24
Mayıs
2024
Cuma
KÜLTÜR/SANAT

Bir Zamanlar daha İnsandık…

Mahallemizin tam ortasından dere akardı, at besleyen bir komşu, at’tan arta kalanları, dere yoluyla aşağı doğru bırakırdı. Tabiî ki evleri aşağıda olanlar başlardı lafa ‘’ terbiyesizler At’ın pisliklerini dereye bırakmışlar. Nasıl da kokuyor. İstanbul’ da yaşıyoruz başka İstanbul yok’’. Bu sözlere yanıt gecikmezdi. ‘’ ne yapalım yani, bu şekilde yağmur temizliyor. Abartmayın yaaa’’.

Mahallemize girerken bir yokuş vardı. Yokuşun tam orta yerinde incir ağacında sallanırdık. En yakın arkadaşım Cüneyt’le, ben ona Cudi diyordum. Kızlara hava atardık. O zaman ki duygularımızı şimdiki zamana bakarak kesinlikle örnekleyemem.

Sabahları bakkala bazen ben, bazen kardeşim giderdi. Gecekondumuz aldıklarımızla şenlenir, bir güzel kahvaltı yapardık. O dönemlerde yoksulluk vardı. Sadece bir komşumuzda siyah beyaz televizyon vardı. Cumartesi onlara gider, Türk Filmi seyrederdik. Belgin Doruk, Sadri Alışık, Vahi Öz…. Usulca ağlardık kimi zaman. Oğlan kıza saf bir sevgi beslerdi. Fakat fakirdi. Ama öyle bir yüreği vardı ki bizim gibi.

Babamın elleri nasırlıydı. Çok çalışmaktan. Benim de ellerim nasırlı olmasını isterdim. Her akşam komşulara giderdi bizimkiler. Çay, sohbet, Demirel, Ecevit….
Bir komşu ev yapmak için Belediye başvurup ve bir de çalışmaya başladı mı, bütün mahalle ona yardım ederdi. Bir de cenazeler de böyle toplanılır. Yemek yapılır. Cenaze evine her akşam gidilir. Asla o kişiler yalnız bırakılmazdı.

O dönemlerde gurbet, aşk türküleri, şarkıları çok dinlenirdi. Sinemalarda Türk Filmleri oynardı. Evden kaçıp yazlık sinemalara giderdik.

Yani ben yetmişli  yılların o fakir, ama yüreği insanlık ve sevgi dolu insanlarını çok arıyorum. Bu devirde aşklar, sevgiler çok yozlaştı. Çok saygısızca ve seviyesizce yaşanan aşklar, anlamsız şarkılar, önermesi olmayan hayatlar, mutsuz adamlar, kadınlarla dolu bir dünya haline geldik. Gerçekten adam olmak ve bulmak çok zorlaştı. Diyojen bir gündüz vakti elinde fenerle dolaşıyormuş, biri ona sormuş: Ne yapıyorsun böyle? O şu cevabı vermiş: ‘’ Adam arıyorum adam’’ .

Evet, zaman su gibi akıyor. Aktığı yerleri aşındırarak gidiyor. Ama acı olan aşınmasına izin verdiğimiz yanlarımız en önemli yanlarımız. Galiba gönül gidene ve geçene meylediyor. Olasılık ve ihtimaller üzerine kurduğumuz yaşantılarımızda mutlu olmak dileğiyle herkesin yeni yılını kutluyorum.
Yayın Tarihi : 5 Aralık 2005 Pazartesi 14:06:47
Güncelleme :3 Ekim 2006 Salı 17:59:06


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
emel kara IP: 85.103.20.xxx Tarih : 12.12.2005 10:10:01
''Diyojen bir gündüz vakti elinde fenerle dolaşıyormuş,biri ona sormuş:Ne yapıyorsun böyle? O şu cevabı vermiş:''Adam arıyorum adam''.' Hocam sizin öğrenciniz olmaktan gurur duyuyorum iyi ki varsınız bana bu denli duygularımı tanımakta yardımcı olduğunuz ve beni adam ettiğiniz için teşekkür ederim.Nice yıllara..

Kemal Mertkan IP: 217.250.132.xxx Tarih : 15.12.2005 19:39:48
Sayin Yildirim Inanin aynen sizin yaziniz gibi neden böyle olduk aslinda onu arastirmak lagzim simdiki genclik ya bunlari bilmiyor ya da ögrenmek istemiyor yoksa aile yapimizmi denisiyor böyle giderse nereye variriz bbilemiyorum daha dogrusu bilmek istemiyorum SAYGILARIMLA Kemal MERTKAN

gozde karaman IP: 85.106.140.xxx Tarih : 13.12.2005 17:52:24
kendi buyuklerimden de dinliyorum cogu zamn bunlari korkuyorum ilerde bende kucuklerime su anda sahte gelen duygulari eskiden bolemiydi daha guzeldi diye anlaticiğima korkuyorum su içinde bulundugumuz karmasayi ilerde bende kucuklere benimdonemimde daha cok bagliydi insanlar birbirine demeye...gittikce yok oluyo gibiyiz buna nasil dur diceğimizi bilmiyorum ama inanin hocam sizin gibi birinin hayatimdaki varliğina seviniyorum bize ne oldugumuzu ogreten siz oldunuz ve yillarca sizden ogreneceklerimi dusunuyorumda hiç bitmicekmiş gibiii ne tesadufturku tum ogrencileriniz gibi bende varliginizla gurur duyuyorum yillarca goruslerinizle fikirlerinizle buyumek istiyorum nice mutlu yillara...

kübra karaarslan IP: 195.128.38.xxx Tarih : 20.12.2005 10:32:12
İçimde biten ve asla canlanamayacağını düşündüğüm şeyleri canlandırdınız.Bugünlerde insanların da,dostlukların da,aşkların da yalan olduğunu düşünüyorum ama bir zamanlar insanların bunları doya doya yaşadığını bilmek çok güzel ve imrendirici doğrusu.Keşke bende o günlerde yaşasaydım.Son olarak iyi ki sizi tanımışım hocam.Herşey için,bana verdiğiniz destekten dolayı sonsuz teşekkürler...

şemsettin koç IP: 85.104.187.xxx Tarih : 4.01.2006 17:17:31
anlamlı ve beni geçmişe götüren yazınıza benimde bir tahlilimi eklemek istiyorum ; geçmişte toplumumuz büyük düşünüp,küçük şeylerden mutlu olabilirlerdi. şimdilerde ise yeni nesil küçük düşünüp büyük şeylerden mutlu olabiliyorlar...selam ve sevgilerimle .

erkan yıldırım IP: 81.215.149.xxx Tarih : 14.01.2006 14:37:21
yazdığın yazıdan etkilenmemek mümkün değil çünkü aynı duyguları bende seninle beraber yaşadım.o günler çok zordu ama bi okadarda güzeldi.(bakkala ben daha çok gittim) kardeşin ERKAN YILDIRIM