Büyük Birlik Partisi (BBP) Kayseri İl Teşkilatı'nın istişare toplantısında konuşan BBP Genel Sekreteri Yalçın Topçu, "Türkiye'nin demokrasi çatısı yıkılırsa herkes altında kalır" dedi.

Dalyan Balık Evi'nde gerçekleştirilen toplantıya; BBP Genel Sekreteri Yalçın Topçu, BBP Partisi Kayseri İl Başkanı Gülbey İbiş, Melikgazi İlçe Başkanı Hasan Karaalp, Kocasinan İlçe Başkanı Nevzat Yıldız, eski BBP il başkanları, parti teşkilatı üyeleri ve partililer katıldı.

Yemek öncesi bir konuşma yapan BBP Genel Sekreteri Yalçın Topçu, siyasi hayatın içine düştüğü kriz derinleştikçe zayıflatılmaya çalışılan bir devlet görüntüsünün ortaya çıkarıldığını söyledi. Topçu, "BBP olarak şiddetle uyarıyoruz. Sorumsuz açıklamalarla gergin ortamı 'horoz dövüşü' ne çevirerek demokratik sisteme hizmet ettiklerini düşünenler, büyük bir yanılgı ve gaflet içindedir. Gün demokrasiye olduğu kadar, devletimize, milli bütünlüğümüze ve sosyal huzurumuza da sahip çıkma günüdür. 'Türkiye'nin demokrasi çatısı yıkılırsa herkes altında kalır' diyerek herkesi uyarmak istiyorum" dedi.

Bir kısım çevrelerce dile getirilen darbe söylemlerinin Türkiye açısından bir talihsizlik olduğunu kaydeden Topçu, "Bilinçli veya bilinçsiz bir şekilde oluşturulan siyasi manzarada; Türkiye, yargısı üzerinde şüpheler oluşan, demokratik sistemi açısından hayal kırıklığı yaşanan maalesef ucube bir ülke görüntüsü sergilemektedir. Türkiye'nin dışarıdaki imajı budur. Bu çirkin görüntüye bir an evvel son verilmeli ve Türkiye'nin normalleşmesi için çaba gösterilmelidir. Sağduyu, solduyu bir kenara bırakılıp "ortak akıl" devreye sokulmalıdır. Bugünlerde yaşadığımız olağanüstü durumu darbe olarak gösterip bundan siyasi olarak faydalanmaya çalışan siyaset tüccarları ve despotizm yanlılarının çabalarıyla oluşan bir yönlendirme söz konusudur. AK Parti hakkında açılan kapatma davasını 'darbe' olarak göstermek, sorumsuz, kötü niyetli, fırsatçı ve ahlaktan yoksun, kirli bir siyasettir. Aynı şekilde bu durumu mağduriyete çevirerek siyasi rantını toplamaya çalışmak da zavallı bir siyasettir. Türkiye maalesef bir 'akıl tutulması' yaşamaktadır. Son günlerde hükümetten ya da yargıdan 'geri adım' atması istenmektedir. Her şey kördüğüme dönüşmüş, çözüm aranmaktadır. Türkiye'yi bu hale getirenler kim ise çözmesi gerekenler de onlardır. Türkiye kargaşa ve belirsizlik ortamında horoz dövüşü taktiklerle yönetilemez. Böyle olağanüstü ortamlardan sonra gelen demokrasi dışı müdahaleler siyasi hafızamızda halen tazeliğini korumaktadır" diye konuştu.