Gaziantep Paylaşımcı Genç İşadamları Derneği (GAPGİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Mutafoğlu, "Dünyayı saran ekonomik krizden Türkiye'nin etkilenmemesi mümkün değil, ancak Türkiye'nin gündemi Avrupa Birliği (AB) ve ekonomi olması gerekirken gerçek gündeminin dışında konular gündemde" dedi.

AK Parti hakkında açılan kapatma davası ile birlikte yükselen gerilimi ortadan kaldırmak için sivil toplum örgütlerinin başlattığı girişimin ülke genelinde giderek büyüdüğünü belirten GAPGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Mutafoğlu, dernek binasında yaptığı basın toplantısında, Türkiye gündemi hakkında açıklamalar yaptı.

Mutafoğlu açıklamasında, Türkiye'nin gerginliğe ihtiyacı olmadığını belirterek siyasetin anayasal çerçevede yapılması gerektiğini ve Türkiye'nin gündeminin Avrupa Birliği ile makro ekonomik dengeler olması gerektiğinin altını çizdi.

Ülkedeki gerginlik ortamından en çok küçük esnaf ve zanaatkarın etkilendiğini belirten Mutafoğlu, Türkiye'nin zor bir sınav verdiğini ifade etti. Tartışmaların ülkeyi gerçek gündeminden uzaklaştırdığına işaret eden Mutafoğlu, "AB, işsizlik, makro ekonomik sorunlar bir yana itiliyor. Türkiye'nin gerçek gündemi bu söylediğim konular olması gerekirken bambaşka konular içinde sürükleniyoruz. Türkiye'nin gerçek gündemine dönmesi çağrısı yapıyoruz" dedi.

Mutafoğlu, "Çağrımız sorumluluk sahibi herkese. Medyaya, yargıya, siyasi partilere, sivil toplumadır. Bütün kesimlere sağduyu çağrısı yapacağız. Bu kriz bizi de mutlaka etkileyecek. Böyle bir ortamda sorumsuz davranıştan herkesin kaçınması gerekir. Hükümet tansiyonu düşürmeli. Yargı ise tarafsızlığına toplumu inandırmalı" dedi.
Amerika merkezli küresel dalgalanmaya işaret eden Mutafoğlu, Türkiye'nin dünyanın yaşadığı derin ekonomik krizin etkisinden uzak kalma lüksüne sahip olmadığını belirtti.

Ülkenin içinde bulunduğu ortamı şu tespitlerle değerlendiren Mutafoğlu, açıklamasını şöyle sürdürdü:

"Türkiye'nin en önemli konularından biri siyasi istikrar. Çoğu zaman Türkiye'de maalesef rejim tartışmaları olabiliyor. Bunun siyasi ve ekonomik açıdan olmaması lazım. Türkiye tam anlamıyla siyasi, ekonomik açıdan da demokratik ve liberal bir yapıya sahip olmalıdır. Bu hiç tartışılmaz bir durum olmalı. Bunun ikide bir tartışılması finans açısından da hiç hoş değil. Bu, Türkiye Cumhuriyeti'nin özellikle sorumlu mevkideki insanların, reşit olan insanların genç nesle karşı çok büyük bir borcu."

Yayın Tarihi : 28 Mart 2008 Cuma 15:50:53