Denizli'de, Kuvayi Milliye Ulusal Güçler Derneği Denizli Şubesi tarafından düzenlenen Ermeni Konferansı'na konuşmacı olarak katılan Çukurova Stratejik Araştırma Merkezi Başkanı, Araştırmacı-Tarihçi Cezmi Yurtsever, Türkiye'de ilk ceza verilen tarihçinin kendisinin olduğunu belirtti. 

Denizli Halk Eğitim Merkezi'nde Kuvayi Milli Ulusal Güçler Derneği Denizli Şubesi tarafından düzenlenen Ermeni Konferansı'na Çukurova Stratejik Araştırma Merkezi Başkanı, Araştırmacı-Tarihçi Cezmi Yurtsever konuşmacı olarak katıldı. Konferansın açılış konuşmasını yapan Kuvayi Milli Ulusal Güçler Derneği Denizli Şubesi Başkanı Dr. Mehmet Eskici, Türk ulusunun hiçbir zaman ölmeyeceğini belirtti. Türk milletinin artık uyanmaya başladığını belirten Eskici, "1919 yılında nasıl Ulu Önder Atatürk ile Türk milleti uyanarak bir destan yazdıysa, Atatürk'ün çocukları olan bizler de uyanarak aynı şekilde davamızı savunacağız. Kuvayi Milliye Türk ulusunun kendisidir. Burada ne sağcı ne de solcu ayrımı yapılmaktadır. Tek davamız Türk ulusunu ayakta tutmak ve davamızı hep birlikte savunmaktır. Türk gençlerinin geçmişini öğrenmesi için bu tür konferansların zorunlu olmaktadır" dedi. 

Yapılan açılış konuşmalarının ardından Ermeni konulu konferans veren Çukurova Stratejik Araştırma Merkezi Başkanı, Araştırmacı-Tarihçi Cezmi Yurtsever, 1970'li yıllarda Asala örgütünün üyelerinin yabancı üniversitelerde kitaplar dağıtılmasına karşılık Türk gençlerinin sessiz kaldığını iddia etti. 1970 yıllarında, Türkiye'nin yurt dışında bulunan 40 diplomatının öldürülmesine Türkiye'nin sessiz kalmayı tercih ettiğini iddia eden Yurtsever, "Ben Osmanlıca'yı iyi bildiğim için araştırma yapmak istedim ve Ankara'da bulunan Osmanlı arşivlerinden bazılarını inceledim. Ermenilere karşı kendimizi nasıl savunuruz veya Avrupa ülkelerine sözde Ermeni soykırımının olmadığını nasıl ispatlarız diye bazı araştırmalar ve incelemeler yaptım. Yaptığım araştırmalar içinde bazı gerçekleri gördüm ve Osmanlı İmparatorluğu'nun kimlerin elinde nasıl yönetildiğini dair belgeler edindim. Bizim şu anda bulunduğumuz toprakların, Samsun'dan doğuya doğru bazı bölgelerin Ermenistan yapılmak istendiğini ve hala günümüzde buna uğraşıldığını fark ettim. Eğer Ermeniler kendileri böyle bir soykırımın olduğunu ispatlamak istiyorlarsa, belgelerle bunu bize ispatlamak zorundadır. Biz elimizdeki belgelere bakarak sözde soykırımın olmadığını ispatlaya biliriz" dedi.
Türkiye'de yaptığı açıklamalarla ilk ceza alan tarihçilerden olduğunu belirten Yurtsever, "Benim bazı gazetelere yaptığım açıklamaların çarpıtılması sonucu, yaptığım yorumlar bazı kesim tarafından kınandı. Aslında benim böyle bir açıklama yapmayacağımı çoğu tarihçi bilmektedir. Beni Orhan Pamuk gibi sözde Ermeni soykırımını kabul eden kişiler arasına koydular ve bu yüzden 2002 yılında ceza aldım. 2002 yılında aldığım ceza Yargıtay tarafından bozuldu. Ancak daha sonra aldığım ceza 2004 yılında kabul edildi. 2002 yılındaki bin YTL olan cezayı, 2004 yılında 2 bin 500 YTL olarak ödedim. Benim tek davam Türkiye'dir ve bu dava yolunda yürümektir" diye konuştu.