Bir ülkenin en değerli unsuru nedir desem, herhalde hepimiz, çocuklar deriz. Deriz demesine de, acaba bu cümlenin ehemmiyetini, Devlet ve Millet olarak biliyor muyuz? Ya da ne kadar biliyoruz. İşte tam bu noktada söylenecek ve yazılacak çok şey var. Temelleri sağlam olan binalara deprem çok fazla zarar veremez. Ülkelerin temelleri de gelecek nesilleridir. Yani çocuklar. Eğitimden spora, sanata kadar birçok alanda onlara zemin açılması lazım. Onların beyinlerinde hiç kötülük yokken, güzeli doğru öğretmek gerekir. Bu sorumluluk toplumun her kesimine aittir. Düşünün TV kanallarındaki programları…. İzah edilemez çirkinliklerle dolu. Şunu yüksek sesle vurgulamak istiyorum: Bu tür yayın yapan TV’ler gelecekte çok ciddi problemlere zemin hazırlıyorlar. Bazıları şöyle diyor: Canım sahip çıkın çocuğunuza, izlemesin. Zorla mı? Kumanda elinizde başka kanalları açın. Ama bu sadece savunma mekanizması, kendileri de buna inanmıyorlar. Çocuk bu bir şekilde mutlaka seyreder. Arkadaşından duyar, bir başka yerde seyreder. Bu efendilere şunu belirtmek isterim. Bir Psikiyatris, erken Psikolojik ergenlik denen bir kavramdan bahsetti. Bu programların sebep olduğu bu dönem çok ciddi problemlere yol açıyor. Dizilerde veya sinemalarda cinsel ağarlıklı sahneleri gören çocuklar, bu görüntüler sebebiyle, çevrenin, arkadaşlarının da etkisiyle daha ergenliğe ulaşmadan, bilmedikleri bu dayatılan görüntülerle psikolojik ergenlik dönemi yaşıyorlar. Kafaları iyice karışıyor. Çok yanlış şeyler yapıyorlar. Ergen olmadan bazı şeyleri anlamaya bilmeye çalışıyorlar bu da trajik boyutlara sebep oluyor. Ben şimdi yayın yapan TV yetkililerine sormak istiyorum, bu yazdıklarımız sizlere çok mu mantıksız geliyor ki, hiç duymamış ya da bilmiyor gibi davranıyorsunuz. Sizler hangi ülkede yaşıyorsunuz.!
Evet, Çocukların önemsenmesi gerektiğini çok önceden gören Atatürk, dünyanın hiçbir ülkesinde olmayan bir bayramı Türk Çocuklarına armağan etmiştir. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı. Biz Çocuk Bayramı olan bir ulusuz. Yani bizim ülkemiz örnek olmalı. Atatürk’ün armağan ettiği bu bayramın farkında olmalıyız. Sadece o gün çocuklar, koşsun, okullar tatil olsun, eylensinler olarak algılamamalıyız. Sorumluk çok ciddi ve hassas noktadır.
Hazin bir nokta daha var ki, bu hakikaten çok üzücü: Sokak Çocukları… Kim, neden, niçin, hangi anlayışla, nasıl, ne adına….. soru bulamıyorum sebep olarak ama, sokağa çocuğunu atar. Yüzlerce çocuk, anne, baba yüzünden, sorumsuz insanlar yüzünden sokakta buluyor kendini. Ben İstiklal caddesine her gittiğimde çok ilginç bir tabloyla karşılaşıyorum. Bir yanda bali koklayan çocuklar, bir yanda akşamın 23.00 ‘da selpak satan kız, erkek çocuklar… ya diyorum kendi kendime bunlar nasıl anne, baba! Bu çocukların getireceği, üç, beş kuruş için değer mi? Değer mi o saatte uyuması gereken çocuklara mendil sattırarak sigara içip kahvede kâğıt oynamaya…
Söyleyecek çok şey var aslında… Ben tüm yetkililerin bu konuya eğilmesini bekliyorum. İdeolojik yaklaşımlardan, çıkarlardan, kişisel egolardan kurtulup, bu konuları öncelikler arasına almaları gerekiyor. Umarım öyle olur. Aksini düşünmek bile istemiyorum.
Tüm Çocukların ve Ulusumuzun 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını kutluyorum.
e-mail: Erdal_yildirim_tr@yahoo.com
Yayın Tarihi :
19 Nisan 2006 Çarşamba 11:08:47
Yorumlarınız
sabri kucuk IP: 85.98.90.xxx Tarih : 19.04.2006 16:25:48
erdal bey yazılarınızı yakınen takıp etmeye calısıyorum emeklı bır ogretmenım.gercekten cocuklarımı cok ozledım.benım sıze soylıyecegım husus ınsan yasının kıymetını hep bılmelı her yasının kıymetını.kartalda gordugum kadarıyla hep genclerle berabersınız umarım bu hıc bozulmaz.nısan ayının ılk haftası sızın yonettıgınız SINIR adlı oyunuda ızledım.aglamanın bana bu kadar cok yakıstıgını ılk defa sezınledım.sahnedıkı huseyın umıt adlı o genc arkadaslarımı yurekten tebrık edıyorum.ben sık sık oyun ızleyen bır ınsanım ama bu kadar benı etkıleyen bır oyunu ılk defa ızledım desem abartısız olur.calısmalarınızda ve yazılarınızda basarılar dılerım
çiğdem ç. IP: 81.213.68.xxx Tarih : 27.04.2006 19:01:39
bu konu gerçekten üzerinde düşünülüpte geçilecek bi konu değil. önce hepimiz oturup kendi çocukluğumuzu ,nasıl yetiştirildiğimizi düşünelim .ailelerimiz nasıldı bize karşı.nasıl bi çocukluk geçirdik.ama çoğumuz unuttu bunu galiba.özelliklede bazı çocukların sokaklarda kalmalarına sebep olan insanlar ki onlara anne baba bile diyemiyorum.biranlık zaaflarının bir insanın hayatına sebep olabileceğini düşünemeyen insanlar.çok yazık heleki gelecek gözüyle baktığımız çocuklarımızın okulda ,evlerinde olmaları gereken zamanda ışıklarda ,sokaklarda,oyun oynamaları gereken parklarda kendi yaşıtlarına birşeyler satmaya çalışırken görmek üzülüyorum .çok yazık Atatürk'ün bize bıraktığı geleceğe böle sahip çıkıyoruz.bence herkez biran evvel bişeylerin ucundan tutmalı.bizde çocuktuk,bizimde çocuklarımız olcak. bunu untmayalım
Fatih ERMİŞ IP: 85.104.142.xxx Tarih : 26.04.2006 16:15:28
Sevgili Hocam; bu yorumunuza sonuna kadar katıldığımı belirtmek isterim ama bizler maalesef çocukların doğru düzgün insan olarak görülmediği bir çağda yaşıyoruz. Bu konuda yaptığınız yorumlar bilindiği gibi ilk değil muhtemelen de son olmayacaktır. Ama gerçekten "eğitim" konusu üzerinde ülkemizde ciddi değişiklere gereksinim duyulmaktadır. Bizler burada sadece düşüncelerimizi yazabiliyoruz. Ama düşüncelerimizi gerçekleştirmenin bir yolunuda bulmamız gerekiyor. Saygılarımla
Yaşar CELEP IP: 81.214.120.xxx Tarih : 21.04.2006 12:53:34
Saygıdeğer Erdal Bey, ülkemizin olmazsa olmazı olan "eğitim" öncelikli halletmemiz gereken problemimizdir. Konuyu dile getirmeniz beni duygulandırdı.Binlerce teşekkürler. Saygılarımla.
meral alan IP: 85.106.137.xxx Tarih : 27.04.2006 20:54:41
sayın hocam yazdıklarınız gercekten beni etkıledi umarım dedıgınız gıbı gereklı yerlere ulasır ben bır cocuk oldugum halde derınden hıssedıyorsam yetıskınlerınde kulak vermesını ısterım ve sızı takdır eder yurekten kutlarımmm......