Kimse kaybolmasın diye

Realist ve gözlemci bir kişilik sahibi olan Kemal Baral, bir şeyin çok iyi farkındaydı: Türkiye’nin cennet parçası koylarının kıymeti bilinmiyordu. Türk yatçılardan çok, bu yerler yabancı yatçıların rotaları haline geliyordu. Bunun başlıca sebebi kıyılarımızı ve limanlarımızı Türk yatçılara anlatacak olan bir kaynağın eksikliğiydi. Öyle ki, yabancı kaynaklar bile eskimiş, güncelliklerini çoktan yitirmişti. Bu alanda yazılan Sadun Boro’nun Vira Demir adlı rehber kitabından başka Türkçe bir kaynak yoktu. Kemal Baral, Türk yatçıların bu ihtiyacını gidermek için yıllardır sürekli dalgalarında dans ettiği Marmara, Ege ve Akdeniz’in tüm koylarını ve tüm limanlarını en güncel halleriyle Türk Yatçılarına ve amatör denizcilerine bir kitap olarak sundu.

Alfa Yayınları’ndan Denizbank’ın sponsorluğunda çıkan Kemal Baral’in denizcilik alanındaki ilk kitabı Yatçılara Gezi Rehberi, İstanbul’dan Antalya’ya her bir koyu, her bir limanı, her bir demir yerini herkesin anlayacağı şekilde okurlara tanıtıyor. Bir yatçının ihtiyacı olacak tüm bilgileri, tek tek, can alıcı bir şekilde içeren kitapta adı geçen tüm mevkilerin isabetli koordinatları, seyir haritasından gösterimi, fotoğrafları özenle yerleştirilmiş ve göze çarpacak şekilde yer alıyor. Gereksiz, sıkıcı ayrıntılara yer verilmiyorken, yatçıların bilmesi gereken bilgiler ve mevkilerin tarihleri, hoş kültürel bilgilerle birlikte okurlara sunulmuş durumda. Ayrıca kitap, yatçı olmayan bir okur için bile Türkiye’nin Batı kıyılarını tanıma, anlama yolunda yararlı bir kaynak olabilecek nitelikte. Bu haliyle herkese de hitap edebilen bir rehber olan Yatçılara Gezi Rehberi, Türk yatçıların kütüphanelerinden ve seyirlerinde harita masalarından ayırmayacakları bir kitap olacaktır. Rehber, su geçirmez kapağı, nemden etkilenmeyecek kağıt, cilt kalitesi ve kullanışlı ebadı ile denizde kaptanın elinin altında rahatlıkla bulundurabileceği bir kitap.

Cebe sığabilen kitap 

Böyle bir çalışmayı ne kadar zamanda ve hangi koşullarda yaptığını ve neden gerçek mesleği denizcilik olmayan bir insanın, bu kadar detaylı bir çalışmayı göze aldığını kendisine sorduk. Aldığımız cevap şöyle: “Haritalar ve portolonlar her zaman güncel olamadığı gibi, birçok deneyime dayalı bilgiyi de içermez. Bunların yaşayarak, görerek öğrenilmesi gerekir. Türkçe kaynaklarda üstad Sadun Boro’nun Vira Demir’i güzel bir kitap olmakla birlikte, ebatları çok büyük ve denizde el altında bulundurulması zor bir kitap. Bendekinin rutubetten cildi dağılıp, yaprak yaprak ortalığa saçılmıştı. O yüzden, kullanamıyordum. 2006’nın Eylül’ünde Marmaris’ten Moody Mistress ile İstanbul’a gelirken, Atabol Burnunu dönünce çok şiddetli bir hava ile karşılaştım. Görüş mesafesi çok düştü. Yağmur ve kaba dalga tekne içinde durmayı bile imkânsızlaştırıyordu. Bu koşullar altında ne haritaya ne de dağılmış kitap sayfalarına bakma şansı yoktu. GPS imde ise Palamut Bükü’nün ve Knidos’un koordinatları kayıtlı değildi. Bir İngiliz yazarın Türk karasuları için yazdığı eski bir ‘Pilot Book’ kullanışlı ebadı ile yağmurluğumun cebinde olduğu için, ona baktım. Ve belirttiği koordinatlara aldanıp kendimi Simi Adası’nın kıyılarında buldum. İşte o zaman çok kızdım ve ben bir Türk olarak kendi kıyılarımızı doğru bilgilerle ve yağmurluğumun cebine sığabilecek kullanışlı bir kitap halinde yazacağım dedim. Neticede daha önceki aldığım notları yeni gözlemler ve detaylı çalışmalarla iki yıl daha uğraşarak  güncel hale getirdim ve bu rehber böylece ortaya çıktı.”

Bu konuşmayı kendisi ile Moody Mistress adlı teknesinde İassos koyunda demirli iken yaptık ve bize hediye ettiği kitabıyla yanından ayrılırken o sabah yeni rotasına doğru yelken açmanın hazırlığı içindeydi.

YATÇILARA GEZİ REHBERİ

Kemal Baral
Alfa Basım Yayın
2008
320 sayfa
30 YTL.