5
Mayıs
2024
Pazar
KAYSERİ

Kayıp çocukların ailesi perişan

Kayseri'de Ramazan Bayramı'nın 2. günü şeker toplamak üzere evden ayrılan ve bir daha kendilerinden haber alınamayan 3 çocuğun evinde endişeli bekleyiş devam ediyor. Dede Hasan Kanat, Türkan'ın kardeşini okula götürüp getirirken büfelere kayıp ilanları asıyor.

Kayseri'nin Talas ilçesinde Ramazan Bayramı'nın 2. günü şeker toplamak için evden ayrılan ve bir daha kendilerinden haber alınamayan Dilruba (7) ve Ahmet Tuna Tekin (8) kardeşler ile Türkan Ay'ın (11) aileleri, umutlu bekleyişlerine devam ediyor. Bu yıl okula başlayan Türkan Ay'ın kardeşi İkbal Ay (7), dedesi Hasan Kanat tarafından okula götürülüp getiriliyor.

Torununu öğlen okula götüren ve akşam çıkışta da kendisi alan dede Hasan Kanat, "Şu ana kadar torunumla ilgili bir gelişme yok. Emniyet kanadından bir bilgi gelmedi. Beklemekten başka yapabileceğimiz bir şey yok. Her kapı çaldığında torunumuz geldi diye umuda kapılıyoruz. Ama boş çıkıyor. Ablası Türkan olmayınca torunumu ben okula götürüp getiriyorum. Diğer torunum Ahmet Tek de evde durmuyor, onu da alıyorum. İkbal okula giderken bana, 'Ablam ne zaman gelecek? Ablamı kimler götürdü? Niye götürdüler?' gibi sorular soruyor. O da bizim gibi tedirgin oldu. Okulda da sorular sorulunca rahatsız oluyor. Ablasının bir an önce gelmesini bekliyor" dedi.

11 gün önce kaybolan torununun bulunması için insanların yoğun olarak geçtiği otobüs durakları ve büfelere çocukların fotoğraflarını yapıştıran dede Hasan Kanat, "11 gün oldu, bizim için 11 yıl geçmiş gibi oldu. Artık neredeyse ümidimizi yitirme noktasına geldik. Yinede her an gelecekmiş gibi bekliyoruz. İnşallah kapımız çalındığında iyi bir haber gelir, hepimiz mutlu oluruz" diye konuştu.
 

Türkan Ay'ın babası İbrahim Ay ise, bekleyişlerinin devam ettiği belirterek, "Kafam o kadar karışık ki, telefonda çocuklarımın fotoğrafını bana gösteriyorlar, ben tanımıyorum. Ben çocuğumun acısını unuttum. Bugün bir de nereden rapor alınır, onun derdine düştüm. İş yerimden 10 gün işe gelmediğim için rapor istediler. O raporu aldım, çalıştığım yere teslim ettim. Özel şirkette temizlik işçisi olarak çalışıyorum. Şu acının üstüne, kelimeyle tarif edemem kötü bir haldeyim. Ben de şaşkın bir şekilde bekliyorum. Yavrum gelecek diye umut ediyorum. Umudumu hep koruyorum. Benim tek dileğim, üç çocuğun sapasağlam bir an önce bulunmasıdır. Beni anlayan, bu sesimi duyan varsa Allah rızası için ben yavrularımın fotoğrafını tanıyamıyorum. Lütfen diyorum, lütfen çocuklarımızı bırakın. Bu acıyı size ne anlatabilirim ne de tarif edebilirim. Yavrularımızın bir an önce dönmesini istiyorum" şeklinde konuştu.
 

İHA
Yayın Tarihi : 1 Ekim 2009 Perşembe 18:07:24


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?