Viral Hepatitle Savaşım Derneği (VHSD) tarafından gizli tehlike olarak adlandırılan hepatit B hastalığının, bulaşma yolları, tehlikeleri, tedavi ve korunma yöntemleri konulu bir seminer düzenlendi.

Kayseri Erciyes Üniversitesi Sabancı Kültür Sitesi Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen seminerde hepatit B'nin bulaşma yolları, tehlikeleri, tedavi ve korunma yöntemleri ele alındı.

VHSD Yönetim Kurulu Üyesi aynı zamanda İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı'ndan Prof. Dr. Neşe Saltoğlu, VHSD Bölge Temsilcisi ve Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı'ndan Prof. Dr. Yusuf Özbal ve VHSD Üyesi ve Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı'ndan Doç. Dr. Orhan Yıldız’ın konuşmacı olarak katıldığı seminere, halk yoğun ilgi gösterdi. Konuşmacılardan hepatit B'nin bulaşma yolları ve tedavi yöntemleri konusunda bilgiler verdi.

Seminerde ilk konuşan Prof. Dr. Neşe Saltoğlu, hepatit B virüsünün taşınıp taşınmadığını anlamak için doktora başvurarak basit bir test yaptırılabileceğini belirterek, özellikle tüm gebelerin hamilelikleri sırasında mutlaka B tipi sarılık açısından test edilmesi gerektiğini söyledi. Prof. Dr. Saltoğlu, hepatit B'nin bulaşma yollarını ise şöyle sıraladı:

"Çok eşlilik ve korunmasız cinsel ilişki ile anne adayı hepatit B taşıyıcı ise gebelik ve doğum sırasında bebeğine bulaşma şeklinde, steril olmayan mikroplu malzemelerle yapılan diş tedavileri ile, berberlerde aynı jilet ve usturanın birden fazla kişide kullanılması, kuaförlerde steril olmayan manikür-pedikür malzemeleri yoluyla, steril olmayan mikroplu malzemelerle yapılan dövme, piercing, kulak delme, toplu sünnet işlemleri, kan kardeşliği, alın veya ense kestirme işlemi ile ya da uyuşturucu bağımlılarında aynı enjektörün birden fazla kişi tarafından kullanlması yoluyla."

Dünya genelinde 2 milyar kişinin hepatit B virüsü taşıdığınında altını çizen Prof. Dr. Saltoğlu, 400 milyon kişinin kronik hepatit B hastası olduğunu belirtti. Dünyada her yıl 1 milyondan fazla kişinin hayatını kaybetmesine neden olan hepatit B virüsünü Türkiye'de yaklaşık 4.5 milyon kişinin taşıdığını ifade eden Prof. Dr. Saltoğlu, "Araştırmalara göre Türkiye'de ortalama yüzde 5 olan taşıyıcılık oranı Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde 10'lara kadar çıkıyor. Türkiye'de hepatit B ile karşılaşma oranının yüzde 40-50 civarında olması ise her iki kişiden birinin hayatının bir döneminde bu virüse maruz kaldığını gösteriyor. Ülkemizde en çok 15-44 yaşları arasında görülen hepatit B, kan ve vücut sıvıları yoluyla bulaşıyor.

Özellikle karaciğere etki eden hepatit B, zaman içinde kronikleşmesi durumunda karaciğer sirozu ve karaciğer kanseri gibi ciddi hastalıklara yol açabiliyor. Hepatit B'nin ilerlemesi sonucu oluşan karaciğer kanserinin ancak yüzde 50'si tedavi edilebilir durumda yakalanabiliyor. Türkiye'de her yıl 5 bin kişi karaciğer kanserinden, 10-15 bin kişi de siroz ve siroza bağlı komplikasyonlardan hayatını kaybediyor" şeklinde konuştu.

Prof. Dr. Yusuf Özbal ise, ailesinde B tipi sarılık taşıyıcısı, siroz ya da karaciğer kanseri bulunan kişilerin de en kısa zamanda kan tetkiki yaptırarak hepatit B ile karşılaşma durumlarını öğrenmeleri gerektiğini vurguladı. Hepatit B aşılarının Sağlık Bakanlığı tarafından sağlık ocaklarında ve Aile Sağlığı Merkezleri'nde ücretsiz olarak yapıldığının altını çizen Prof. Dr. Yusuf Özbal, hastalık riski taşıyan ya da bu hastalıkları geçirip geçirmediklerini öğrenmek isteyen kişilere sağlık kuruluşlarına başvurarak test olmaları konusunda çağrıda bulundu.

Hepatit B ile ilgili toplumu bilinçlendirme çalışmalarına bu yıl haziran ayı sonuna kadar, Aydın, Trabzon, Tunceli, Manisa, Sivas, Yozgat, Samsun, Rize, Çanakkale, Giresun ve Konya'da gerçekleştirilecek halk toplantılarıyla devam edilmesinin planlandığı kaydedildi.

İHA

Yayın Tarihi : 14 Nisan 2009 Salı 20:23:44