Çocuklar okusun

Dünyanın altı kıtasından kırk iki çocuğun okul günlerini fotoğraflarla izleyen bir kitap, bakmaya doyamayacağınız bir albüm 'Benim Okulum' ...


Övünmek gibi olmasın, oldukça meraklı biriyimdir. Mesela aralık kalmış bir kapı ya da pencere gördüm mü; hiç durmam hemen uzatırım kafamı içeriye! İçerde kimler var, ne yapmaktalar, üstleri başları nasıl, eşyaları ne biçim, duvara bir şey asmış/yapıştırmışlar mı, kitap/kütüphane var mı, duvarlar badanalı etraf temiz mi, sağda solda ahaliye dair başka ipuçları da verecek kişisel bir şeyler var mı; bakarım hızla ve hazla hiç utanmadan. Kuşbakışı da olsa bir fikir edinmeyi severim başkaları, başka hayatlar hakkında.

İnternet, televizyon gibi teknolojiler meraka fazla yer bırakmasa da şimdilerde, dünyanın farklı ve uzak köşelerinde diğer insanların neler yaptığını sizin de merak ettiğiniz olmuştur. Ama çocuklar, biz yetişkinlerden daha meraklıdır ya da meraklarını söze-tavra dökme konusunda bizlerden daha rahat oldukları için daha meraklı gözükürler. Başta kendileri olmak üzere etraflarındaki her şeyi, herkesi merak eder çocuklar (güzel çocuklar).

Benim Okulum, çocukların en azından başka çocuklar ve onların yaşamları konusundaki meraklarını giderecek nitelikte bir çalışma. Dünyanın yedi kıtasının altısından, toplam otuz bir ülkeden ilk ve ortaokul seviyesinden seçilen (yanlış saymadıysam) kırk iki çocuğun bir okul günlerini adım adım, üstelik fotoğraflarla izleyen bir kitap, bakmaya doyamayacağınız bir albüm Benim Okulum.

Profesyonel fotoğrafçıların (Bryan Alexander, Andy Crawford, Minnie Pang Walker, Simon Rawles, Jodinger Singh) çektiği fotoğraflardan harmanlanan kitap, fotoğraf altı olarak niteleyebileceğimiz, üstelik çocukların anlatımlarından oluşan kısa, ilgi çekici metinlerle tamamlanmış. Çocukların okul binaları, sınıf ortamları, ders kitapları, okul defterleri, dersleri nasıl işledikleri, okul bahçeleri, oynadıkları oyunlar, yaptıkları sporlar, katıldıkları etkinlikler, öğretmenleri, okul sonrasında evde, tarlada, kursta, yurtta, bakımevinde neler yaptıkları, büyüyünce ne olmak istedikleri gibi detaylar yer alıyor kitabın bol fotoğraflı sayfalarında. Elbette her çocuğun yaşadığı ülkeye dair bir dipnot eklemeyi de unutmamış kitabı hazırlayanlar.

Etiyopya, Addis Ababa'da, anne babalarını AIDS hastalığı yüzünden kaybetmiş çocuklarla birlikte bir çocuk yurdunda kalan, okula giderken başörtüsü takan ve büyüyünce arkeolog olmak isteyen, insanların Etiyopya'da doğup büyümenin nasıl bir şey olduğunu anlamaları için bir kitap yazan on iki yaşındaki Semira...

Peru'da, And dağlarında, Pampakança adlı bir köyde babasıyla birlikte yaşayan, hayat bilgisi dersinde tarla ekip biçmeyi ve koyun, inek, tavuk gibi hayvanları beslemeyi öğrenen, birçok çocuğun 'yemek' için geldiği bir okulda okuyan, beden dersinde uzun eşek, ebelemece gibi oyunlar oynayan on yaşındaki Maria...

Gülmeyen çocuk yok
Amerika'da, Texas Houstan'da yaşayan, okulda basketbol, voleybol ve softball oynayan, yüzme antrenmanlarını hiç kaçırmayan, üniforma zorunluluğu olmayan bir okula devam eden, okulda sahnelenen bir balede rol alan dokuz yaşındaki Emmy...
Rus Federasyonu'nda, Panayevsk şehrinde yaşayan, yılın sadece üç ayını ailesiyle geçiren, gittiği yatılı okula helikopterle ulaşan, geceleri beş-altı arkadaşıyla birlikte aynı odada, yer yatağında yatan, haftada altı gün ders gören on yaşındaki Alexei... Güney Afrika'dan Fundi, Mısır'dan Safa, Çin'den Jiyu, Hindistan'dan Deepak, Meksika'dan Carmen, İsrail'den Yotam, Ürdün'den Dana... Ve daha nicelerinin yer aldığı Benim Okulum'daki fotoğraflar arasındaki bir dolu farkı, haksızlığı gözden kaçırmaya, çocuk gözüyle bile, imkân yok. Ama tabii koşulları nasıl olursa olsun, yüzü (bu kitap hatrına) gülmeyen çocuk da yok Benim Okulum'da.
Türkiye'den İstanbul-Kuzguncuk'ta yaşayan on bir yaşındaki Aysima ile karşılaştığınız (tanışacağınız) kitap, Türk çocuklarını dünya çocuklarıyla buluşturacak, fotoğraflarıyla kendine baktırmayı, verdiği bilgilerle ilgi çekici olmayı başaracak bir çalışma. Kitaba girmeyen Filistinli ya da Iraklı çocukları düşünmediğiniz sürece sorun yok!
Her gece uykudan önce, neden başka bir ülkede yaşayan bir çocuğa misafir gitmeyesiniz çocuğunuzla birlikte. Üstelik bunu yaparken aldığınız kitabın yaklaşık 1 YTL'sinin Unicef'in 'Çantadaki Okul' projesine gittiğini, bu proje sayesinde dünyanın dört bir köşesindeki yardıma muhtaç çocukların eğitimine katkıda bulunduğunuzu bilmek, keyfinize keyif katmayacak mı!



BENİM OKULUM
Penny Smith-Zahavit Shalev, Çeviren: Seda Darcan Çiftçi, Kaknüs Çocuk, 2007, 82 sayfa, 32 YTL.


Yeni çıkanlar


SCOOBY-DOO MÜZEDE KARMAŞA
Gail Herman, Resimleyen: Duendes del Sur, Çeviren: Nükhet Adalı, Doğan Egmont Yayıncılık, 32 sayfa
Scooby ve Shaggy'nin gizemli maceraları yepyeni üç kitapla devam ediyor: Müzede Karmaşa, Elma Hırsızı ve Alışveriş Merkezinde İki Mumya... Scooby-Doo'nun yeni kitaplarında neler yok ki! Scooby ve Shaggy birlikteyken başlarına mutlaka açıklaması imkânsız bir sürü esrarengiz olay geliyor. Bir anda havadan elmalar düşmeye, etrafta esrarengiz çığlıklar duyulmaya başlıyor, alışveriş merkezinde oradan oraya koşan mumyalar ortaya çıkıyor, doğa müzesindeki hayvan maketleri canlanıveriyor. Belki esrarengiz olaylar gerçekten de sürekli onların başına geliyordur. Ya da tüm bunların mantıklı bir açıklaması vardır.


OKYANUS
Çocuk yayınları ve okuma kültürü dergisi
Ülkemizdeki çocuk-kitap ilişkisine yeni bir boyut kazandırmayı hedefleyen Okyanus, sonbahar sayısıyla karşımızda. "0-16 yaş"a yönelik tüm çocuk yayınlarını ele alan dergi, kitap tanıtımlarıyla ebeveynlere ve eğitimcilere kılavuzluk ederken, söyleşi ve köşe yazılarıyla da kitap dünyasının renkli kapılarını aralıyor. 100'ü aşkın çocuk yayınının tanıtıldığı derginin bu sayısında, 64 sayfalık "Çocuk Yayınları Kataloğu" hediye! Kitap fuarlarını işleyen Okyanus'un konuklarından biri de Andersen Ödülleri'nde bu yılki adayımız Ayla Çınaroğlu. Üç aylık periyotla yayınlanan dergi, çocukla ve çocuk yayınlarıyla ilgilenen herkes için... www.saklambac.com.tr/okyanus adresine de uğrayabilirsiniz.


BİNBİR GECE MASALLARI-
Gemici Sindbad
Süleyman Bulut, Resimleyen: Ender Dandul, Can Çocuk, 126 sayfa
Binbir Gece Masalları'nın uslanmaz kahramanı Gemici Sindbad, ne zaman bir gemiye atlayıp denize açılsa başına olmadık şeyler gelir hep. İlk seferinde kendini bir balinanın sırtında bulur, ikincisinde Zümrüdüanka kuşunun ayaklarına yapışıp havalara uçar. Üçüncüsündeyse tek gözlü devin eline düşer. Sonracıma, deniz mezarlığında tek başına çaresiz kalır; kerpeten ayağın mengene gibi sıkıştıran ayaklarına yakalanır; kanatlı adamlarla gökyüzüne çıkar... Her defasında biraz daha heyecanlı, soluk kesici maceralar yaşar. Dünya çocuklarının severek okuduğu bu öyküleri, Süleyman Bulut yeniden yazdı.

Haftanın çizeri
1970 yılında İstanbul'da doğan Necdet Yılmaz'ın ilk karikatürü on dört yaşındayken Gırgır'da yayımlandı. 1991'de Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Grafik bölümünden mezun olan sanatçı, ilk çocuk kitabı Uçan Eşek'i 1991'de Çocuk Vakfı için resimledi. Bunu Aslan Kuş, Sihirli Ağaç, Muhteşem Havai Fişekler ve Candan Dost gibi kitaplar izledi. Karikatür, ilüstrasyon ve grafik tasarım alanlarında ürünler veren Yılmaz, 2003'te Londra Metrosu poster ilüstrasyonu yarışmasında birinci seçildi. Aynı yıl Uluslararası Aydın Doğan Karikatür Yarışması'nda birinci, 2004'te ikinci oldu. Kamuflaj adlı karikatürü 2005'te Amerikan İlüstratörler Derneğince altın madalyayla ödüllendirildi. 2000 yılında New York'a yerleşen sanatçı, The Stone Soup, Nuna Gets a Chance, Firefly Summer gibi kitapları resimledi. Sanatçının Emma's New Look adlı kitap için yaptığı ilüstrasyonlardan birini yayımlıyoruz.