Ölü çiftçiden aidat tahsil ettiler

Niğde Ziraat Odası'nın, 2005 yılında kalp krizi geçirerek hayatını kaybeden çiftçinin 2006 yılı aidat borcunu tahsil ettiği iddia edildi.

Edinilen bilgiye göre, merkeze bağlı Konaklı Beldesi'nde çiftçilik yapan 39 yaşındaki Rüstem Kar, 24 Ekim 2005 tarihinde tarlada çalıştığı sırada traktörünün başında geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. Eniştesinin ölümünün ardından ortada kalan kız kardeşine ve yeğenlerine sahip çıkan emekli öğretmen Necip Kayı, kardeşinin BAĞ-KUR emekliliğinden yararlanabilmesi için bazı kurumlara müracaat etti. Bütün işlemleri tamamlayan Kayı, Niğde Ziraat Odası'na gittiğinde ölen eniştesinin aidat borcu olduğunu, hatta öldüğü tarihten sonra bile borç yazılmaya devam ettiğini öğrendiğini belirtti. Kayı, "Eniştem ölünce, kız kardeşimin BAĞ-KUR emekliliği için Tarım Kredi Kooperatifi, muhtarlık, Pankobirlik, Nüfus Müdürlüğü ve Ziraat Odası'ndan gerekli belgeleri almak için müracaatlarımızı yaptık. Hepsini sırayla aldık, ancak Ziraat Odası'nda sorun çıktı. Rahmetlinin aidat borcu olduğunu ve bu borç ödenmeden belgenin verilemeyeceğini ifade ettiler. 2006 yılı için de bu parayı aldılar. Eniştem 2005 yılında vefat etmişti. 2005 yılında ölen birisi için 2006 yılı aidatının alınması mantıksız. Odadan bana 'Kanun böyle' dediler. Sonuçta ölen bir adam için 2006 yılının parasını aldılar. 6 yıllık borç için 36 YTL para ödedim. Yıllık 6 YTL gibi çok cüzi bir para ama bu para ölüden alınan hem de haksız alınan bir para. Burada paranın büyüklüğü küçüklüğü değil, yapılan işin niteliği önemli" dedi.

Alınan paradan çok yapılan haksızlığı sindiremediğini ifade eden Kayı, 27 yıllık öğretmenlik hayatında öğrencilerine, doğruluk, dürüstlük ve haksızlık yapmamaları konusunda nasihatlerde bulunduğunu belirterek, şunları kaydetti:

"Benim karşı çıktığım olay, ölen birisinden bu paranın alınması. Ölüm olayı olduğu zaman hemen gidip Ziraat Odası'na haber verecekmişim. Öncelikle haber vermemiz gereken, Nüfus Müdürlüğü gibi, Tapu Müdürlüğü gibi, Vergi Dairesi gibi öncelikle haber vermem gereken yerlere gittik ve Ziraat Odası hiç aklımıza dahi gelmedi. Ziraat Odası'na Nüfus Müdürlüğü'nden aldığım ölüm belgesini götürdüm, ancak bana 'Öldüğü zaman bize bilgi verecektiniz. Bu nedenle şimdi haber verdiğiniz için 2006 yılının parasını alacağız' dediler. Bu konuda Ziraat Odası Yönetim Kurulu kararı varmış, bu karara göre; kişi öleli kaç yıl olursa olsun müracaat ettiği tarihe kadar olan para alınacakmış.

Yetkililer, böyle yanlış işlerin düzeltilmesi için gereken neyse yapmalı. Bunu bir vatandaş olarak istiyorum. İnşallah bu aksaklıklar düzeltilir. Ben gerekli itirazı yaptım ama onlar kabul etmediler, gereğini kamuoyunun sağduyusuna bırakıyorum. 27 yıllık öğretmenlik hayatımda öğrencilerime hak, hukuk ve adaleti anlattım. Nasihatlerimde doğruluktan, dürüstlükten ayrılmamalarını söyledim, 'Kesinlikle kimseye haksızlık yapmayın, haksızlık yapılırsa da buna karşı çıkın' dedim. Çünkü haksızlığa karşı çıkılmadığı sürece ülkemizde yanlış işlerin düzelmesi mümkün değil. Ben öğrencilerime bunları tavsiye ederken, söylediklerimi burada kendim uyguluyorum. Yani yapılan işi bir haksızlık olarak görüyorum ve karşı çıkıyorum. Ölen adam nasıl para verir? Ölen ödeyemeyeceğine göre, ölenin aidatını bir başkasından alacaksınız."