Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Celal Şimşek başkanlığında sürdürülen Laodikeia Antik Kenti kazı çalışmalarıyla, Roma döneminin tekstil ve moda merkezi gün yüzüne çıkıyor.

PAÜ tarafından 2002 yılında başlayan ve her yıl yaklaşık 4 ay süreyle devam eden kazılarla ilgili olarak PAÜ'nün internet sitesinde, kazı çalışmalarıyla ilgili açıklamalarda bulunan kazı heyeti başkanı PAÜ Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Celal Şimşek, Denizli'nin tekstil merkezi olmasının 2 bin 300 yıl öncesine dayandığını söyledi.

Şimşek, kazı çalışmalarında Laodideia'nın dünyanın moda merkezi olduğunun ortaya çıktığını ve üretilen tekstil ürünlerinin tüm dünyaya ihraç edildiğini ifade etti.

Laodikeia'da her yıl birlik üyeleri arasında toplanan altınların Kudüs'e gönderildiğini belirten Doç. Dr. Şimşek, "Roma'nın M.Ö. 62 yılındaki vetosu üzerine, bu altınlar Kamu Hazinesi'ne aktarıldı ve bundan sonra Laodikeia hızlı bir şekilde gelişti. M.S. 60 yılındaki büyük depremde tüm Lykos (Çürüksu) Vadisi kentleri yerle bir oldu. Hierapolis ve diğer kentler, Roma İmparatorluğu yardımlarıyla ayağa kaldırılırken, Laodikeia kendi kendini imar etmeyi başardı" dedi.

Laodikeia'da Hıristiyanlık'ın yayılmasının çok zor oluştuğunu belirten Doç. Dr. Celal Şimşek, "Bunun nedeni de kentin ticaret ve tekstille ulaştığı zenginliktir. Zengin ve refah düzeyi yüksek olan halk, ilk başta yeni dine fazlaca bir ilgi göstermemiştir. Özellikle Polemon Sülalesi'nin zenginliği tüm antik dünyada dillere destan olmuştur. Söylenceye göre zengin ve gururlu bir adam olan Polemon, hep gümüş dizginli arabasında gezerdi" diye konuştu.

Laodikeia'nın, Roma döneminde tekstil ve modanın başkenti sayıldığını dile getiren Doç. Dr. Şimşek, "Laodikeia, ticarette ulaştığı mevkiiyle antik dünyada haklı olarak büyük bir ün sağlamıştır. Bu zenginliğin en büyük kaynağı, Laodikeia'da yetiştirilen kuzguni renkli bir tür koyun ve bunların yününden sağlanan dokuma ürünleridir. Laodikeia, Colossai ve Hierapolis fabrikasyon tekstil üretiminde antik dünyada çok önemli bir yere sahip olmuşlardır.

Lykos Vadisi kentleri, aralarında bir birlik kurarak, ürettikleri tekstil ürünlerini Efes (Selçuk) Limanı'na götürmüşler, buradan da gemilerle Samos (Sisam Adası), Atina ve İtalya'ya kadar ihraç etmişlerdir. Antik dönemin en güzel tekstil ürünleri Lykos Vadisi'nde dokunmuştur. Dokuma ürünleri Miletos'u bile geride bırakmıştı" şeklinde konuştu.

Doç. Dr. Şimşek, Denizli'nin bugün tekstil devi olmasının nedeninin, bölge insanının antik dönemdeki gibi girişimci olması ve tekstilin bölgede 2 bin 300 yıllık köklü bir geçmişe dayanmasından kaynaklandığını sözlerine ekledi.

Yayın Tarihi : 22 Ocak 2006 Pazar 12:44:34

Güncelleme :22 Ocak 2006 Pazar 12:51:19