Haber sıradan bir amatör takımın hikayesi değil...
Ülkenin en üst liginden acınası bir ibret vesikası.
Türkiye'deki hemen her kulüp gibi borç batağında yüzen Gaziantepspor'da para bitince yakıt da bitmiş.
Yakıt bitince antrenman iptal olmuş. Futbolcular çalışma sonrası duş alamayacakları için teknik direktöre bıçağın kemiğe dayandığı noktada resti çekmiş.
Aslına bakarsanız olay Gaziantepspor'un değil, Türk futbolunun iflası.
Kulüp yöneticiliğini kişisel çıkarları için kullanan, ikbal beklentisi içindeki zihniyetin futbolumuzu getirdiği nokta.
Bakmayın siz Futbol Federasyonu'nun her yıl UEFA kriterleri için verdiği onaya.
Biliyoruz ki, Türkiye'de o kriterlere uyan, gereğini yerine getiren ikiden fazla kulüp yok!
Hepsi kocaman bir kandırmaca.
Açın bakın defterlerine, gelir-gider hesaplarına.
Mahalle bakkalında bile daha düzenli ve özenli tutulur kayıtlar.
Ama işin ucunda seçim dönemlerinin yatırımı, üç-beş oyun hatırı var.
Sanmayın ki Ahmet'in federasyonunda böyle, yarın Mehmet'inkinde farklı olacak!
Sanmayın ki Valilerin, Bakanların, Milletvekillerinin, Kaymakamların üç lisans için devreye girdiği, SSK prim borçlarının ertelenmesi için forsunu kullandığı bu ülkede futbol ayakta kalacak.
Katma değer yaratamayan, doğru dürüst bir transfer politikası bulunmayan, yöneticilikten anlamayan ellerde olacağı budur.
Biten Gaziantepspor kulübünün yakıtı değil, Türk futbolunun ta kendisidir bilesiniz!