Musul-Kerkük, ilkçağlardan beri kültür ve medeniyetlerin doğup büyüdüğü Mezopotamya bölgesinde yer almaktadır. Coğrafi konumu itibariyle Avrupa ile Asya arasında bir "yol" ve "geçiş mevkii" ndedir.
İlk çağın en önemli medeniyetlerinden biri olan "Asur" ve "Babil" burada kurulmuş ve yaşamıştır.
Kerkük Asurlular tarafından kurulmuştur. Musul ise Asurluların dini merkezidir.
Musul-Kerkük bölgesi, Türk tarihi açısından çok önemlidir. Çünkü Türklerin Anadoluya yerleşmeleri esnasında burası, "üs" vazifesi görmüştür.
Abbasi Devletinin ordularında Türkler çok mühim mevkilere getirilmişlerdi. Bu durum, Türklere geniş bir faaliyet sahası oluşturmuş olup, Türklerin Araplardan ayrı olarak birarada yaşamaları sayesinde, bu bölgede Türk nüfusu hızla artmıştır.
Zamanla nüfusları artan Türkler, bu bölgede ilk kez "Tulûnî Devleti"ni kurmuşlardır.
Büyük Selçuklu Devletiden sonra, Osmanlı hakimiyetine kadar burada Zengiler, Erbil Atabeyliği, Karakoyunlu, Akkoyunlu ve Safeviler gibi devletler hüküm sürmüştür. Türkistandan batıya doğru göç eden Türkmenler sayesinde bu bölgede Türk nüfusu çok önemli ölçüde artmıştı.
Yavuz Sultan Selim tarafından 1517 yılında Musul ve Kerkük, Osmanlı Devletine bağlanmıştır. Musul, 1534 Bağdat Seferinden sonra Kanuni Sultan Süleyman tarafından eyalet haline getirilmişti. Daha sonra 1850 yılında mutasarrıflığa çevirilmiş olup, 1878 yılında tekrar vilâyet statüsüne getirilmiştir.
Hicri 1312/miladi 1895 tarihli Salnameye (yıllık) göre Musul Vilayeti üç sancağa ayrılmıştır.
1-Musul Sancağı:
a-Musul (Merkez kaza)
b-İmadiye Kazası
c-Akra Kazası
d-Zibar Kazası
e-Duhok Kazası
f-Zaho Kazası
g-Sincar Kazası
2-Kerkük Sancağı:
a-Kerkük (Merkez kaza)
b-Revanduz Kazası
c-Salahiye Kazası
d-Köysancak Kazası
e-Raniye Kazası
3-Süleymaniye Sancağı:
a-Süleymaniye (Merkez kaza)
b-Baziyan Kazası,
c-Merge Kazası
d-Şehr-i Pazar Kazası
e-Gülanber Kazası
1895 tarihli Salnameye göre Kerkükte 12.461 İslam, 229 Keldani, 381 Musevi erkek nüfus bulunmaktadır. Şehirde 5000 hane, 1 hükumet konağı, 11 karakolhane, 1 kale, 36 cami ve mescid, 7 medrese, 15 tekke ve zaviye, 12 han, 1282 dükkan ve mağaza, 8 hamam, 15 sıbyan mektebi, 1 mekteb-i rüşdiye, 12 fırın, 15 su değirmeni, 3 kilise, 1 havra, 1 eczahane, 1 bedesten, 1 hastahane, 30 kumaş ve bez tezgahı, 11 ipçi karhanesi vardır.
Bu Salnameye göre, tarım sektörü epeyce gelişmiştir. Ayrıca petrol, tuz, mermer ve zift kaynakları Kerkükü bölgede cazibe merkezi haline getirmekteydi.
Yine bu salnameye göre, Kerkük şehrinin nüfusu çoğunlukla Türk olup en fazla Türkçe konuşulur. Bununla birlikte az miktarda Arap ve Kürt de vardır. Köylerde umumiyetle Türkler yaşamaktadır. Köylerden birkaç tanesinde Arap aşiretleri mevcut olup göçebedirler.
İşte yukarıda Osmanlı Devleti Musul Salnamesinde belirtildiği gibi Kerkük geçmişte Türk yurduydu. Bundan dolayı da Misak-ı Milli sınırları içindeydi.
Bugün de Türk yurdudur! Bu böyle biline, güneş balçıkla sıvanmaz!
Daha engin bilgi ve belgede buluşmak dileğiyle.
Yayın Tarihi :
9 Mart 2005 Çarşamba 09:06:04
Güncelleme :11 Nisan 2005 Pazartesi 21:44:54
Yorumlarınız
CUDI ZAGROS IP: 195.175.37.xxx Tarih : 18.03.2005 17:09:52
OLMAYAN TÜRKMENLER ŞİMDİYE KADAR NİYE HATIRLANMIYORDU.
cudi zagroz IP: 81.215.4.xxx Tarih : 25.03.2005 19:48:46
yaşar bey en iyisi sen bana inan,kerkükün türkmen kenti oldugunu yazmışsında,belgelerde 146 596 islam oldugunu yazmışsın türkmen sayısını niye vermemişsin,kürtlerin çogu müslümandır,ayrıca kerkük halkı yezidilerdende bahsetmemişsin.bahse girerim kerküküde görmemişsin,nerde oldugunuda bilmiyorsundur
Yaşar CELEP IP: 195.140.196.xxx Tarih : 29.03.2005 09:26:08
Sayın Cudi Bey, Osmanlı belgelerinde müslümanlar tek millet olarak gösterilmektedir. Bu belgelerde ahalinin kullandığı dili, sosyal hayatı, iktisadi yapıyı ve çevre ile ilişkileri incelediğimizde özellikle KERKÜK'de Türkçe konuşulduğu apaçık ifade edilmektedir. Çevre kazalarda ise Kırmançi lisanının kullanıldığı ifade edilmektedir. Bu da bize gösteriyor ki KERKÜK'te Türkler ve çevre kazalarda da Kürtler yaşıyordu.Ayrıca demografi açısından incelendiğinde bu bölgelerdeki aşiretlerle yapılan yazışmalarda hangi aşiretlerin yaşandığını tesbit ediyoruz. Ben asla Kürtlerin yokluğunu söylemiyorum. Elbette varlar ama KERKÜK'te çok az sayıdalar. Ama nüfus olarak hakim oldukları kazalar var. Bu bilgileri belgelerle size isbatlamaya hazırım. Telefonunuzu veya adresinizi verirseniz size her hangi bir yolla ulaştırırım. Buradaki amacım bilgi çağında doğru bilgi ve belgelere ulaşmak ve aydınlanmaktır. Selam ve hürmetlerimle.
cudı zagros IP: 81.215.99.xxx Tarih : 23.03.2005 15:41:57
bana inan demiyorum.seçimlerde belli oldu,arapların sözde türkmen partiye oy vermelerine rağmen alınan oy 23 bin,hani 4 milyon türkmen.o 23 bin oyuda allah bilir türk kamyon şöförleri kullanmıştır.
cudi zagroz IP: 85.96.70.xxx Tarih : 29.03.2005 23:04:07
sayın hocam,kerkük osmanlının van,hakkari,dohuk,zaho vs gibi bir iliydi,ve burda osmanlıca konuşmaları dogaldır.osmanlıca konuşmaları bunları türk oldugunu kanıtlamaz,ona bakarsanız cezayirlilerde fransızca konuşur ama fransız degildirler.vilson ilkeleri yayınlandıktan sonra kerkükte türkmen sayısını yükseltmek için türkmenler göç ettirilmiş ama yinede kürt nüfusunu geçememiştir
Yaşar CELEP IP: 62.29.84.xxx Tarih : 26.03.2005 18:43:15
sayın Cudi Bey, arzu ederseniz belgeleri size gösteririm. Adresimi ve telefonlarımı veriyorum. Başbakanlık Devlet Arşivleri Genel Müd. Cağaloğlu-İst. 0212 440 31 68 saygılarımla.
Ahmet Cebeci IP: 193.232.254.xxx Tarih : 23.03.2005 16:23:28
Yakinda afrikada bir kurt devleti kurulacakmis. Umarim ordada Turkmenler yasiyor demezsiniz. Turkmen kardeslerimizin can guvenligini saglamak amaci ile Kurt devletinin kurulmasina karsiyiz demezsiniz!
Ömer SIRAKAYA IP: 81.213.100.xxx Tarih : 11.04.2005 21:06:35
kardeşim yaşarbey .Tarihimizi günümüz insanlarına taşıyıp anlatmak için gösterdiğiniz duyarlılığa saygı duymamak mümkün değil. korkum o durki Sizler gibi tarih bilimcileri azalır bizimde duyarsızlığımız devam ederse torunlarımız bu ülkede Türkler yaşadımı yaşamadımı diye tartışırlar. Bizler şimdi dedelerimizin (Fatihin .Yavuzun) kahramanlıkları ile övünüyoruz ya bunu ileriye taşıyamazsak öğretmezsek geleck nesil bizleri soyuna geçmişine sahip çıkamayan hain dede ilan eder korkusundayım.bundan dolayı geçmişini gelecek nesillere anlatma çabası içinde olanlara hayranlığım saygım dahada artıyor işiniz zor ALLAH kolaylık versin.
yaşar celep IP: 62.29.1.xxx Tarih : 20.03.2005 15:23:10
Devletin yıllıklarına mı size mi inanalım. Devletin belgeleri hiç bir zaman yalan söylemez.
cudi zagroz IP: 81.215.5.xxx Tarih : 27.03.2005 17:28:16
yaşar hocam,göstereceginiz osmanlı belgelerinde hiç bir zaman türkmen sayısını veremezsiniz,çünkü osmanlıda halklar kürt-türk-arap olarak ayrılmamış,müslüman ve gayrı müslim olarak verilmiştir.kaçının kürt yada türkmen oldugunu kanıtlayamassınız.ingilizlerin 1924 te yaptıgı sayıma göre musul eyaletinin[kerkük,erbil,süleymaniye]kentlerinin 3/4 nün kürtlerden oluştugunu söylemişlerdir.tabiki bu sadece müslüman kürtlerin nüfusu bu sayımda yezidi hristiyan ve musevi kürtler katılmamıştır.sizinde bildiginiz gibi kürtlerin büyük bir çogunlugu yezididir.saygılarımla