Gaziantep Barosu'na kayıtlı avukat Metin Kınacılar, son yıllarda boşanma davalarında rekor bir artış olduğunu, evlilik kurumunun uçurumun eşiğine geldiğini söyledi. 

Kınacılar, yaşanan ekonomik sıkıntıların aile ve evlilik kurumunu olumsuz yönde etkilediğini ifade ederek, "Son yıllarda gerek ilimizde gerekse ülkemizde yapılan istatistikler, boşanma oranlarında patlama yaşandığını göstermektedir. Geleneksel evlilik kurumunun uçurumun eşiğine gelmesi, gelecek için endişe oluşturabilir" dedi. Yaşanan ekonomik sıkıntıların aile ve evlilik kurumlarının yıkılmasına neden olduğunu belirten Kınacılar, "Maalesef evlilik kurumları yaşanan ekonomik ve sosyal olaylardan dolayı hızla yara almakta ve boşanan çift sayısında büyük bir artış gözlenmektedir. Yapılan istatistiklere göre boşanmalarının yaşandığı gelir grupları arasında evlilik kurumunu sona erdirenlerin büyük oranda eğitimli ve üniversite mezunları olduğu gözlenmiştir. Tanışarak evlenenlerdeki oran görücü usulüyle evlenenlerin oranından kat kat üsttedir. Çiftler arasındaki boşanma nedenleri bile değişmiştir. İncir çekirdeğini doldurmayacak nedenler bile bireyler arasında boşanma nedeni olarak ön plana sürülmektedir. Bu, toplumun yaşadığı ekonomik sıkıntıların geleneksel aile yapısına en büyük darbesidir. Diğer taraftan insan psikolojisi üzerinde inanılmaz bir değişim söz konusudur. Barışçı ve idareci yapıya sahip insanlar bile kavgacı, bencillik duygularının ön plana çıktığı kişilik değişiminin yaşandığı duruma gelmiştir" şeklinde konuştu. 

Boşanmaların ardından en büyük acıları çocukların çektiğini ve boşanmış çiftlerin çocuklarının bir müddet sonra psikolojik sorunların merkezinde yer almakta olduğunu vurgulayan Kınacılar, "Anne ve baba sevgisinden yoksun, suçluluk psikolojisi içerisinde yetişen ayrılmış çiftlerin çocukları, gerek geleneğe bağlı evliliklerin gerekse anlaşmalı evliliklerin en büyük kurbanları olmaktadır. Toplum bilimciler, psikologlar ve sosyologlar bu kurumun yeniden cazip hale getirilebilmesi için çalışmalar yapmalı, gerek hükümet gerekse kamu kurum ve kuruluşları boşanmalarda yaşanan yoğunluğun önüne geçilebilmesi yönünde üzerine düşenleri yapmalıdır. Gelen dünyaya ayak uydururken kutsal aile kurumunun feda edilmemesi için toplum dinamiklerinin harekete geçmesi gerekir" dedi.