19
Mayıs
2024
Pazar
KÜLTÜR/SANAT

Nereye!

Hengâme ve bir curcuna içinde ömür tüketiyoruz. Hele de şu yüzyılda daha da vahim bence durum. Stres, sinir, problem, kafa karışıklığı ya da hepsi birden. Beynimize her yönden saldıran düşmanlarımız.
Peki, neden bu kadar çok düşmanımız var hiç düşündünüz mü?

Ya da bu düşmanlar nasıl oluyor da çoğalarak insanlar için ciddi problem oluyor bu çağda bile. Teknoloji, tıp bu kadar ilerlemişken. Gazetelerin üçüncü sayfaları, hep bu tarz problemler yüzünden işlenen cinayetlerle dolu. Hepiniz hatırlasınız daha çok yeni. Kamu görevi yapan evli bir insan sevgilisine, akrabalarını nasıl öldürüp, nasıl kahraman olacağını, tüm Türkiye’nin kendisini konuşup meşhur olacağını cep telefonunun kamerasına çektiği görüntülerle anlatıyor. Bu örnekleri çoğaltmak mümkün. Dahası için günlük gazetelerden birini alıp okumak yeterli.

İnsanlar trafikte ufak bir tartışma yüzünden birbirini öldürebiliyor. Namus bahanesiyle ablasını, kızını, eşini öldürebiliyor. Beni solladın, selektör yaptın, yan baktın, gibi bahanelerle kavgalar yapabiliyorlar.

Tüm bunların, yani insanların bu kadar saldırgan olmalarının sebebi nedir diye herkes önce kendisine, sonra yanındakine sorsa, nasıl bir yanıt ortaya çıkar.
Bence en büyük sorun kaybolan duygular derim. Zaten araştırmalarda bunu gösteriyor. Bu kayboluşun sebeplerinin başında eğitimin yattığını düşünüyorum. Bu, beraberinde kutsalları olmayan bir toplum meydana getiriyor ki; çok ciddi sorun bu, vicdan denen insanın en büyük otokontrol mekanizması yok olmaya başlıyor.

İnsanlığımız kayboldukça, rotasız gemi gibi savrulan hayatımız. Rüzgâr ne yönden eserse oraya gidiyoruz. Giderken önümüze çıkan her engeli canlı, ya da cansız yok ediyoruz. İdrak düşünme, ayırt etme gibi sadece insana verilmiş bu nimetleri kaybediyoruz. Bu duyguları kaybettikçe tüm bu anlattığımız kötü manzaralarla karşılaşıyoruz.

Düşünme, ayırt etme, acıma, merhamet gibi insanı diğer canlılardan ayırt eden özellikleri tekrar kazanmamız lazım. Unutmamamız gereken bir diğer hususta bir gün mutlaka ölüm geleceği gerçeği. Gereksiz hırslardan, insanı insan yapan değerlerden bu şekilde uzaklaşmayız diye düşünüyorum.

Yayın Tarihi : 19 Nisan 2008 Cumartesi 20:15:06
Güncelleme :19 Nisan 2008 Cumartesi 20:18:12


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?