Çankırı'da doğuştan kalıcı "santral Apnesi" hastalığına yakalanan 6 aylık Ahmet Eren isimli çocuk, rahatsızlığı nedeniyle ne ağlayabiliyor, ne de gülebiliyor.

Bugüne kadar rahatsızlığı nedeniyle 2 ameliyat geçiren ve ömrü boyunca ne gülecek, ne de ağlayabilecek olan minik Ahmet Eren'in hikayesi yürekleri burkuyor. 6 aydır işsiz olan baba ise çocuklarını tedavi ettirebilmek için kara kara düşünüyor. Çankırı'da yaşanan Mustafa ve Suna Erdemir çiftinin 6 ay önce dünyaya gelen oğulları Ahmet Eren, sağlık sorunlarıyla hayata 'merhaba' dedi. Baba Mustafa Erdemir, çocuklarının 6 ay önce "hidrosefali" hastası (omurilik sinirleri dışarıda) olarak doğduğunu ifade ederek, ''Hacettepe Hastanesi'nde sırtının açık olması nedeniyle boyundan kalçaya kadar ameliyat edilerek sırtı kapatıldı. Sırtındaki kapanan yerden iç kanama geçirdi. Yeni operasyonlarla bu problemler aşıldı'' dedi.

Oğullarının yutma problemi olduğu için hiç anne sütü içemediğini ifade eden baba Erdemir, ''Biz yutma problemi dolayısıyla ememediği için mama ile besledik. Mamayı da yutamadığı için yedikleri akciğerine gitmiş ve akciğer enfeksiyonu geçirdi'' şeklinde konuştu.

"NEFES ALMAYI BİLE UNUTUYOR"

Ahmet Eren'in kafasında sıvı toplanmaya da başlandığını belirten Mustafa Erdemir, ''Eren'in kafasında sıvı toplandığı ortaya çıktı. Bunun üzerine zor şartlar altında güçlüklerle ambulans bularak tekrardan Hacettepe Hastanesi'ne sevk ettirdik. Burada beynine Şant takılarak kafada toplanan su bir hortum aracılığıyla idrar yollarına bağlandı. Kafasında yaşadığı sorunlar nedeniyle Ahmet Eren zaman zaman nefes almayı unutuyor. Bazen nefes almıyor. Biz çimdikleyerek uyarıyoruz ve tekrardan nefes almasını sağlıyoruz'' ifadelerini kullandı.

'Santral apnesi' rahatsızlığı nedeniyle çocuğunun zaman zaman krize girdiğini belirten baba Erdemir, ''Ahmet'in 'santral apnesi' var. Nedeni hala bilinmiyor ve çözümü de yok. Bu nedenle ne gülebiliyor, ne de ağlayabiliyor. Gülüp ağladığında mosmor olup krize giriyor buna bağlı olarak nefes alamıyor, kalbi duruyor. Birkaç kez bu duruma geldi biz ambu denilen bir cihazla dışardan uyguladığımız hava basıncıyla tekrardan hayata dönmesini sağladık'' ifadelerini kullandı.

Oğlunun 3 kilo doğduktan sonra geçirdiği ameliyatlar sonucunda 1 kilo 800 grama kadar düştüğünü belirten baba Erdemir, şöyle devam etti:

''Bugüne kadar 2 ameliyat geçirdi. Bu ameliyatlar üzerine 1 kilo 800 grama kadar düştü. Ameliyatları bekletilmeye alındı. Kilosu 4 kilo 500 grama yükseldiğinde diğer ameliyatları yapılacak. Şimdi bekliyoruz. Kilosu uygun olduğunda yutma refleksi olmadığı için tükürük bezlerinden ameliyat edilecek. Nefes problemi yaşadığı için boğazının delinmesi söz konusu. Midesindeki reflü dolayısıyla buradan ameliyat olacak. Kalbinde oluşan üfürük nedeniyle ameliyat olacağı belirtildi. Çocuğumuz normal yollarla yemek yiyemediği için 3 saatte bir burnuna yerleştirilen hortumla besleniyor. Bu nedenle karnına yerleştirilecek bir hortumla buradan beslenmesi sağlanacak.''

"24 SAAT EŞİMLE BİRLİKTE ÇOCUĞUMUZUN BAŞINDA DURUYORUZ"

Asgari ücretle çalıştığı işten çocuğu doğduktan sonra onun tedavisi için ayrılmak zorunda kalan baba Erdemir, ''6 aydır işsizim. Çocuğumun rahatsızlığı nedeniyle işten ayrılmak zorunda kaldım. 24 saat eşimle birlikte çocuğumuzun başında duruyoruz. Onun tedavisi için neyimiz var neyimiz yok sattık. Çocuğumuzun tedavisi için evlilik yüzüklerimizi bile satmak zorunda kaldık. Yardıma ihtiyacımız var'' şeklinde konuştu.

Eşinin çocuk doğduktan sonra 4 ay hastanede kaldığını ve eve getirdiklerinden beri hiç dışarıya çıkmadığını belirten Erdemir, ''Eşim evden hiç çıkamıyor. Devamlı başında durması ve kontrol altında tutması gerekiyor. Evde sadece onunla ilgileniyoruz. Aylardır eve hapsolmuş şekilde yaşıyor'' dedi.

Çankırı Devlet Hastanesi Çocuk Cerrahisi Uzmanı Dr. Bülent Azman ise Ahmet Erenin, 'Santral apnesi' olduğunu söyleyerek, ''Bu hastalık beyinden kaynaklı olan bir hastalık. Çocuk ağladığında ve güldüğünde beyin solunumu yerine getiremediği için solunumu duruyor'' ifadelerini kullandı.

Azman, çocuğun krize girdiğinde tekrar nefes alabilmesi için dışarıdan uyarıda bulunulması gerektiğini kaydederek, ''Apne olduğunda müdahale gerekiyor, bunun içinde ambu denilen bir maske ile içeriye hava basıncı uygulanıyor. Bu sayede tekrardan solunumun düzene girmesi sağlanıyor'' dedi.

Bu hastalığın tamamen bitmesinin söz konusu olmadığını söyleyen Azman, ilerde hafifleyebileceğini belirtti.

iha

Yayın Tarihi : 27 Ocak 2012 Cuma 16:14:52

Güncelleme :7 Şubat 2012 Salı 15:41:33