4
Mayıs
2024
Cumartesi
GÜNCEL

Akdeniz sineğine karşı çalışma grubu

Başta Akdeniz sineği olmak üzere son  yıllarda narenciye ihracatı ve üretiminde yaşanan sorunları çözüme
kavuşturmak amacıyla, Adana'da, 13 kurumun temsilcilerinden oluşan çalışma grubu oluşturuldu.
Narenciye Çalışma Grubu Başkanı Suat Kalfa,  Türkiye'nin toplam narenciye üretiminin 2 milyon 405 bin
ton olduğunu, bunun 679 bin tonunun ihraç edildiğini ve yaklaşık 300  milyon dolar döviz girdisi sağlandığını vurguladı.

Kalfa, narenciye ihracatının yüzde 10'unun Arap ülkelerine, yüzde 23'ünün Avrupa Birliği ülkelerine, yüzde 63'ünün ise Rusya başta olmak üzere eski Doğu Bloku ülkelerine yapıldığını ifade ederek, şunları kaydetti: ''Yılda yaklaşık 1 milyar dolarlık üretim ve 300 milyon dolar ihracat gelirine sahip olan narenciye sektörü, bir yandan artan
üretimi değerlendirirken, diğer yanda ise uluslararası rekabetin en ağır koşullarıyla karşı karşıyadır. Yılda 300 milyon dolarlık ihracat sağlayan narenciyede pazar kaybına tahammülümüz yok. Pazar payımızdan vazgeçmek şöyle dursun, hızla pazar payımızı artırmaya ve yeni pazarlar yaratmaya ihtiyacımız var. Başta ABD ve İspanya olmak üzere rakip ülkeler ise gerek ürün kalitesinde gerekse entegre mücadele standardizasyonda, oldukça uzun yol almış durumdadırlar. Biz bu çalışmaları yapmakta geç bile kaldık. Yarın pazarlarımızı kaybetmemek için bugün herkes sorumluluğunu  üzerine getirmeli.''

PAZAR KAYGISI

Türk narenciye sektörünün, özellikle son yıllarda başta Akdeniz sineği olmak üzere üretim ve ihracatta çeşitli sıkıntılar yaşandığını vurgulayan Kalfa, şunları söyledi: ''Narenciyede yaşanan sorunları üretici, ihracatçı, bilim adamları
ve zirai ilaç üreten firmaların temsilcileriyle bir araya gelerek çözeceğimize inandığımız için bu çalışma grubunu oluşturduk. Adana Çiftçiler Birliği ile Turunçgil Üreticileri Derneği'nin (TUYED) ortaklaşa kurduğu bu çalışma grubunda sorunların çözümünü belirleyip, hükümete ve diğer ilgililere sunacağız.'' Narenciye sektörünün olağanüstü kritik bir süreçten geçtiğine dikkati çeken Kalfa, konuşmasını şöyle sürdürdü: ''Yapılması gereken öncelikli iş Akdeniz sineğine karşı yeterince  önlem alınmasıdır. Bu nedenle, alan ve ürün kontrollerinin, ürün kontrolü kısmından tarım il müdürlüğü, alan kontrolünden ise danışmanlık sorumluluğunu alan ziraat mühendisleri sorumlu olmalıdır.
Üreticinin ise alan kontrolörünün yani danışmanının yazılı tavsiyesini uygun olarak hareket etmesi lazım. İhracatçı ya da  paketleme evlerinin ise, alan ve ürün kontrolünden geçen meyvelerin  özellikle Akdeniz meyve sineğinin ayırt edilebileceği düzen bantlara kavuşturulması lazım.'' Kalfa, çalışma grubu olarak hazırladıkları raporu ilgili birimlere
ilettiklerine dikkati çekerek, çözümünün takipçisi olacaklarını, aksi takdirde her yıl üretim artışı yaşanan narenciyenin üreticisini de ihracatçısını da mutlu edemeyeceğini sözlerine ekledi.

(aa)
Yayın Tarihi : 2 Ekim 2005 Pazar 10:51:56
Güncelleme :2 Ekim 2005 Pazar 19:09:27


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?