Eminönü Belediyesince bu yıl 11'incisi düzenlenecek olan “Geleneksel Sultanahmet Ramazan Etkinlikleri” için hazırlıklar tamamlanma aşamasına gelirken, belediye ile turizmciler arasındaki tartışma devam ediyor.

Eminönü Belediye Başkanı Nevzat Er, her yıl Sultanahmet Meydanı'nda düzenlenen etkinliklerin bu yıl da yapılacağını belirterek, Ramazan ayında önceki yıllara göre farklı bir ortam oluşturmaya çalıştıklarını söyledi.

Tapu Dairesi, İbrahim Paşa Sarayı ile Türk İslam Eserleri Müzesi'nin önüne bu yıl stant kurulmayacağını bildiren Er, Sultanahmet Camii önünün de geniş bırakılacağını ve stantların buradaki türbelere kadar uzatılacağını kaydetti. 

Er, bu yıl kestane ve mısır satılan el tezgahlarının da alana girişine izin verilmeyeceğini, isterlerse onlara da stant verileceğini belirterek, “Duman çıkaran sucuktan da vazgeçtik. Şekli değişti, bu sene sucuğun döneri olacak. Kebap, köfte, kokoreç gibi şeyler de olmayacak. Ramazan'ın özüne uygun yiyecekler olacak” dedi.

Alanda kültürel etkinlikler de yapılacağını kaydeden Er, her akşam bir konuşmanın yer alacağı sohbet programları, ilahi ve tasavvuf müziği konserleri düzenleneceğini, meydana kurulacak amfi tiyatroda da çeşitli gösteriler sunulacağını belirtti.

“VATANDAŞ BURAYI İSTİYOR”

Nevzat Er, turizm ve bazı sivil toplum örgütlerinin etkinliklere yönelik eleştirilerinin hatırlatılması üzerine de şöyle konuştu: “Sultanahmet Ramazan etkinliklerini başka yerde yapmanın bir kıymeti harbiyesi olmaz. İnsanlar gelmez, zorla götüremezsiniz başka yere. Sultanahmet merkezi bir yer, ulaşımı kolay, buraya ayak alışkanlığı var. Bu sene 11'incisini yapıyoruz. Bırakın 12 ayın bir ayını bu meydanda böyle yaşayalım. Turizm adına ortaya çıkanlar, turizme ne katmışlar? Turizm için ne katma değer yaratmışlar, buna bir bakmak lazım. Onların otobüslerinden çıkan dumanları görmezler, çevreye yaydıkları kirliliği düşünmezler, bunu konuşurlar. Egzoz dumanlarından tarihi binaların duvarları kapkara olmuş durumda. Bu, Ramazan etkinliğiyle mi oluyor? Bunları görmeden bu şekilde konuşmak taraflı ve ön yargılı oluyor. Vatandaş burayı istiyor. Burayı seviyor. Başka alana kaydırmamız mümkün değil.”

Etkinliklere günde ortalama 40-50 bin kişinin geldiğini, Kadir Gecesi'nde de bu sayının 100 bine yaklaştığını ifade eden Er, “Buraya bir insan seli akıyor, çünkü insanlar bundan zevk alıyor. Buna da müsaade edelim. Bu ayın, 12 ayın sultanı olduğunu buradan anlayacağız. Bu tepkileri anlamak mümkün değil” diye konuştu.

Eminönü Belediye Başkanı Er, etkinlerde hijyene dikkat edilmesi, çevre kirliliğinin önlenmesi ve kontrollü yapılması yönündeki eleştirilere katıldığını ve bu sene eksiklikleri gidermeye çalıştıklarını sözlerine ekledi.

TUROB'UN TEPKİSİ

Turistik Otelciler Birliği (TUROB) Genel Koordinatörü Gül Küçükserim de geçen yıl Eminönü Platformu olarak etkinliklerin yapılmaması yönünde bazı girişimlerde bulunduklarını hatırlatarak, önlem alınmasını istediklerini hatırlattı.
Küçükserim, ancak buna rağmen etkinliklerin bu sene yapılmasına karar verildiğini belirterek, bu sene etkinliklerin farklı şekilde yapılacağının söylendiğini ve kendilerinin de bekleyip, etkinlikleri gördükten sonra harekete geçmeye karar verdiklerini ifade etti.

Turistlerin geçen sene çöplerin arasında, panayır görüntüsündeki etkinliklerin yapıldığı alanda kurulan stantların arasından, tarihi dokuyu göremediklerini ifade eden Küçükserim, bu yönde ciddi şikayetler aldıklarını ve bu şikayetleri ilgili birimlere de ilettiklerini kaydetti.

Küçükserim, etkinliklerin önemli bir rant aracı haline geldiğini savunarak, ”Bu stantların belediye tarafından satışı yapılıyor ve ciddi bir rant söz konusu. Geçen sene ikinci, üçüncü elden fahiş fiyatlardan stant satışı yapıldığı bilgisi aldık” dedi.

“GÜVENLİK AÇISINDAN ÇOK SAKINCALI”

Gül Küçükserim, şunları kaydetti: “Belediye Başkanı bu sene etkinliklerin farklı olacağı sözünü verdi ama ne çıkacağını bilmiyoruz. Panayır görüntüsündeki etkinliklerin 2000, 2500 yıllık eserlerin bulunduğu tarihi dokuda, Dikilitaş'ın bulunduğu bölgede yapılmasını istemiyoruz. Halkın da moral açısından bu tür etkinliklere ihtiyacı olabilir. Burası zaten tarihi, camilerin yoğun bulunduğu bir bölge. Zaten bu etkinlik yapılsa da yapılmasa da halkımız buraya gelecek. 'Belediye ve halk açısından böyle bir etkinliğe ihtiyaç varsa, bunu alın başka yere götürün' dedik. 'Farklı bir meydan olabilir' dedik.

Valiliğe yazılar da yazdık. Hijyen, çevre ve güvenlik açısından son derece sakıncalı olan Sultanahmet etkinlikleri tarihi eserlere de zarar veriyor. Özellikle güvenlik açısından çok sakıncalı. Çünkü meydana 10-15 farklı noktadan giriş var ve hiç bir noktada, girişlerde güvenlik kontrolü diye bir şey söz konusu bile değil. Halbuki farklı bir noktaya alınırsa, güvenliğin sağlanması daha rahat olabilir. Eğer güvenlik açısından herhangi bir olumsuzluk olursa, İstanbul'da artık turizm diye bir şeyden söz etmek mümkün olamayacaktır.”

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğünün, önceki sene yapılan etkinliklerin çevre düzenlemelerine verdiği zarar nedeniyle Eminönü Belediyesine yüklü bir para cezası kestiği bilgisini de aldıklarını söyleyen Küçükserim, ana arterlerden sorumlu Büyükşehir Belediyesinin isterse bu etkinliği engelleyebileceğini ifade etti.

Gül Küçükserim, geçen yıl etkinliklere karşı sergiledikleri tutum nedeniyle belediyenin de kendilerine karşı tavır aldığını savunarak, “Ortada hiçbir şey yokken belediye görevlileri otelimi denetlemeye geldiler. Burada esnaf da böyle şeylerden çekindiği için tepkisini açıkça ortaya koyamıyor” dedi.