5
Mayıs
2024
Pazar
EKONOMİ

Fındığın geleceği masaya yatırıldı

Ordu Ziraat Odası Başkanı Onur Şahin, Fiskobirlik'in söylenen sözlerle yıpratıldığını belirterek, "Eğer önümüzdeki sezon da devlet herhangi bir şekilde 'fındığa ben kayıtsızım' derse bunun acısını hep birlikte çekeriz" dedi.

Fatsa Ticaret Odası'nda düzenlenen fındıkla ilgili istişare toplantısına siyasi parti temsilcileri, sivil toplum örgütleri ve muhtarlar katıldı. Toplantının açış konuşmasını yapan Fatsa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Fahri Tanrıkulu, fındıkla ilgili bir devlet politikası olmadığını söyledi. Tanrıkulu, "Dünya'da yüzde 70'ini Türkiye'nin temin ettiği bir ürün var; o da fındık. Yani Türkiye'nin elinde fındık dışında dünya piyasasında hakim olduğu ne bir tarımsal ne de sanayi ürünü var. Fındıkta dünya piyasasının yüzde 70'ine sahibiz ama bu ürünle ilgili bir devlet politikamız yok. Biz siyasetçisiyle, üreticisiyle, Fiskobirlik'iyle, odalarıyla, devletin ilgili bakanlıklarıyla bir araya gelerek bu ürünün pazar değerini tespit etmek üzerinde çalışmalıyız" diye konuştu.

Üreticinin ürününü yüksek fiyata satmak istediğini, ithalatçı dünya ülkelerinin de fiyat düşürdüğünü kaydeden Tanrıkulu, şöyle devam etti:
"Burada çıkarlar çatışıyor. Devletin burada devreye girmesi lazım. Rekolte iyi olduğu zaman fındıkta pazar sorunu olmuyor. Ama arz fazla talep az olursa fiyat düşüyor. Bu noktada fiyat düşüyor ve devletin devreye girmesi gerekiyor. Fındık bu yıl 2 milyar dolar ihracat rakamına ulaşıyor. Devlet fındıkda fazlalık olduğu zaman bir fon oluşturmalı ve fazla fındığı alarak piyasayı rahatlatması lazım. Bugün fındık 4.70 YTL yani 3 doların üzerinde. Fiskobirlik bu sene üreticiye para ödeyemezse, gerekli krediyi bulamazsa mahsul de bol olursa bu fındığı 2 YTL'ye satabilir miyiz satamaz mıyız bilemiyorum."

"DEVLET DESTEĞİ ŞART"

Toplantıda Ziraat Odaları adına konuşan Ordu Ziraat Odası Başkanı Onur Şahin ise, bu tür toplantılarda asıl tartışılması gerekenin önümüzdeki dönemden itibaren neler olması gerektiği olduğuna dikkat çekti. Şahin, "Eğer şuanda tarımda fındığa bu bakış açışı devam ederse mecburen gelecekten endişe duymak zorunda kalacağız. Biz fındığı hep günlük tartıştık. Hep fiyat konusuna takıldık kaldık. Fındık 1964 yılından 1994 yılına kadar desteklenmiştir. 1994 yılından sonra desteklemenin adı değişmiştir. Sözde devlet desteğini çekmiştir. Ancak Fiskobirlik'e DİFİF'den krediler kullandırarak dolaylı desteğini sürdürmüştür. Arz fazlası olduğu zaman Fiskobirlik'i devreye sokmuştur. Bugün '2 milyar YTL borç silindi' sözleri geçiyor ya, o kimsenin borcu değil aslında. Bu tamamen 1994 yılında dolaylı desteklemeden kaynaklanan bir borçtur. Bugün Fiskobirlik devlete zarar veriyor gibi aksedilmiştir bugün de Fiskobirlik'in içinde kalmış olduğu mağduriyetin bir gerekçesi de bu olmuştur. 2006 yılında fındık fiyatı 6.3 YTL olarak açıklandı.

'Bu fiyat tutmaz' denildi. Hatta biz o zaman suçlandık Fiskobirlik'i yanılttık diye. Biz 'üreticiye iyi fiyat açıklattık' diye Ziraat Odaları olarak suçlandık. Fiyatı düşük tutmak için çaba gösterenlerle uğraşılması gerekirken 'üreticimizin hakkı olan rakamı açıklattık' diye odalar tarafından eleştirildik. Önümüzdeki sene çok önemli. Şu anki düşünce; 'fındık bir tarım ürünüdür. Bu serbest piyasada fiyatının oluşması lazım. Devletin bunun hiçbir tarafında olmaması lazım' şeklinde. Fiskobirlik'e, 'Sen serbest kurumsun, fındığı nasıl alırsan al' deniyor.

Dünya pazarında gücü olan bir ürün serbest piyasa şartlarına bırakılamaz. Devletin bir şekilde desteği şart" şeklinde konuştu.

.
Yayın Tarihi : 17 Mart 2006 Cuma 19:11:09


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?