Dünya fındık üretiminin yüzde 80'inini Türkiye'nin yapmasına rağmen, ürünün fiyatını Almanya Hamburg Fındık Borsası'nın belirlemesine anlam veremediğini belirten CHP Ordu Milletvekili İdris Sami Tandoğdu, Türkiye'de Fındık Borsası kurulması gerektiğini söyledi.
Tandoğdu, borsa olmadığından fındık üreticisinin 3-5 alivrecinin elinde kaldığını öne sürdü.
Karadeniz Bölgesi'nde yetiştirilen fındığın Türk ekonomisi için çok önemli bir mahsul olduğuna dikkati çeken Tandoğdu, her yıl 600 bin hektar alanda 450-500 bin ton kabuklu fındık üretildiğine değinerek, "Tarımsal ürün içinde fındık ihracatta birinci sıradadır. Ülkemize döviz girdisi sağlayan üreticinin hükümetten istekleri vardır. Bunların başında da fındık borsası gelmektedir. Borsa neden Türkiye'de değil? Bunu kurmak çok zor bir iş midir?" dedi.
Türkiye'de üretilen fındığın fiyatının Hamburg Fındık Borsası tarafından belirlenmesini kabullenemediğini ifade eden Tandoğdu, "Bir an önce fındıkta lisanslı depoculuğa geçilmeli. Bu, borsanın altyapısını oluşturur. Böylece borsanın kurulması yönünde kanun tasarısı hızlı bir şekilde gündeme getirilir. Borsa oluşmadığı için üretici ürününü tüccara vermek zorunda kalıyor. Tüccar güvenilir değil. Ne zaman 'iflas ettim' diyeceği meçhul. Üretici bu durumda hiçbir hak talebinde bulunamıyor. Parasını alamıyor" diye konuştu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın fındık politikasını danışmanı ve aynı zamanda Uluslararası Kabuklu Yemiş Konseyi Başkanı Cüneyt Zapsu'ya bıraktığını ileri süren Tandoğdu, "Fındık ihracat politikaları 3-5 büyük ihracatçının işine yarayacak şekilde ayarlanıyor. Bu büyük firmalar Avrupalı alıcılara alivre satışlar yapıyor. Alıcıya, 'Ben size 40-50 bin ton fındığı 1 yıl boyunca vagonunu 750-850 dolara vereceğim' diyor. Parayı peşin alıyor. Fındık fiyatı bu alivre satışa göre ayarlanıyor. Bu durum, Türkiye'de geçimini fındıktan sağlayan 8 milyon kişiyi zor durumda bırakıyor. Fındığın kaymağını 3-5 kişi yiyor. Bu ayıp ve günahtır" şeklinde konuştu.
Bu sezonun ürününden 220 bin ton fındığın ihraç edildiğini, 940 milyon dolar döviz girdisi elde edildiğini, 250 bin ton fındığın ihraç edilmeyi beklediğini ifade eden Tandoğdu, şunları kaydetti:
"Fındıktan bu yıl toplam 2-2.5 milyar dolar döviz girdisi sağlanacak. Hükümet buna rağmen fındık üreticisini ve Fiskobirlik'i kendi haline bırakmıştır. Bunu anlamak mümkün değil. Fiskobirlik yanlış politikalar nedeniyle üreticiye borcunu ödeyememiştir. Fiskobirlik'in Destekleme Fiyat İstikrar Fonu'ndan (DFİF) kredi talebi kurumun eski borçları öne sürülerek geri çevrilmiştir. Ancak DFİF borçları sıfırlanan diğer birliklere 600-700 bin YTL kredi vermiştir. Fiskobirlik'e ise 5 kuruş verilmemiştir. Fiskobirlik de peşin parayla fındık alamamıştır. Bunu anlamak mümkün değil. İş Bankası'ndan kredi talebi kabul görmüş, fakat son anda Uluslararası Kabuklu Yemiş Konseyi tarafından durdurulmuştur. Böylece Fiskobirlik üreticiden kalan fındığını alamıyor ve üretici de ürününü düşük fiyata tüccara vermek zorunda kalıyor. Bu alivreci ihracatçılara yarıyor. Üretici ise mazot ve gübre fiyatına susturuluyor. Eğer dünya fındığının 4'te 3'ünü yetiştiren Türkiye'de fındık borsası olmuş olsa üretici alivrecilerin elinde kalmazdı. Bu nedenle milli bir fındık politikası oluşturulmalı ve üretici kuruluşlarının da katılımıyla bilim kurullarınca çalışma başlatılmalı ve fındık borsası kurulmalıdır."