Türk Edebiyatı dergisi, şubat sayısında Ahmet Hamdi Tanpınar ve Tarık Buğra ağırlıklı bir sayıyla çıktı. Tanpınar'ın efsane gibi dilden dile dolaşan; fakat yirmi yıldır bir türlü bütünüyle gün ışığına çıkmayan günlükleri sonunda yayımlandı ve son zamanlarda edebiyat dünyasında en fazla tartışılan konulardan biri hâline geldi.

Beşir Ayvazoğlu, günlükleri yayına hazırlayan Prof. Dr. İnci Enginün ve Prof. Dr. Zeynep Kerman ile uzun bir röportaj gerçekleştirmiş. Konuyla ilgili olarak Prof. Dr. Orhan Okay da "Tanpınar Tahayyülümüzde Kalsın Eski Hâliyle" başlıklı yazısında, Tanpınar'ın siyasî yönüne günlüklerin ışığında yeniden bakmış.

Tarık Buğra, bundan tam 14 yıl önce aramızdan ayrıldı. 2008 aynı zamanda yazarın doğumunun 90. yılı. Türk Edebiyatı, Küçük Ağa yazarını kapsamlı bir dosya ile gündeme getiriyor. Eşi Hatice Buğra, Prof. Dr. Kâzım Yetiş, Prof. Dr. Fatih Andı ve Nuran Özlük'ün yazılarıyla katkıda bulundukları dosyanın aynı zamanda mini bir "Tarık Buğra Albümü" niteliği taşıdığı da söylenebilir.

Dosyanın sürprizi ise Tarık Buğra'nın hiçbir yerde yayımlanmamış "Bahçe" adlı hikâyesi. Cevat Dursunoğlu'nun Zeynep Kerman'a yazdığı Tanpınar hakkındaki mektup, Mâhir İz'in Cenab Şahabeddin hakkında verdiği bir konferansın M.Uğur Derman tarafından hazırlanan notları ve Cihat Burak'ın Ömer Faruk Şerifoğlu arşivinde yer alan "Kedi" isimli şiiri de ilk kez derginin şubat sayısında yayınlanıyor.