Ermenilerin dini kuralları gereği her kilisenin onarımından sonra kutsanıp yeniden ayine açılması için Ermeniler bugün kilisenin bahçesinde buluştu. Birbirleri ile hasret gideren Ermeniler, Surp Krikor Lusaroviç Kilisesi Vakfı adına açılan Teberru Masa'sına makbuz karşılığında bağışta bulundu. Törene katılan yaklaşık 200 kişi, bol bol hatıra fotoğrafı çektirmeyi de ihmal etmedi.

Yapılan bağışın ardından dualar eşliğinde kilise ibadete açılırken, takdis törenini Türkiye Ermenileri Patrik Vekili Aram Ateşyan yönetti. Ermenilerin bol bol dua edip mumlar yaktığı takdis töreninden sonra bir açıklama yapan Ateşyan, bugün bu topraklar üzerinde yaşayan, bu ülkenin vatandaşı olan herkesin sorumlulukları olduğunu belirterek, "Bu ülkeye hizmet etmek gerekiyor mu? Bu ülkeye vergi vermek gerekiyor mu? Ve aklı başında her Ermeni de diyecektir ki, getirin bana bir Türk parasını söyleyeyim ve

Türk parasının üstünde göstereceksiniz kimin resmi var, Mustafa Kemal Atatürk'ün. O halde Mustafa Kemal'in hakkını vereceksin. Türkiye Cumhuriyeti'nin hakkını vereceksin. Hizmet edeceksin, askerliğini yapacaksın, yasalara saygılı olacaksın. Ve diğer taraftan tanrıya olan görevini de yerine getireceksin" dedi.

Türkiye sınırları içinde yaşayan Ermenilerin sorun ve sıkıntılarının devlet tarafından çözülebileceğini de ifade eden Ateşyan, "Bu sorunlar Türkiye Cumhuriyeti'nde çözülür. Ermenistan'ın ne istediği bizi hiç bağlamaz. Biz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyız. Öyle ki bazı gazetelerde orası Ermenistan, burası Türkiye diye başlık atmak çok yanlıştır. Bu kilise yeni inşa edilmedi. Bu kilise bin senedir var. Bu kilise onlarca kez onarılmıştır. Ve bugün de cemaatimizin verdiği desteklerle onarılmıştır. Ben ve

benim gibi Ermeni topluluğu bu ülkede Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı kimliğini taşıyan herkes, bu ülkeye bağlıdır. Ve bağlı olmak zorundadır, birinci görevi odur. Bu ülkede sıkıntımız olduğu zaman kimin kapısını çalacağız? Tabii ki de benim devletimin kapısını çalacağız. Çözümü bu ülkede arayacağız. Çünkü ben buranın vatandaşıyım. Buranın vatandaşıyım, buranın evladıyım. Osmanlı'dan 1914'te kadar dünya üzerinde iki başka toplum yoktur ki birbirleri için şiirler yazsınlar, fermanlar yazsınlar, gözyaşı döksünler. Ermeniler, Türk ordusunun ölüsü için gözyaşı dökmüştür. Türk Müslüman kardeşlerimiz, Ermenilerin ölüsü için gözyaşı dökmüştür. Bütün sıkıntılarda bu iki toplum yan yana olmuştur. Bu iki toplumun yan yana gelmesine engel yoktur. Bu ülkeyi yönetenlerin sorunları olabilir. Ama bizim sorunumuz yok" diye konuştu.

Ermenistan'da bugün her evde Türk kanallarının izlenildiğinin de altını çizen Ateşyan, "Türkçe müzik söylerler, dinlerler, Türk filmlerini seyrederler. Neden? Çünkü buraya aşıklar, burayı severler. İki toplum arasında sorun yok. Türkiye'de Ermeni Patrikhanesi vardır. Kendi yetkileri, sınırları içerisinde çalışır. Biz Ermenistan'a ruhani anlamda bağlıyız. Saygımız sonsuzdur. Bizim iç tüzüğümüz var. Kendi kurallarımızla yaşarız. Buradaki Ermeniler kendi patrikhanesinin çatısı altındadır. Tanrının olanın, tanrıya verilmesi lazım. Bugün en eski bir kilisemiz daha ibadete açıldı. Biz mutluyuz. Bu ülkede yaşadığımız için mutluyuz. Bizim dinimize saygılı olduğunuz için hepiniz bu ülkeye sadıksınız ve sadık kalmaya devam edeceksiniz" dedi.