıyorlar. Yolculuk bazen kent merkezinin yakınlarındaki bir su birikintisi, bir nehir yatağı, bir bataklık, bazen de 100 kilometre uzaktaki başka bir çalışma alanında son buluyor. Soğuk havaya rağmen ’kasık çizmesi’ olarak adlandırdıkları çizmelerle bellerine kadar suya dalan avcılar, kepçeler ve elleri ile kurbağa topluyor. Bazı günler çok sayıda kurbağa yakalayan avcılar, bazı günler de torbaları boş olarak evlerine dönüyor.

20 yıldır kurbağa avlayan "Kurbağa Metin" lakaplı Metin Örs, "Kurbağa bizim geçim kaynağımız. İş açısından memnunuz. Fakat kurbağa fiyatları çok düşük. Gece gündüz kurbağa topluyoruz. Sabah saat 05.00’te kalkıp kahvede toplanıyoruz. Bakkaldan alışverişimizi yapıyoruz. Tüm Trakya’yı geziyoruz. Şu an benim masrafım 100 milyon, 5 kişi kurbağa toplamaya çıkıyoruz ve bugün 10 kilo kurbağa topladık. Kurbağanın kilosu 4 milyon. Bandırma’ya kadar gidiyoruz. Topladığımız kurbağalar Fransa, İtalya ve Almanya’ya gidiyor. Kurbağa çok temiz bir hayvandır. Ben herkesin yemesini tavsiye ediyorum" dedi.

Örs, kurbağalar için şarkı bestelediğini belirterek, "Kurbağa topladığım zamanlarda arkadaşlarımla birlikte bu şarkıyı söylüyoruz. ’Biz gece demeden, gündüz demeden kurbağa toplayan insanlarız. Çamur batak demeden kurbağa topluyoruz. Yorulmadan, usanmadan, bıkmadan kurbağa toplamaya devam edeceğiz’ " diye konuştu.