5
Mayıs
2024
Pazar
TEKİRDAĞ

Marmara'da balık kalmadı!

MARMARA DENİZİ ARAŞTIRMALARI TAMAMLANDI:

Erdal-Sevinç İnönü Vakfı tarafından yapılan 'Marmara Denizi'nin Değişen Oşinografik Şartlarının İzlenmesi' araştırmaları tamamlandı. Proje yöneticisi Hidrobiyolog Levent Artüz, Marmara Denizi'nde ticari öneme sahip balık kalmadığını söyledi.

Projeye de Erdal-Sevinç İnönü Vakfı dışında İstanbul Üniversitesi Biyoloji Bölümü, Marmara Üniversitesi Biyoloji ve Kimya Bölümü ile Balıkesir Üniversitesi Biyoloji bölümlerinin de görev yaptığını anlatan Artüz, araştırmalar sonucunda Marmara Denizi'nin suda erimiş oksijen değerlerinin olması gerekenden çok düşük olduğunu söyledi. hidrobiyolog Artüz, "Proje çerçevesinde yapılan ölçümlerde özellikle yerleşim alanlarına ve dolayısıyla deşarj merkezlerine yakın bölgelerde atmosferle direkt temasta olan tabakadan derinlere inildikçe suda erimiş oksijen değerlerinin ciddi düşüş gösterdiği görüldü" şeklinde konuştu.

Araştırmalar sonucunda Marmara Denizi'nde ticari öneme sahip balık türünün kalmadığını belirten proje yöneticisi Artüz, "Şu anda Marmara'da olan istilacı olarak gelmiş olan ve ticari öneme sahip olan deniz salyangozu var. Onun dışında Marmara Denizi'nde Ciddi bir tür eksilmesi var. Denizdeki geçici balıkları saymayacak olursak (lüfer, palamut, istavrit) ticari bir öneme sahip hiçbir balık türü Marmara'da yok. Onun dışında ticari öneme sahip olan hiçbir balık yok. Sadece benimle söylememle değil balıkçı tezgahlarına baktığımızda neyin ne olduğunu çok rahat görebiliyoruz" dedi.

Marmara Denizi'nde bitkisel plankton çeşitliliği ve genel toplam miktarlarında ciddi düşüş saptandığını kaydeden Levent Artüz, ciddi bir verim düşüklüğü görüleceğini söyledi. Artüz, "Bölge genelinde özellikle yerleşim alanlarına yakın kesimlerde ciddi bulanıklık değerleri görülmüştür. Antropojenik etki alanında yer alan kıyı şeridinde aletsel ve görsel veriler çerçevesinde ciddi kirlilik saptanmış, bu kirliliğin akıntılar vasıtasıyla Marmara Adası ve Uçmakdere gibi antropojenik etkilerden uzak bölgeleri de etkilemeye başladığı gözlenmiştir. Kumbağ ile Mürefte arasında kalan sahil şeridi, Marmara Denizi geneliyle kıyaslandığında söz konusu olumsuz etkilerin göreceli olarak en az düzeyde gözlendiği bölgedir" şeklinde konuştu.

Araştırma sonuçlarıyla ilgili bilgiler veren Prof. Dr. Dinçer Gülen ise Tekirdağ Bölgesi'nin oşinografik verileri göz önüne alındığında Marmara Denizi'ndeki oksijen değerlerinin suda olması gereken değerlerin altında olduğunu, Marmara Denizi için bölgede gerekli önlemlerin alınıp çevre mevzuatı çerçevesince atık uzaklaştırma metotlarının benimsenmesi gerektiğini söyledi. Araştırmaların verilerinin kendileri için bir dayanak oluşturacağını belirten Tekirdağ Belediye Başkanı Op. Dr. Adem Dalgıç ise, "Tekirdağ Belediyesi olarak biz, Marmara Denizi'nin temizliği konusunda üzerimize düşen çalışmaları yapma gayreti içerisindeyiz. Özellikle bir turizm kenti olmasını hedeflediğimiz Tekirdağ'da deniz temizliği son derece önemli. Bu anlamda biyolojik arıtma için proje çalışmalarımız tüm hızıyla devam ediyor" diye konuştu.

Proje yönetici Levent Artüz, Tekirdağ verilerinin bulunduğu incele sonuçları kitapçığını Tekirdağ Belediye Başkanı Adem Dalgıç'a teslim etti.

İHA
Yayın Tarihi : 16 Şubat 2010 Salı 11:29:00
Güncelleme :16 Şubat 2010 Salı 19:12:17


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?